Gözlerimi zorlukla aralarken, deliksiz uyumanın verdiği sersemlikle hafifçe doğruldum yatakta. Dışarıdan duyulan konuşma sesleri üzerimdeki uyku havasını yavaş yavaş dağıtmıştı.
Yatakta tamamen doğrulup odanın içinde göz gezdirdim. Banyodan gelen su seslerini duyduğumda Aras'ın duşta olduğunu anlamıştım.
Dün gittiğimiz yer bana çok iyi gelmişti. İçimi dökmüştüm resmen. Aras'ın da beni sıkılmadan dinlemesi epeyce şaşırtmıştı.
Eve saat kaçta geldiğimizi hatırlamıyordum ama geldiğimiz gibi uyumuştum.
Üzerimdeki örtüyü yavaşça kenara koyduktan sonra kalktım yataktan. Yüzüme gelen dağınık saçlarımı bir tokayla tuttururken bir yandanda komidinin üzerinde duran telefonuma doğru yüruyordum.
Telefpnumu elime alıp açma düğmesine bastığımda annemin üç defa aradığını gördüm ve tabii birde mesaj vardı.
Gönderen:Annem
'Artık telefonlarımızıda mı bakmıyorsun?'Mesajı hızlı bir şekilde okuduğumda sıkıntıyla nefes verdim. Onlara kızgın olduğumu çok iyi biliyorlardı ve bu kızgınlığımın uzun bir süre geçeçeğini zannetmiyordum.
Sinirle telefonu tekrar kapatıp komidinin üzerine koydum. Sabah sabah yine keyfimi kaçırmayı başarmıştı.
Sinirlerim bozuk bir halde yerimde dururken banyonun kapısı açılmıştı. Gözlerimi kapıya diktiğimde karşılaştığım ilk şey bir çift siyah göz olmuştu.
Sert duruşuyla herzamanki gibi mükemmeldi. Üzerindeki dar siyah takım elbisesiyle tabiri caizse 'jilet gibi' olmuştu. Gerçi herzaman öyleydi...
Gözlerimi ondan ayıramazken o sert duruşunu bozmadan telefonunu cebine koydu.
O an aklıma gelen ilk şeyi söylemek istedim.
"Aras!"Aras ismini zikrettiğimde yüzüme 'ne' dercesine baktı. Siyah gözlerini tekrar gözlerime kenetlemişken onu daha fazla bekletmeden devam ettim.
"Teşekkür ederim... Dün için!"
Aras beni duyduğunda gözlerini gözlerimden ayırıp masanın üzerinde duran saatini eline aldı ve koluna takmaya başladı."Teşekküre gerek yok!"
Sert ve erkeksi ses tonuyla bunu söylediğinde hoşnutsuz bir şekilde omuz silktim.İnsan bir 'rica ederim' falan der! Zaten ona teşekkür edende kabahat...
Gözlerimi banyo kapısına yönletip, hızlı adımlarla yanından geçtim ve banyoya girdim.Uykudan kalktığım için oldukça yorgun gözüküyordum. Hemen hızlı bir duş aldım. Banyodan çıktığımda Aras odada yoktu ve bu yüzden rahat rahat giyinebilmiştim.
Aynaya son bir kez baktıktan sonra komidinin üzerindeki telefonumu elime aldım ve hızlı adımlarla odadan çıktım.
Odadan çıkmamla Mervenin yüzünü görmem bir olmuştu. Onu birden karşımda görmek beni korkutmuştu.
Korktuğumu belli edercesine elimi kalbime koyduğumda, Merve mahçup bir tavırla yüzüme baktı.
"Özür dilerim! Korkuttum sanırım."
Merve bunu dediğinde elimi kalbimden indirdim."Önemli değil!"
Ben bunu söylerken Merve yüzündeki mahçup ifadeyi sildi ve yüzüne muzip bir gülümseme yerleştirdi."Sena, dün amcamla nereye gittiniz? Hemen anlat, meraktan çatlayacağım!"
Şimdi anlaşılmıştı Merve'nin sabah sabah neden kapıda dikildiği.Merve'nin merakını gidermek adına dün akşam yemek yediğimiz mekanın adını söyledim. Merve gittiğimiz yerin ismini duyduğunda gözleri faltaşı gibi açıldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
NİGÂH
Romanceİhanetin gölgesinde kalan kadınların intikamı ağır olur. Mecburiyet, kollarını hayatına doladığı zaman susacağını sanır, seni hislerle yanıltır. Ama bazen onlar bile yanılır. Çünkü sen bir kadınsın. Sen susmak değil, haykırmak zorundasın. ... #Tut...