ACKERMANS

11. Bölüm ~ Dikkat Dağıtmak ~

" Daha ne kadar beklemek zorundayız?" Eren sabrını taşırmak üzereydi. " Sonuçların şimdiye kadar çıkmış olması gerekmez miydi?"

" Üzerinden belli bir saat geçmesi gerekiyor. Ayrıca laboratuvarda olmamız zaten yasak, o yüzden sesini çıkarmamanı tavsiye ederim." Armin onu uyardı. " Hange laboratuvarına girmemize izin vererek zaten iyilik yapıyor."

Köşede gergince dikilen Mikasa tamamen aksini düşünüyordu. Kafasında türlü senaryolar dönüyordu ve hiçbirinin sonu güzel bitmiyordu. Eger Hange yi DNA sonuçlarını getirmeden öldürürse Armin ve Eren ondan şüphelenirlerdi. Eğer yanlarında açıklamasına izin verirse sadece Hange yi değil, Eren ve Armin i de öldürmek zorunda kalırdı. Çünkü Kruger ın katilinin kendisini olduğunu öğrenince Eren nin babasını da onun öldürdüğünü sanarlardı. Eger Kruger Doktor Jeager ın arkadaşı çıkmasaydı durumu açıklamak daha kolay olabilirdi. Hepsini Eren için yaptığını.... Fakat işini nasıl açıklayacaktı? Kiralık katil olduğunu öğrenmeleri Eren nin babasını öldürdüğünü sanmalarından daha kötüydü.

Üçüncü bir seçenek daha vardı. Mikasa DNA sonuçları çıkmadan çantasında duran silahı kafasına sıkardı. Böylece her şey kökünden çözülmüş olurdu.

Neden adamı öldürmüştü ki! Eren i öyle üzgün görünce sanki canından can gitmişti. Adamı nasıl öldürebildiğini bile bilmiyordu. Doktor Jeager ın arabasında bulduğu kolyeden kimliğini tespit etmişti. Içinde adamın ev adresi ve kimlik bilgileri vardı. Sanki tüm evren bunu yapması için haykırmıştı. Çünkü kolyeyi bulması büyük şanstı. Intikam hırsını gözünü bürüyünce de...

Fazla aceleci davrandığını şimdi anlıyordu. Belki de Kruger hapse girseydi bütün bu olanların gizemi daha kolay çözülürdü.

Hange yanlarına gelince organlarının iyice birbirine girdiğini hissetti.

" Beş dakika kaldı." dedi kadın, heyecanla ellerini birbirine sürttü.
" Bakalım bu bizi nereye götürecek. Öncellikle çocuklar, sizinle çıkacak sonucu paylaşamam. Bu ne etik ne de doğru değil. Fakat puzzle ın yeni parçası bizi sürpriz bir isme götürürse birkaç ipucu verebilirim."

Eren itiraz dolu bir homurtu çıkardı.
" O katil benim babamı öldürdü. Her şeyin ardındaki ismi herkesten önce öğrenmem gerekmez mi?"

" Eğer davaya bakan dedektif sen olsaydın." Hange tek kaşını kaldırdı.
" Üzgünüm Eren, yapabileceğim herhangi bir şey yok."

Mikasa tuttuğunun farkında olmadığı nefesi nihayet bıraktı. En azından sadece Hange yi öldürmesi gerekecekti. Saatini kontrol, etti.

Hangi cehennemdesin Levi?

Armin e mikroskobunun büyüteciyle ilgili bir şeyler anlatan Hange ye
" Lavabo ne tarafta?" diye sordu.

Hange " Koridora çık, sağ döndüğünde ilk kapı." diye yanıt onu Hange. " Geldiğinden beri iyi görünmüyorsun Mikasa. Iyi misin?"

" Yine mi karnın ağrıyor?" diye sordu Armin. " Evde ağrı kesici alacağını söylemiştin."

" Bulamadım." dedi Mikasa, bakışlarını oğlanın mavi gözlerinden kaçırdı.

" Istersen seninle geleyim." diye önerdi Hange. " Revir de bu katta."

Madem Levi ın gelmeye niyeti yoktu, kendi işini kendi görme zamanı gelmişti. Kadına başını salladı. " Çok sevinirim, teşekkürler."

Eren ve Armin i laboratuvarda bırakıp dışarı çıktılar. Birlikte sessizce yürüdüler, bu saatte çalışan insan sayısı çok azdı. Hange nöbet polislerden birine selam verdikten sonra ona döndü.