Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
~~~
Yara?
Kesikler, morluklar, kızarıklar, izmarit izleri ve buna benzer birçok bütünleştiğim sıfat barındırıyordu içinde. Hayatımın, vücudumun bir parçasıydı bütün bu kırıklar, çatlaklar, üstü kabuk bağlayan sarılıklar.
Benim bir parçam olmuşlardı.
Çocukluğumu hatırlıyordum, koşarken düşersem sesimi hiç çıkarmadan ayağa kalkar, devam ederdim kaldığım yerden. Çünkü kendi canımı acıtamayacağımı biliyordum. Acıtsam bile umursamazdım. Önemsemezdim, önemli değildi.
Öz ailem bana bir tokat bile vurmamışken ta o zamanlardan başlamıştı kendi canıma kastlarım, bedenimden iğrenmelerim, aynada ki yansımama vurmalarım, kendime acımayışlarım.
O zamandan başlamıştı kendimden nefret edişlerim.
Derler ki; siz kendinizi sevmezseniz, kimse sizi sevmez. Önce kendinizi sevin.
Ve evet, öyle oldu.
Ötekileştirilmiş, yalnızlaştırılmış, kalpsizleştirilmiş, ruhunu parça parça kesip atan bir genç olmuştum. Yavaş yavaş eriyordum her geçen ay, gün, dakika. Biraz daha yok oluyordum.
Kalabalığın, çok fazla insanın arasında yapayalnız hissettiğiniz oldu mu hiç?
Bir hayalet gibi usulca insanların arasında süzülüyordum, yemek yiyordum, su içiyordum, kitap okuyordum, etrafımda olan bitenleri izliyordum. Ama hayır, yaşamıyordum.
Yaşayamıyordum.
İnsanlar buna izin vermiyordu.
Benden para istedikleri zaman, onlara hayır diyebilecek kadar güçlü hissetmiyordum. Endişe ve kaygı her zaman üstün geliyordu. Her şeyin daha kötü olabileceği düşüncesi sürekli beynimin içini talan ederdi.
Sanki yeterince kötü değilmiş gibi.
Şiddet başladığında da buna karşı koymadım, istesem de koyamazdım ki. Sınıfın içinde öğretmen tarafından ayağı kaldırıldığımda bile konuşamazdım ben, nefes alamazdım, titrerdim, bayılacağımı hayal ederdim tam o an.
Kendimden daha da nefret ettim.
Yaralar çoğaldı, büyüdü, engel olmaya çalışmadığım her bir gün bana ayrı bir iz olarak geri döndü. Yine de sorun değildi, canım acımıyordu, en azından fiziksel olarak acıyı hissetmeyecek kadar körelmişti bedenim. Umrumda olmuyordu bana yaptıkları.
Her gün başka sebeplerde oluyordu şiddet ve taciz. Her gün farklı şeyler duyuyordum. Garip bakıyormuşum, arkadaşım neden yokmuş, deliymişim ben, ölmem gerekiyormuş, yaşamayı hak etmiyormuşum, herkes benden nefret ediyormuş, tuhaf davranıyormuşum, diğerleri gibi değilmişim, çok zayıfmışım, göz altlarım fazla mormuş, belki de uyuşturucu kullanıyormuşum, çelimsizin tekiymişim, neden dünyaya gelmişim ki?