77. Bölüm ~ Bir Tabak ~

475 50 40
                                    

"Televizyonda tesadüfen gördüğün bir intiharı - 1982 deki gerçekleşen bir intiharı - canın sıkıldığı için araştırmaya başladın. Doğru mu anladım?"

Erwin nin sesindeki kinaye Hange yi uyuz etti. "Evet ama-"

"Ve kaynağı belli olmayan bir internet sitesindeki süpekülasyon Ewan Foster intihar etmedi, öldürüldü yazdı diye de ortada bir cinayet olduğuna inandın?"

"Erwin, kulağa nasıl geldiğini biliyorum ama hiçbir şey tesadüf değil." Hange sabırla iç geçirdi. Hazırladığı dosyada duran başka kırışık bir kâğıdı hakime kanıt sunan bir avukat hevesliliğinde önüne koydu. "İki bilim insanının hayvanları kontrol etmek ve tarımda verimliliği arttırmak amacıyla icat ettikleri bir serum varmış. Bu serumun piyasadan çekilme sebebi ise bir cinayet fakat kimin cinayeti olduğu bir sır. Geçmişte bilim kurulu ve hükümet serumun insanlar üzerinde işe yaramadığını iddia etmiş ve spekülasyonları yalanlamışlar. Ya Ewan Foster ın bu serumsa etkisi altındayken öldürdüyse? Ya aynı şekilde Eduard Foster da bu oyuna kurban gittiyse?"

Erwin, Hange nin verdiği belgeyi inceledi ancak dikkatli okumamıştı. Kâğıda sadece kadını tatmin etmek için bakıyordu. "Sana inanmak istiyorum Hange, hatta böylesi polisin işin daha da kolaylaştırır fakat arada eksikler ve soru işaretleri olduğunu kabul etmelisin. Öncelikle bu iki bilim adamı kim? Daha sonra ortada böyle bir serumun olduğu doğru mu, doğruysa insanlar üzerinde işe yararlılığı gerçekten test edildi mi? Bana da hak ver... İhtimaller üzerinden yürüyemeyiz."

"Bilim adamlarının kim olduğunu bilmiyorum. Sadece ben değil, kimse bilmiyor. Bu gizli tutulan bir bilgiymiş, kimliklerini ifşa etmek istememişler. Serum konusuna gelince..." Hange hemen konuşmadı. Utana sıkıla yüzünü buruşturdu. "Aslında hem var hem yok gibi."

Erwin burnunun kemerini sıktı.

"Dört göz anlat gitsin." Levi araya girdi. Ikisinin de acı çekmesini izlemekten gına gelmişti. Erwin nin sinir olmasını izlemek keyifliydi fakat Hange nin küçük düşüşünü izlemek sinir bozucuydu.

"Olmaz, elimizde delil yok." Hange kaşlarını büzdü. "Durduk yere başlarını yakmak-"

Levi kollarını göğsünde kavuşturup tek kaşını kaldırdı. "Sen söylemezsen ben söyleyeceğim."

Iyice meraklanan Erwin "Anlatın şunu." dedi giderek sabrını kaybeden bir ses tonuyla. "Neler oluyor?"

"Bu iki bilim adamı her kimse Eren Jeager biliyor." dedi Levi tereddüt etmeden. Alnını rahatsızca ovan Hange yi umursamadı.

Erwin ilgiyle tek kaşını kaldırdı. "Bu kanıya nasıl vardınız?"

"Her şey Armin nin önüme okul projesi diye turkuaz renkli bir sıvı getirmesiyle başladı. " Hange yorgunca iç çekti. "Kendisi Eren nin yakın arkadaşlarından biridir. Herneyse... Bu serumun işe yararlılığını kontrol etmemi istemişti. Masum bir istekti, ben de kabul ettim çünkü Armin dersleri konusunda ara sıra yardımıma başvururdu. Serumu mikroskopta incelerken bazı bağımlılık yapıcı, beyini komuta açık hale getirecek maddelere rastladım. Cok şaşırdım, normal bir okul projesinin çok üstündeydi. Ona kızdım, bunun nasıl bir proje olduğunu sordum. Armin de zararsız olduğunu söyleyip geçiştirdi. Fakat daha sonra tesadüfen öğrendim ki yanıma geldiği zaman zarfından çok daha önce üniversite kaydını dondurmuş... Işte o zaman Levi ile bir şeylerden şüphelenmeye başladık."

Erwin "Peki bu çocuk serumu nereden bulmuş?"

"Kendisinin yaptığını söylüyor. Bence bu imkansız. Hele ki bundan sonra söyleceğim şeyden sonra sen de inanmayacaksın. Nanaba Zeke Jeager ın cinayetini araştırmak için Carla Jeager ın ifadesini almaya gittiğinde kadın birden çıldırmaya başlamış. O serum hepimizin sonu olacak, tarzında bir ifade kullanmış. Ortada sürekli bir serum muhabbeti dönüyor Erwin. Tüm bunlar tesadüf olamaz."

ACKERMANSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin