Bu bölümü biraz eğlencesine yazmak istedim. Tamam ben de kaos sever bir manyak olabilirim ama birazcık durulalım dedim.
Hikayede şikayetçi olduğunuz bir durum var mı? Ya da şöyle sorayım, gidişattan memnun musunuz?
Açık konuşayım mı? Şimdi biz bizeyiz şurada.
Finali kötü bitirmeyi öyle çok istiyorum ki... Ama nasıl... Kafamda felaket seneryolarından kombinasyonlar oluştu artık. Düşünürken bile gözlerim doldu yeminle siz düşünün. Ama işte bir yandan da kıyamıyorum.
Yoksa kıyabilsem kafamdaki finali yazarım, arkaya da medyaya Sezen Aksu ve Ahmet Kaya'yı dayadım mı...
Korkmayın korkmayın. Yani tabi ki bende isterim mutlu mesut son ama işte... Söz vermiyorum, her an fikrimi değiştirebilirim. Kötü sonlar beni kendine çekiyor ve nasıl olacağı tamamen o an ki ruh halime bağlı olacak. Ben de sizinle aynı şekil meraklıyım, görücez.BANA İTAAT EDECEKSİNİZ. EĞER BENİM SÖZÜMÜ DİNLEMEZSENİZ HEPİNİZİ... KSMSKANDLSMDKDN şaka şaka nolur küfür etmeyin. Hepiniz kalp ben.
Keyifli okumalar...
🗝️
"Emirle takıldıkça bu da ona dönüştü. Anlamıyorum ya, ölü gibi nasıl uyuyabilir ki bir insan?"
"Abi ben ne alaka ya? Bari arkamdan konuş, ben yokmuşum gibi gömmek de ayrı bir seviye."
Kafamda bir türlü susmayan oğlanlarla beraber gözümü daha da sıkı kapatıp gevşettim ve ağzımda ki kuruluk gitsin diye yutkundum. Bunu yaparken de ağzım açık uyuduğumu fark edip birkaç kez daha yutkundum. Ağzımı hareket ettirerek mayhoşluğa çare olmak istedim ama işe yaramadı. Yavaş yavaş kendime gelirken sağ kolumda ki uyuşukluk ve hafif karıncalanmayı hissetmemle yüzüm buruştu. Sanırım kolumun üstüne yatmıştım. Kolumda yüzlerce karınca geziyor gibi hissetmekten nefret ettiğim için kolumu hareket ettirmeye çalıştım fakat hala üstüne yattığım için bu eylemim başarısız oldu.
Gözlerim inatla açılmazken kolumu kurtarmaya çalıştım ama kıvranmaktan başka bir şey yapamadım. Gövdemi hareket ettiremediğim için kolum esir kalmıştı. En sonunda pes edip kendimi bıraktım. Eninde sonunda geçer diye düşünüp uykuma devam etmek istesem de kolum artık acı seviyesinde uyuştu. Üşengeçliğim yüzünden ağlayacak hale gelirken bir yardım eli uzanıp nazikçe kolumu tutarak kurtardı ve yanıma bıraktı. Gökyüzünden inen bir melek canlanıyordu gözümde. Kolumun özgürlüğe kavuşmasıyla iyilik meleğine içimden hayır duaları edip uykuma dönmek istedim.
Aynı el yanağıma uzandı bu sefer de. Yavaş ve masaj yaparcasına dokunuşları ile daha da mayışırken devam edeceğini sansam da ard arda yanağıma attığı zararsız ama gıcık eden tokatlarla bir an ani gelen duygu değişimi bende şok etkisi yaptı. Yüzümü buruşturup gözlerimi daha da sıkarken kolumu savurarak sinek kovar gibi kovmaya çalıştım. Sanırım işe yaramıştı, sinirimi bozan dürtüklemeler durdu sonunda.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gümüşler Ve Altın
General FictionZamanın iki ünlü doktoru insanların beyinlerini yıkamayı kolaylaştıran bir serum yapsalar ne olurdu? İnsanların beyinlerini yıkamak isteyen bir tarikat da tek endişeleri olan bu serumun peşine düşse? Peki ya o doktorlar yıllar önce serumu kendi çoc...