5. BÖLÜM / Konak

4.6K 191 3
                                    

"Konuşmamız lazım." Bunu dedikten sonra kafasıyla kapıyı işaret etti. Gerilmiştim. Heyecanım gitgide artıyordu.

Evet buradaki tavrı beni şaşırtmıştı ama bana karşı nazik olacakmıydı bilmiyorum. Kesin gerginlik çıkardığım için kızacaktı ama umurumda değildi. Yine olsa yine yapardım.

Zihnim düşüncelerimle boğuşurken koltuktan kalkıp kapıya doğru yürümeye başladım.

Aras önümde hızlı adımlarla odaya girdiğinde bende hızla içeri girip kapıyı kapattım. Bakışları herzamanki gibi sertti, artık bunu garipsemiyordum.

Herzamanki dik duruşunu bozmadan bir kaç adım yaklaşarak önümde durdu. Yakın olmamız beni geriyordu ama bunu olduğunca belli etmemeye çalışarak rahat bir tavır takındım.

Gözlerini yine gözlerime kenetlemişti. Gözeri o kadar etkileyiciydiki ister istemez heyecanlanıyordum. Ben heyecanımı gizlemeye çalışırken o gayet rahat bir tavırla bana bakmaya devam etti ve ardından biçimli dudakları aralandı.

"Daha geleli iki gün bile olmadı, farkındasın değilmi?"
Sert bir şekilde bunu söylediğinde anlamamış bir şekilde gözlerimi kısarak ona baktım.

"Yani?" Ona sorar gözlerle bakarken o yüzündeki ifadeyi hiç bozmamıştı. Öyle bir bakışı vardı ki siyah gözleri adeta ateş saçıyordu.

Sakin kalmaya çalışıyordu ama yinede sinirli olduğu belliydi.
"Daha ikinci günden bu kadar gerginlik fazla değil mi?"

Son cümlesini sinirle söylerken bende sıkkın bir tavırla ofladım. Şimdi anlaşılmıştı. Aras bugün Hatice Hanım ile olan gerginliğimizi öğrenmiş olmalıydı. Haklı olduğum için çekinmem gereken bir durum yoktu ama karşımda Aras olunca sebepsiz yere gerilebiliyordum.

Haklı olduğumu tekrar tekrar aklıma getirerek duruşumu dikleştirdim. Haklı olduğum bir durumda asla sessiz kalamazdım.

"Gerginlik çıkaran ben değilim."
Ben bunu söylediğimde Aras sabır diler gibi derin bir nefes aldı. Ardından bana birkaç adım daha yaklaşarak aramızdaki mesafeyi kapattı. Bu kadar yakın olmamız heyecanımı ikiye katlamıştı.

Gözlerinde uyarır bir ifade vardı. Ben bu kadar gergin ve heyecanlıyken o nasıl böyle rahat olabiliyordu?

"Bu anlaşma bitene kadar başka bir gerginlik istemiyorum! Bu kadar dikkat çekmeye gerek yok."
Aras bunu dediğinde neredeyse nefesimi tutmuş bir şekilde onu dinliyordum. Bu kadar yakınlık çok fazlaydı. Gerginliğim gitgide artarken onunla hâlâ gözgöze olduğumuzu farkettim. Onunla gözgöze olmak beni heyecanlandırırken rahatlamak adına derin bir nefes alıp rahatlamak istedim lakin heyecanımı anlamaması için bunu yapmıyordum.

Biraz daha böyle kalırsak kalpten gideceğimi düşünüp hızla gözlerimi kaçırdığımda Aras bir kaç saniye daha öyle durdu ve sonra birkaç adım gerileyerek benden uzaklaştı. Bu beni biraz rahatlatırken ona belli etmeden derin bir nefes aldım.

Aras sert bakışlarını benden çekip ağır adımlarla kapıya yöneldiğinde zihnimdeki kelimeler ağzımdan istemsizce dökülmüştü.

"Böyle üzerime gelmeye devam ettikleri sürece benden sessiz kalmamı bekleme!" Ben bunu dediğimde duraksayıp hafifçe kafasını bana çevirdi. Gözleri tekrar beni hapsine alırken zorlukla yutkundum.

Aras'ın kaşları çatılmış bir şekilde bana bakmasından dahada sinirlenmeye başladığını anlamıştım.

"Seninle alakası olmayan konularla ilgilenmeni istemiyorum. Bu yüzden olay çıkartmayacaksın dediysem çıkartmayacaksın!" Bir emir niteliğinde söylediği bu cümleyle istemsizce kaşlarım çatılmıştı. Bu şekilde konuşması beni sinirlendirmeye başlıyordu.

NİGÂHHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin