Dokuz Numaralı Roket: Venüs (Kısım II)

237 60 38
                                    

Casey dizlerinin üstünde hızlı soluklar alırken, karşı kapıdan gelen sesle başını kaldırdı ve gözlerini kıstı. Parmaklıkları kavramış bir çift el gördü ve kapının yerinden sökülüşünü izledi. Sivri uçları kumdan ayrılan kapı havalandı, kürklü aslan başlığı takmış iri kıyım bir adam dışarı fırladı. Casey toparlanıp yerden kalktı ve ölümü destanları süsleyen Herkül'e baktı. Vücudu siyah damarlarla doluydu. Etrafını saran kara sis arkasından ilerliyor, tekrar vücuduna sarılıyordu. Tepesinde tuttuğu devasa kapıyı bir mızrak gibi Casey'ye doğru fırlattı. Casey dizlerinden destek alıp vücudunu geriye iteledi ve ellerinin üzerinde birkaç takla attı. Kapı kum zemine yarısına kadar saplanıp olduğu yerde kaldı. Herkül, ucunda dikenler bulunan uzun sopayı sırt askısından çıkarttı ve Casey'ye bakıp adeta kükredi. Kolezyum'un dışından bile duyulan kükreyiş seyircileri de coşturdu. Çıplak ayaklarını zemine vurdukça bileklerini saran gümüş renkli dizlikler çınladı, ıslak kumlar kabardı, Casey'ye kadar dalgalar halinde ulaştı. Sopayı iki eliyle kavradı ve hızla koşmaya başladı. Sopa defalarca havaya kalkıp inse de hedefini tutturamadı.

             Casey yana atılıp sopadan kurtuldu ve satirlerden kalan savaş baltalarından birini kaptı. Herkül'ün arkasından dolaşıp sırtına hamle yapmayı dendi; balta Herkül'ün çelimsiz görünen aslan kürkünü delip tenine ulaşmadı. Bunun yerine Casey'nin kolundan vücuduna yayılan ve bacaklarına ulaşan bir güçle sarsılmasına neden oldu. Herkül iştahlı bir kahkaha atıp arkasını döndü ve koca eliyle Casey'yi yakalamaya çalıştı. Birkaç dakika süren kovalamanın ardından Casey, tepesine inmek üzere olan sopayı baltayla durdurdu. Baltanın sivri köşesini sopaya saplayıp Herkül'ün elinden düşürmeye çalıştı. Aklındaki plan uygulamada işe yarmadı ve ayaklarının yerden kesildiğini fark etti. Herkül'ün sopasının ucunda, hava da sallanıyordu. Sopa biraz daha havaya kalktı ve Herkül'ün ölüyü andıran gözleriyle karşı karşıya kaldı.

             "Öl!" diye kükredi Herkül. Hemen ardından Casey'nin karnına dirseğini geçirdi.

              Casey aldığı darbeyle uçtu, sırtını arena duvarına çarpıp yere düştü. Hissettiği acının tarifi imkansızdı. Dirseklerinin üzerine döndü, ağzına dolan sulu kumu ve kanı yere tükürdü. Kum tanelerini hala dişlerinin arasında, dilinin altında hissediyordu. İzleyicilerin üzerine attığı şişe, bozuk para, taş ve daha bir sürü şey vücuduna değdikçe sinirlendi. İki yumruğunu da sıkıp zemine dayadı ve vücudunu yerden iteledi. Herkül kulak tırmalayan tırtıklı narasıyla üzerine gelirken ayak bileklerine bağlanmış demiri kavrayıp çekti. Doğru anı bekleyip Herkül'ün yaklaşmasına izin verdi. Dikenli sopa havalanıp üzerine inerken geriye doğru bir hamle yaptı ve halka şeklinde tuttuğu zinciri sopaya geçirdi. Duvardan aldığı destekle havada yarım bir takla atıp zinciri sıktı. Herkül dengesini kaybedip yalpaladı ve iri cüssesini hizada tutamadı. Casey zincirin bir kısmını sandaletinin altına alıp gerdi, sopayı kendine çekti. Herkül yüzüne sinirle bakarken, sopayı kavradı ve saldırmasını bekledi. Olympos'un iri kıyımı üzerine hücum etti, isabetsiz yumruklarını ardı ardına indirdi. En son attığı yumruk kendi sopasıyla karşılandı ve hem parmaklarını hem de sopasını kırdı.

                "Öl!" diye kükredi Herkül tekrar. Bu kez sesinde acı, korku ve öfke bir aradaydı.

                "Şu an kendinde değilsin, Herkül. Beni hatırlamadın mı?" Casey umduğu cevabı beklese de karşılığı yeni bir hamle oldu. Fraude'nin etkisinin zihni kontrol ettiğini de anlamıştı. Herkül kollarını açmış üzerine koşarken, tek ayağı üzerinde döndü ve kapana kısılmaktan kurtuldu. Zinciri tekrar elinde toplayıp halka haline getirdi. Herkül saldırdıkça geri çekilip savunma yaptı. En sonunda ikisi de nefes nefese kaldılar. Cassey şu an saldırmazsa bir daha şansı olmayacağının farkındaydı. Adımlarını yere sağlam bastı ve Herkül'ün sol koluna odaklandı. Derken zeminden gelen titremelerle ikisi de durdu ve şaşkınca yere baktılar. Casey, gözlerini tam karşısında kalan Fraude'ye çevirdi; elini havaya kaldırınca aynı anda zeminden dikenli kütükler yükseldi. Mekanizma çalıştı, hızla dönen altı kütük, su ve kum saçtı. Kumların bir miktarı gafil avlanan Casey'nin gözlerine dolarken, Herkül üzerine hücum etti. Casey'nin kolunu kavradı ve dikenli kütüklere doğru savurmaya çalıştı. Casey zinciri Herkül'ün koluna hızla dolayıp kendini çekti ve dikenlere saplanmaktan son anda kurtuldu. Herkül kolunu hızla sallarken, Casey yüzüne birkaç yumruk atmayı başardı. Ayakları zemine değince kıvrak bir yarım dönüşle omzuna aldığı zincire asılabildiği kadar asıldı ve kütüklerin tam ortasına kadar Herkül'ü sürükledi.

(KYS) Kızıl Tahtlar 2: Savaş (GxG)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin