62. Bölüm ~ Piyano ~

686 61 212
                                    

"Medya rüya takımım🤤🙌. Kenny i Jhonny Depp oynasın, sonsuza kadar favori karakterim olur, nokta. Levi kimmiş-

*ağzı yamuldu*"

*⚠Uyarı: +18*

Keyifli Okumalar...

......................................................................

Saat gece yarısını on geçiyordu. Paradis in en lüks ve prestijli barlarından biri olan Ortu Solis in önü polis kaynıyordu. Bu alışılmadık bir manzaraydı çünkü müşterilerinin yüzde yetmişi genellikle eli gizliden kirli, kanunsuz kişilerden oluşuyordu. Giriş çıkışa engel olmak için polis tarafından ana kapı ve personele ait girişlere sarı şerit çekilmişti.

Levi bara girmeye çalışınca kızıl saçlı, genç, yeni yetme bir polis ona engel oldu. Yüzündeki kızgın ifadeden sıradan bir sivil olduğunu düşündüğü belliydi. "Görmüyor musun?" dedi, sarı şerite işaret etti. "Içeri girmek yasak."

"Dedektif Smith in haberi var." dedi Levi. Uyarı umrunda olmadan şeridi yukarı kaldırdı. Oğlan bu kez kolunu tuttu. "Ne dediğimi duymadın mı? Giremezs-"

Levi canına susayan polisi saniyeler içinde iki büklüm yaptı. Kolunu acı verici bir açıyla sırtına yapıştırdı, parmaklarını ezdi. "Bir daha o kirli ellerini üzerime sürersen kolunu yerinden sökerim."

"B-bırak beni! Ne yaptığını sanıyorsun?" yeni yetme çığlık atıp kıvranmaya başladı. Bağırışları diğer polislerin de dikkatini çekti. Olay iyice büyümesin diye Levi onu yere iterek serbest bıraktı.

"Neler oluyor orada?" Gunther kaşlarını çatarak yanlarına geldi. Ses tonu agresifti. Arkasında iki polis daha vardı. "Kavga mı ediyorsunuz?"

"Zorla içeri girmeye çalıştı! Izin vermeyince birden bana saldırdı!" dedi Floch öfkeyle. Ayağa kalktı. "Güya Dedektif Smith in haberi varmış, tipinde hayır yok."

Levi onun embesil olduğunu düşündü.

"Dogruyu söylüyor, bırak girsin. " dedi Gunther. Ardından Levi ya "Floch un kusuruna bakma, daha işteki ilk günü. Dedektif Smith birinci katta." diye bilgilendirdi.

Levi sadece hafif bir baş hareketiyle karşılık verdi. Tahmin ettiğinden daha az kışkırtıcı bir yaklaşım sergilemişlerdi. Arkasındaki iki polis de sessiz kalmayı tercih ettiler. Levi hepsini geride bırakıp sarı şeridi kaldırdı, altından geçti. Kızıl saçlı oğlana ters ters bakmayı ihmal etmedi. Onun gibiler yüzünden suç oranı artıyordu belki de. Salak tavırları ve olmayan zekası Levi gibilerin işini kolaylaştırıyordu. Floch un arkasından "O kim?" dediğini duydu.

Eld "Levi Ackerman. Canına susamadıysan bir daha ona bulaşma." diye karşılık verdi.

"A-ama o..."

Levi üst kata çıktığında Erwin i tanımadığı bir polis memuruyla konuşurken buldu. Birinci kat otellerdeki büyük bir lobi barını andırıyordu. Etrafta kümelenmiş deri koltuklar ve tavandan sarkan kristelden yapılma bir şamdan vardı. Ancak etrafı aydınlatan şamdan değildi. Içerisi loştu, sütunların arasında yer alan mavi ve mora çalan led ışıklar insanın ruhunu karartıyordu. Sağda ve solda bardakların ve kaliteli içkilerin sıralandığı tezgalar vardı. Ancak boştu, başında barmen ya da barmaid yoktu. Kapıdan girildiğinde hemen küçük sahnedeki boş piyano göze çarpıyordu. Kadife perdelerin arada bir hareket ettiği gözünden kaçmadı.

Levi daha önce Ortu Solis e gitmemişti. Çünkü müşteri seçiciliği konusunda standartları vasattı. Parası olan herkesi içeri alırlardı. Onun tercih ettiği mekanlar daha tenhaydı ancak bu haliyle de ortam hoşuna gitmişti. Belki bir gün uğrayabilirdi.

ACKERMANSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin