merhabalar, nasılsınız?
50. bölüm, koskoca 50 bölüm...:')
iyi okumalar <3
••
Yaklaşık 1 yıl sonra..
"O gün camdan gördüm en son onu, bir daha daha da karşıma çıkmadı. Denk bile gelmedik hiç, belki yurt dışına falan çıkmıştır. Ama bir-iki kere peşime adam taktığına şahit oldum. Mesela bir kere çantam çalınmıştı, ben daha ne olduğunu anlamadan iki tane maskeli adam çalan kişiyi etkisiz hâle getirip çantayı ayaklarıma atmışlardı. Sonra da yok olmuşlardı. O adamlar eminim onun adamıydı."
Karşımda oturan kadın dediklerime anlayışla gülümseyip "O gece orada olanın o olduğundan emin misin peki? Veya ne hissettin onu gördüğünde?" diye sordu yumuşakça. Bu odaya her girdiğimde olduğu gibi içimin daraldığını hissettiğimde tek elimle üstümdeki gri tişörtün yakasını çekiştirdim. Gözlerim yanımdaki masanın üstündeki dekora takılırken "Oydu. Onun arabasıydı, ben ışığı kapattıktan iki dakika sonra ayrıldı oradan." dedim düşünceli bir sesle. Bazen o gün yaptığım şeyin büyük bir bencillik olduğunu düşünüyor ama daha sonra yaşadıklarımı düşünerek hak veriyordum.
Bakışlarımı tekrar yaklaşık yedi aydır seans için geldiğim psikoloğuma çevirdim. İlk dört ay kimseyle adam akıllı konuşmadığım için annem benim için endişelenmiş, bir psikolog bulmam için ısrar etmişti. Doğrusu iyi de olmuştu çünkü bu konuları konuşabildiğim tek yer burasıydı. Üstünden hayli zaman geçmiş olmasına rağmen hâlâ her gece aklımı kurcalayan günleri buradan başka hiçbir yerde konuşmuyordum.
Yonca hanım başını hafifçe sallayarak "Pekâlâ... Peki Korel hakkında ne hissediyorsun? Sonuçta uzun bir maziniz vardı." diye sordu. Sesi rahatlatıcıydı, buna rağmen birisi karnıma yumruk atmış gibi hissettim bu ismi duyunca. Bir belge karşılığında anlattığım hiçbir şeyin bu odadan çıkmayacağını ve kayıt altına alınmayacağını garantilemiş olduğum için rahatça mafya olaylarını ve Korel'i anlatabilmiştim karşımdaki kadına.
Sertçe yutkunup "Uzun süredir görmedim onu dediğim gibi ama iyi olduğunu düşünüyorum. Belki unutmuştur beni, belki hayatında başka birisi bile olabilir." diye mırıldandım. Son dediğim cümle fazla olası olsa da bir yumruk daha yemişim gibi hissettirmişti. Ben ondan sonra kimse ile olmamıştım ve uzun süre daha olabileceğimi düşünmüyordum. Bir kere hâlâ tam anlamıyla toparlanamamış bir psikolojim vardı.
Yonca hanım bu dediğime her zamanki gibi kibarca gülümseyip saatine baktı. Ben de bu hareketle duvarda asılı duran saate baktığımda seans süresinin dolmuş hatta beş dakika geçmiş olduğunu fark edip ayaklandım. Karşımdaki kadın da bu hareketimle ayaklanırken "Bir sonraki seansta görüşmek üzere." dedi. Onu başımla hafifçe onaylayıp iyi günler dileyerek beyazlarla döşenmiş odadan çıktım.
Dışarı çıktığım an seansa girdiğimde uçak moduna aldığım telefonu uçak modundan çıkarttım ve büyük terapi merkezinin dışına doğru büyük adımlarla yürümeye başladım. Her seans gecesi olduğu gibi bu gece de bir ağlama krizi olacağını biliyordum, bu yüzden en azından şimdi seansın etkilerinden kurtulmaya çalışarak önüme baktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mafya [bxb] • Tamamlandı
RomanceKorel Demirel, karanlık bir adamdı. Ölümcül zekâsı onu son derece tehlikeli birisi yaparken, bencilliği ve acımasızlığı bunu körüklüyordu. Hayatında zaaflara yer vermezdi. Klasik bir mafya babası tanımına kesinlikle uyuyordu. Ta ki, bir gece yarısı...