6. Bölüm-Eve Dönüş

1.3K 40 28
                                    

"Oğlum, her şeyinizi aldınız mı?"
Onur ve Ege başını sallarken ben de tamamen ifadesiz bir şekilde çantamı topluyordum.

Mert'in gerginliğini fark edilmeyecek gibi değildi. "Hadi, gidin de biraz Dünya ile oynayın."

Onur ve Ege tekrar başını sallayıp odadan çıkarken Mert temkinli bir şekilde yanıma geldi. "Hayatım, iyi misin?"

Öfkeyle ona döndüm. Evet, tüm öfkem onaydı! Biliyordum, onun hiçbir suçu yoktu ama suçlayacak kimse bulamıyordum. "Umurunda mı gerçekten?"

Mert şok içinde geri çekildi. "Ne demek umurumda mı? Umurumda olmaması gibi bir ihtimal var mı Defne?"

Kavga etmekten kendimi alamıyordum. Sanki önüme gelen herkesle kavga etmek zorundaymışım gibi hastaneden çıktığımızdan beri birilerine sataşıp duruyordum. Aslında isteyerek değildi ama...

"Mert oyalama beni. Gerçekten istiyormuş gibi davranma bu çocukları!"

Mert de kızmaya başlamıştı artık. "Saçmalama Defne. Sen ne kadar istiyorsan onun iki katı kadar istiyorum ben de bu çocukları!"

Öfkeyle elimdeki çantayı yatağa fırlatıp Mert'e yaklaştım. Hiçbir şey umurumda değildi o an. Ben haklıydım ve Mert de bunu kabul edecekti. "Ben yüzde sıfır istiyorum Mert, tamam mı? Yüzde sıfır! İkiyle çarp bakalım, kaç çıkacak? Sıfır!"

Mert şok içindeydi. "Hayatım sen bu çocukları istemiyor musun?"

Gözlerimin dolduğunu saklamaya çalışıyordum. Çünkü biliyordum ki kendimi bir kere yere bırakırsam bir daha ayağa kalkamayacaktım.
"İstemiyorum Mert. Hepimizi mutsuz edecek bu çocuklar."

Sözümü bitirdiğim anda midemin bulanmasıyla banyoya koştum. Tabii Mert de hızla peşimden geldi. Ben kusarken o da nazikçe saçlarımı tutuyordu. En sonunda sifonu çekip elimi yüzümü yıkadığımda yanıma geldi ve yüzümü elleri arasına aldı.

"Hayatım, biliyorum çok zor zamanlar geçiriyorsun. Ama bırak da yanında olayım. Bırak, sana destek olayım. Tek başına her şeyi başaramazsın. Bu şekilde davrandığın sürece hem bebeklere, hem sana, hem bana, hem de diğer çocuklarımıza zarar gelecek.  Lütfen böyle yapma."

Dolu gözlerimle bakıyordum ona.
"Biliyorum Mert, ama onlar daha küçücük..." Sözümü bitiremeyerek hıçkırıklara boğuldum. Mert yüzümü göğsüne yaslayıp saçlarımı okşamaya başladı. "Hayatım, onlar iyi olacaklar. Sen de iyi olacaksın, merak etme."

Başımı iki yana salladım gözyaşları içinde. "Ben umurumda değilim! Yeter ki onlara bir şey olmasın. Ama onları koruyamıyorum. Onlar daha küçücükler ama ben yine de onları koruyamıyorum. İçimdeki çocuklarımı bile koruyamıyorsam Dünya'ya geldikleri zaman ne olacak?"

Mert gülümseyerek gözyaşlarımı sildi. "Şu an onları korumada tek başınasın. Ve çoğu kişi tek başına iki kişiyi koruyamaz. Ama sen bunu da başarıyorsun hayatım. Kendini başarısız olarak görmene asla izin veremem. Dünya'ya geldikleri zaman ise onları koruyacak güçlü bir babaları, aslan gibi iki abileri ve dünyalar güzeli bir anneleri olacak."

Gülmeye başladım. "Doğru söylüyorsun..."

O da gülerek bana sarıldı. "Tabii ki doğru söylüyorum. Sen takma bunları kafana. Sadece bebeklerimizin ne kadar güzel olacağına odaklan."

Gülümseyerek kafamı kaldırıp yüzüne baktım. "Güzel mi? Ya erkek olurlarsa?"

Yüzümü okşadı. "İkisi de olur, hiç fark etmez. Ama içimde kız olacakmış gibi bir his var."

ÇocuklarımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin