32. Bölüm

751 40 0
                                    

Tuna Kiremitçi - Birden Geldin Aklıma

Sabahtan beri ağlayan Mihre'yi bir türlü susturamamıştım. Tüm gece uyuyamadığım gibi sabah sabah Mihre'nin ağlama krizi de üstüne tuz biber ekmişti.

'' Anneciğim ne olur sus lütfen. Ne istiyorsun karnını doyurdum, altını temizledim, sabahtan beri masaj yapıyorum sana neden susmuyorsun? '' ağlamaklı çıkan sesimin ardından yatak odasının kapısında uykulu ve tam açılmamış gözleriyle beliren Esma'ya baktım sıkıntıyla iç çekerek.

'' Ne oluyor Bade? Susmadı bir yeri mi ağrıyor acaba? '' ayaklarını sürüyerek yanıma gelirken ardından Beyza'da belirmişti kapıda.

Sıkıntıyla oflayıp yatağa otururken, '' Bilmiyorum Esma. Sabahtan beri her şeyi yapıyorum ama anlayamadım derdini. '' ağlamaklı çıkan sesimle ikisi de yanıma gelip,'' Tamam ya bir şey yoktur merak etme. Çocuk bu Bade ağlaya ağlaya büyüyecek. Ver biraz da bana. '' diyerek kucağımdan alan Beyza'ya dudaklarımı kemirerek baktım.

'' Bir yerine bir şey mi oldu acaba? Hiç de uyumadım ki ben. Uyudu güzel güzel gece. Ateşi falan da yok. Uyandı, karnını doyurdum. Altını temizledim. Sabahtan beri de oynuyoruz yattığı yerden. Bir anda keyfi kaçtı sonra da susmadı. '' sıkıntıyla verdiğim solukla, Esma kaşlarını çattı bana bakarken.

'' Sakin ol biraz bebek bu. Canı sıkıldıkça ağlıyor işte. Her ağlamasın da böyle stres olacaksan işimiz var. '' Beyza da kafasını sallayarak Esma'ya hak verircesine baktı bana.

'' Daha önce hiç olmadı mı böyle? O zaman ne yapıyordunuz? İlk defa mı bu kadar şiddetli ve uzun ağlıyor? İlk olamaz herhalde? '' diyen Beyza'yla gözlerimi kapattım sıkıntıyla.

'' Oldu. Baran susturuyordu. '' dememle ikisi de kıkırdamıştı.

'' Hanımefendinin derdi anlaşıldı. Babanı mı özledin sen kız? Haklısın tabi annen de uyuyamamış zaten şu haline bak. Hala inat etme derdinde. '' diyerek imayla baktı bana.

'' Hadi Bade, çağır Baran'ı artık ya inat etme işte. Çocuk bile senin inadından bezdi en sonunda dayanamadı. Tamam, teyzeciğim tamam üzülme sen. '' diyerek kızımın sırtını sıvazlayan Beyza'ya baktım. Sonra Mihre'ye baktım. Gözlerinden akan damla damla yaşlar içimi sızlatmıştı sabahtan beri. Yutkundum sertçe. Yüzümü sıvazlayarak titrek bir nefes çektim içime. Yatağın üstüne attığım ince örtüyü alarak Mihre'nin vücuduna sardım. Mihre'yle beraber  telefonumu da alıp saate baktım. Sabahın altısıydı daha muhtemelen hala uyuyordu Baran. En iyisi yanına gitmekti direkt.

Kapıya doğru adımlamamla Esma geçerken önüme, '' Böyle mi gideceksin kızım? '' demesiyle üstüme baktım.

Kalın askılı bol bir atlet, altında da şortum vardı. Doğru şortla gidemezdim. Mihre'yi, Esma'nın kucağına geri bırakırken dolaba ilerleyerek bir tayt çektim içinden. Kızlar oturma odasına geçmişlerdi. Şortu çıkarıp taytımı geçirdim üstüme aceleyle. Oturma odasından kızımı alıp, evin anahtarını da alarak çıktım evden. Mihre hala kucağımda iç çekerken daire kapısının önünde derin bir nefes alıp zile bastım. Açan olmamıştı bir kere daha çaldım, bir kere daha. Bir kez daha elimi uzatmıştım ki kapı bir anda açıldığında Baran belirmişti karşımda. Beni görmesiyle önce bir şaşırmış sonra Mihre'yi görüp kaşları çatılmıştı.

HEMDEM (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin