Yeni Dünya Düzeni (Kısım III)

198 51 104
                                    

Lucifer makineye kodları girerken, kalabalıkta bir uğultu dolaştı. Vani ve etrafını saran birkaçı kalabalıktan ayrılıp Casey'ye doğru ilerledi. Casey ve Ciara'nın bakışları, önde yürüyen Vani'ye döndü. 

      "Uyuyan Dünyası'nda yardımımızı kabul eder misin, Kızıl?" dedi Vani. O da Joel ve Dante gibi daha genç görünüyordu. Ses rengi eskisine nazaran daha pürüzsüzdü. Arkasında bekleyen yirmi kadar iblis, melez ve uyuyandan onaylar mırıltılar yükseldi. Vani kolunu kaldırıp arkasını işaret etti. "Uyuyan Dünyası'na gelmeye hazırız." 

      Casey ve Ciara birbirlerine baktılar. İkisi de aynı anda başlarını sallayıp onayladılar. 

       "Ne istersen yerine getirmeye, Rulsomnia ve Unlexima hazır." dedi Dante. Joel'da koluyla omzunu sardığı siyah saçlı kadınla beraber Dante'nin yanına ilerledi ve Casey'ye olan borcunu ödemeye hazır olduğunu belirtti.   

       "Biri ne olduğunu açıklayacak mı artık?" diye sordu Rogue. Kalabalığın arasından sıyrıldı ve babası ile amcasının ortasındaki boşlukta durdu. 

       "Zamanın Efendisi'nin savaşı başladı." dedi Lucifer. Rogue'un yüzü şaşkınlıkla buruşunca, "Her şeyi anlatacağım, kızım. Çok uzun zaman oldu ve çok şey değişti. Şimdi Zamanın Efendisi'ne yardım etmemiz gerek." Zaman makinesinin ekranına birkaç kod daha girdi ve ekranın yanında duran saydam tablete avucunu koydu. 

      "Bu savaşta teknolojinin bir faydası olur mu?" diye sordu Evelyn. Yaşlarla ıslanmış gözlerinde hala sevinç parıltıları vardı. 

       "Her şeyin faydası olacak." dedi Casey ve kararlı bir ses tonuyla konuşmaya devam etti. "Bizimle Uyuyan Dünyası'na geçiş yapacaklar gidip hazırlansın." Uğultulara karışmış adım sesleri yükselirken bekledi. Vani ve diğerleri yapıyı hızlıca terk edip tekrar hayat gelen araziden, Unlexima'nın merkezine doğru yola koyuldular. Gürültü durulunca Casey, Lucifer'a döndü. "Büyüye dirençli teknoloji gibi bir şey mümkün mü?" 

       "Üstesinden gelemeyeceğimiz bir şey değil. Diyarın en iyi teknoloji geliştiricileri burada. Fakat araştırma ve geliştirme için zaman gerekli." dedi Rogue. Önce amcası Joel'a sonra babasına baktı. "Burada kalmanız iyi olur. Fikirlerinize ihtiyacım olacak."  

       Hemen ardından Lucifer söze girdi. "Elimizden geleni yaparız. Sana her zaman borçlu olacağız, Zamanın Efendisi." 

     "Sana nasıl ulaşacağım?" diye sordu Casey.

      "Bileklik sağlam oldukça, ara yüzünü kullanabilirsin. Konumunu belli edecek bir seçenek ekledim." diye yanıtladı Lucifer. 

     Casey, başını sallayıp sessiz bir teşekkür etti. Arkasını dönüp Aymira'nın elini kavradı ve geçidin açılacağı kemere yöneldi.  Ciara'nın koluna giren Corben, Lucifer'a dönüp el salladı ve Casey'nin ardından ilerledi. Lucifer, saydam tabletten elini çekince geçit açıldı. Gözler önüne serilen manzarada dikkat çeken ilk şey yığınlar halinde küçük tepecikler oluşturmuş, sicim gibi yağan yağmurun altında ıslanan, Ölüm Diyarı'nın askerleri ve tuhaf yaratık cesetleri oldu. Casey, geçidi fark eden bir yaratıkla göz göze geldi, bacak kemerinden bir hançer çekti ve iri yaratığın alnının tam ortasına fırlattı. Birkaç yaratık geçide yönelirken, Aymira'yı arkasına çekti ve Ciara'ya geçidi işaret etti; Aymira Kitsune'nin kabzasını kavradı, Ciara ve Casey aynı anda Uyuyan Dünyası'na geçtiler. 

    Ciara'nın ellerinden çıkan alevlere bulanan iki yaratıktan duman ve cızırtı sesleri yükseldi. Ortama yayılan yanık kokusu Unlexima'da hissedilirken, Corben ve Aymira'da geçitten içeri ilk adımlarını attılar. Kitsune'nenin parlak gövdesi yaratıkların arasında bir görünüp bir kayboluyordu.  Vani ve Uyuyan Dünyası'na geçiş yapacak Unleximalılar, Ölüm Getiren'in ordusuyla çarpışmaya başladı ve Unlexima'dan açılan geçit kapandı. 

(KYS) Kızıl Tahtlar 2: Savaş (GxG)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin