Herkese selammm!! Uzun bir aradan sonra tekrar merhaba! Şu an inanılmaz, inanılmaz mutluyum o yüzden şanslısınız, pek kaos yaratmam gibi geliyor zhsjgskshskhdkshd Neyse, yukarıdaki şarkıyı açmayı unutmayın, hepinize keyifli okumalar...
Onur'dan...
Yaptığım hileyi kıskanç karıma da gösterdikten sonra oyun konsolunu kapatıp yatağa girmiştik.
Aynı zamanda bugün ev de bulmuştuk. Bence gayet güzel bir evdi, zaten Asena neyi beğense ben kabul ederdim. Sadece eşya seçmemiz gerekiyordu, tabii bir de annemlere söyleyecektik. Annemin biraz tepki göstereceğini tahmin edebiliyordum ama anlaması lazımdı, bizim evliliğimiz de ancak kendi evimize çıktığımız zaman tamamiyle gerçek olabilecekti.
Birden Asena'nın dudaklarını dudaklarıma bastırıp beklemeden geri çekilmesiyle şaşkınlıkla kalsam da yüzümde beliren sırıtmaya engel olamamıştım. Bugün iyi günündeydi belli ki. Normalde pek yapacağı bir şey değildi çünkü.
Sırtını bana döndükten sonra gözlerini kapattığında kollarımı beline sararak arkasından sarılıp kokusunu içime çektim. Sadece kokusuyla bile mest ediyordu beni.
Birkaç saniye sonra "Teşekkür ederim." demesiyle hiçbir şey anlamayarak sözünün devamını bekledim. "Benimle oyun oynadığın için. Kendini kötü hissetsen de benimle vakit geçirmek istediğin için."
Böyle söylüyordu ama bilmiyordu ki ben asıl onunla vakit geçirdiğim zaman dertlerimi unutuyor, kendimi daha iyi hissediyordum. O olmasa ne yapardım ki ben? Karanlıklar içinde kaybolur, asla yolumu bulamazdım. Dışarıdan güçlü görünmemin sebebi Asena'dan güç almamdı.
Gözlerinin kapanmaya başladığını görünce ufak bir tebessümle "Asıl ben teşekkür ederim, tüm acılarımı unutturduğun ve beni güldürdüğün için. Uyu Asena'm." diye mırıldandım.
Gözlerini tamamen kapanıp düzenli nefes alıp vermeye başladığında memnuniyetle gülümsedim. Bana kızmadığı, onu öptüğüm ya da sarıldığım için huysuzlanmadığı tek zamanlardı uyuduğu anlar. Hem çok masum görünüyordu uyurken. Normalde sert, her zaman başı dik olsa da uyurken dudakları hafif aralanıyor, yüzünün sert hatları gevşiyor ve tüm duvarları yıkılmış bir halde karşımda duruyordu.
Alnına minik bir öpücük kondurduktan sonra kendime daha çok çekip gözlerimi kapayarak huzurlu bir iç çektim. Ege hapisteyken ve Ayla'nın tüm morali yerle bir olmuşken benim mutlu ve huzurlu olmam ne kadar doğru olurdu emin olamasam da kendimi kötü hissetmek istemiyordum. Daha fazlasını kaldıramıyordum artık.
Her bela, her kötülük bizi bulmak zorunda mıydı gerçekten? Neden tamamen mutlu, huzurlu ve sakin bir hayata kavuşamıyorduk? Bunun cevabını hiçbir zaman bilemeyeceğim gerçeğiyle yüzleşirken Asena'nın saçlarına bir öpücük kondurdum. Şu an için herhangi bir şeyi düzeltemeyecek olsam bile birazcık huzurlu olamaz mıydım? Sadece bir gecelik?
Kumsal'dan...
Akşam olmak üzereyken hepimiz odada toplanmış oturuyorduk. Batı sürekli sırnaşarak Doğu'yu delirtirken Hira yere boylu boyunca uzanmış, telefonuna bakıyordu. Eylül ve Yankı bağdaş kurmuş otururken ben de kendi halimde takılıyordum. Eren ise bilgisayarın başında oturmuş, sürekli sayfayı yenileyerek sınav sonuçlarının açıklanıp açıklanmadığına bakıyordu. Açıkçası onun dışında hiçbirimizin umurunda değil gibiydi sonuçlar.
Telefondan yeni vizyona girmiş filmlere bakarken istediğim çizgi filmin gelmemesiyle sinirlenerek "İnanamıyorum ya!" dediğimde hiçbiri bana dönmezken alt dudağımı büküp "Ölsem ruhunuz duymayacak!" dememle Batı gülerek "Yok be kanka, o kadar da değil." deyip içime su serptikten sonra "Yani senin yokluğun hayatımızı güzelleştireceği için fark etmemek pek mümkün olmaz." dediğinde yatağın üstündeki yastığı alıp ona fırlatmamla gülerek kaçmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çocuklarım
Ficción GeneralDefne, çocuklarına aşık bir kadın. Şefkatli, merhametli... Oğulları Onur ve Ege için canını bile verir. Bu onun hikayesi...