11. Bölüm

1.2K 57 3
                                    

Sezen Aksu - Yetinmeyi Bilir Misin?
Mehmet Erdem - Acıyı Sevmek Olur Mu?

Sezen Aksu - Yetinmeyi Bilir Misin? Mehmet Erdem - Acıyı Sevmek Olur Mu?

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Ne hayallerle doldurur insan heybesini... Ne dualarla yeşertir, kabul görmeyen gerçeklerini. Kalbine saplanan onca hançere aldırmadan, ayağına takılan onca çelmeyle düşmeden, gözlerine çekilen onca perdeden yılmadan, ışığı görebilme ümidiyle bakar, sonsuza koşabilme umuduyla yol alır, olacağını beklediği hakikatleri ile doldurur çerçevesini ve sırf bu düşünce bile tebessüm ettirir.

Yanındaymış gibi gözükenleri yanında göremeyince mahzun bakışlarla indirir başını. Tüm çabalarını, iyi niyetlerini bir beklenti gibi algılayanlara şahit olunca, harcanan nefes deler geçer boğazını. Tam unutmuşken geçmişte yaşananları '' Yapmasaydın! '' lafı ile darmadağın eder pişmanlıklarını.

En büyük hayalim olan öğretmenliği başarmıştım kalbime saplanan hançerlere, ayağıma takılan onca çelmelere rağmen. Babamın tüm engelleme çalışmalarına rağmen bir şekilde yolunu bulmuş hiç yılmadan, kendi ayaklarımın üstünde kalmayı başararak gelmiştim buralara. Diğer hayalim ise tam gerçekleşti sanmışken ben, gözlerime çekilen perdeleri aralayamamış, sevdiğim adamla yapmak istediğim evlilik hayallerime yaktım sandığım tüm ışıklarımı ailem sayesinde bir bir söndürmek zorunda kalmış, sonsuza götürmek için bizi, yol alamamıştım.

Yanımda sandığım en yakınlarımın aslında benden çok uzaklarda olduklarını anlamıştım iki gün önce bir kez daha acıyla.

Babamın çıkarları uğruna, sırf inadı, kendi istediklerini yaptırabilmek uğruna beni acımadan nasıl harcadığını duymuştum kulaklarımla. Annemin ise kendi mutsuzluğundan dolayı yalnız kalma korkusuyla yaşadığını, benimde hep yakınında olmam için mutsuz da olsam, sevmesem de onların istediği biriyle evlenmem için kurduğu baskıyla yüzleşmiş ve bir kez daha bencilliği ile karşı karşıya kalmıştım.

Evimde yatağımda iki gün önce yaşadığım şeyleri düşünüyordum sabahtan beri. Yeniden yıkılışımı, ailemin bencilliklerinin benim hayatımı nasıl mahvettiğini düşünüyordum.

Ben kapıda onlara şokla bakarken Baran'ın benim halimle yanıma gelmesiyle bütün kıyamet kopmuştu. Babamı görmesiyle hiç beklemediğinden olduğu yerde kalıp, kıpırdayamamıştı. İkisinin sert bakışları altında neden geldiklerini sorgulamaya başlamıştım kafamda.

'' Bu adamın burada ne işi var Bade? '' diye adeta kükreyerek kapının önüne çıkmasıyla yerimde irkilerek geri adımladım.

Babamın bana doğru adımlamasıyla Baran'da anında önüme geçmiş ve babamın üstüne doğru yürümüştü. Bu hareketi beklemeyen babam sanki mümkünmüş gibi daha da çatmıştı kaşlarını Baran'a bakarken. Elleri yumruk olan Baran'ın koluna dokundum sakin olması için. Etkili oldu mu bilemedim o an.

'' Adam gibi konuş kızınla, sesini yükseltme bir daha sakın! '' dedi dişlerinin arasından sert bir ifadeyle. İkisi de acayip sinirliydi ve ikisinin de sinirle her şeyi yapabilecek potansiyeli vardı.

HEMDEM (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin