40. Bölüm

50 4 15
                                    

2 yıl sonra

Mezuniyet.

Evet, mezuniyetime gidiyordum. Şu kepi atıp direkt eve dönmek istiyordum. Aile evi... Armut piş ağzıma düş.

Kısa elbisemin eteklerini düzelterek bölümden arkadaşım Sıla'yla beraber sahneye doğru ilerledim. Allah'ım şükür yarabbim.

Verilen diplomayı aldıktan sonra sahnedeki yerimize geçtik. Yaklaşık 15 dakika sonra tüm bölüm bitmişti.

3

2

1

Ve keplerimiz havada.

******

Sonunda mezuniyeti de atlatmış evde oturuyordum. Telefonda ise Poyraz'la konuşuyordum.

"Hayatım, sana harika bir haberim var."dedi hevesle. Ben de aşırı yorgun olduğumdan gözlerim kapanmak üzereydi.

"Biliyorsun kiii, 2 haftaya babamın şirketine geçiyorum. Tabi babam hemen bırakmayacak, biraz alışma sürecim var."diye hevesli hevesli anlatmaya başladığında gülümsedim. Tıpkı küçük çocuklar gibiydi.

"Babam ne dedi biliyor musun?"diye sordu keyifle. Bense tam tersi uykulu bir şekilde konuştum.

"Ne dedi aşkım?"

"Seni yanıma almamı söyledi."dediğinde uykum açılmıştı.

"Ne?"dedim ani bir şekilde.

"Baya baya öyle dedi. E tabi bana da çok mantıklı geldi. Sevgilimi, belki de bir gün karım olacak kadını her gün yanımda görmek güzel olur diye düşündüm." dediği şey gülümsetmemişti bile.

"Poyraz saçmalama. Torpil olur bu."

"Torpil değil bebeğim. Babamlar cv'ni inceleyecek. Eğer beğenmezlerse tabi ki benim yanımda değil de daha düşük bir mertebede çalışacaksın. Ama babam uygun görürse asistanım olarak çalışacaksın. Çünkü çok fazla Fransız ortaklarımız var." Aslında bir açıdan mantıklı gelmişti.

"Ya ayrılırsak? Asistanın olmaya devam mı edeceğim?"

"Ayrılmayacağız ki. Evleneceğiz. Şu kariyer işleri yerine otursun." Keyfi dediğim şeyle kaçmış gibiydi.

"Diyelim evlendik. Boşanırsak?"

"Of Mina! En kötüsünü düşünüp durma artık. Öyle bir şey olursa da seni yine iyi birisinin asistanı yaparım. Seni işsiz bırakacak halim yok. Şimdi git bunu ailenle konuş. Sonra da cv'ni mail olarak bana at."

Gülümsedim.

"Tamam. Konuşup ararım seni. Olur mu?"

"Birazdan yemeğe oturacağız. Ama mesaj at, tamam mı? Okuyacağım."

"Tamam bebeğim." Kısa bir süre sustu.

"Seni çok seviyorum. Lütfen ayrılık konusunu açma, üzülüyorum." Gülümsemem büyüdü.

"Ben de seni çok seviyorum Poyraz. Açmam bir daha. Afiyet olsun bebeğime." Kıkırdayarak telefonu kapadığında kendimi annemlerin yanında bulmuştum.

Olayı kısa bir şekilde anlattığımda babam çenesini kaşıyarak düşünmeye başlamıştı.

"Senin işin sonuçta kızım. 23 yaşında bir kız oldun, kendi kararını senin vermen en doğrusu."dedi annem ve gururla elimi okşadı.

"Ben de öyle düşünüyorum."dedi babam çenesini kaşımayı keserek.

"Eğer ilişkiniz biterse bile iş deneyimin olmuş olacak ve iyi bir şirkette iş deneyimin olduğundan dolayı iş bulman da kolay olur." İşte bunu düşünememiştim. Babamın dedikleri içime su serpmişti resmen.

profiterol Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin