23. Bölüm

5.4K 200 380
                                    

Aşağıya Neva'yla Altay'ı bıraktım. Bakarsınız :)

•••••••••••••••••••••

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

•••••••••••••••••••••

•••••••••••••••••••••

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

☪ 23. BÖLÜM

"Sen şehîd oğlusun, incitme, yazıktır atanı."

BİR HAFTA SONRA

Karşımdaki aynanın önünde sıra sıra dizili duran makyaj malzemelerini yüzüme boca eden makyöz yüzünden çevremde olan biteni doğru düzgün göremiyordum. Telefonuma mesaj gelip duruyordu ancak sürekli sabit durmamı isteyen makyözden dolayı put gibi hareketsiz kalıyor, telefonuma bakamıyordum. "Ne zaman bitecek makyaj işi?" diye bıkkınlıkla sordum rujumu süren kadına.

"İşte bitti! Saçınız ve makyajınız tamamlandı. Çok güzel oldunuz." derken elindeki ruju yerine bırakıp önümden çekildi. Böylelikle dakikalar sonra kendimi aynanın karşısında görebilme fırsatı elde ettim. İnanamıyordum. Karşımdaki görüntü bana ait olamazdı. Muhteşem görünüyordum. Saçım ve makyajım çok güzel olmuştu. Kadına teşekkür ettiğim sırada ablamla Melis parıl parıl parlayan elbiseleriyle yanıma gelip elimden tutarak ayağa kaldırmışlardı.

"Maşallah! Harika olmuşsun. Güzelliğin gözlerimizi kamaştırıyor Neva." dedi Melis hayran olmuş gibi aynadaki yansımama bakarak. Şımartıyordu beni. Utandırıyordu. Sıcacık gülümsedim.

"Hemen bu güzelliğini kırmızı gelinliğinle süslememiz gerekiyor. Düğün salonuna geç kalmak istemeyiz. Zaten davetliler salonu tıka basa doldurmuş, biraz daha kuaförde vakit kaybedersek annem bizi gebertecek. Hadi canım kardeşim! Giyinmene yardım edelim." diyen ablamla birlikte başımı onaylarcasına sallayıp uslu gelin modundan çıkmadan ikisini takip ettim.

Altay'ın beni beyaz jartiyer takımı fotoğrafıyla utandırıp yerin dibine koyduğu günün üzerinden bir hafta geçmişti. Günlerdir doğru düzgün uyuyamıyordum düğün hazırlıklarını yetiştirebilmek için. Bütün hafta boyunca öyle yoğundum ki Altay'la toplasak bir elin parmaklarını geçmezdi mesajlaşma sayımız. Çeyiz eşyalarım, kınayı yapacağımız düğün salonu, gelinlik ve kına malzemeleri derken annemlerle sürekli bir şeylerle uğraşmak zorunda kalmıştık. Mağaza mağaza gezip eksikleri tamamlamaya çalışmıştık. Alınan her şeyi yük olmasın diye Altay'ın evine göndermiştik. Benim işim olduğu için bütün eşyaları ablamla Melis gidip eve dizmişti. Çoğu kişisel eşyalarım bavullanarak kalacağımız eve gitmişti.

EKSTREMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin