profiterol

47. Bölüm

+18 yaziyim da havali dursun :)))))))

Arabadan indiğimizde hava serin olduğundan ve Açelya 5 santimlik şortu ve askılı pijamasıyla durduğundan kapıyı açmakta epey acele ettim.

İçeri girdiğimizde Açelya alışık olduğundan dolayı direkt salona geçmişti.

"Balkonda konuşmak ister misin?"dediğimde yaşlı gözleri beni buldu.

"Olur."dedi titrek bir sesle.

"Sen geç balkona. Hem şarap alayım hem de üstüne bir şey."

"Üşümüyorum ben."dedi balkona doğru geçerken.

"Üsteleme."dedim ve odamdan onun en sevdiği hırkamı alıp mutfaktan bir şişe şarap ve iki kadeh aldım.

Kadehini ona uzattığımda büyük bir yudum aldı. Hırkamı omuzlarına bıraktım.

"Özür dilerim."dedi başını duvara yaslarken. Yerde, kilimin üzerinde oturuyorduk.

"Saçmalama."dedim sinirle. Tekrardan ağlamaya başladığında onu kollarımın arasına aldım.

"Aranızı bozmak istememiştim Boran."dedi sakinleşmeye çalışırken.

"Aramızı sen bozmadın, güzel bebeğim benim."dedim ve saçlarını öptüm.

"Annem kendisi bozdu."dediğimde hıçkırığını duymuştum.

"Kendini üzmeye hiç değmez yavrum."dedim ve ondan uzaklaşıp gözyaşlarını sildim.

"Belki annen haklıdır."dedi daha sakin bir şekilde ağlarken.

"Açel-"

"Dinle sadece." dediğini yapıp sustum.

"İrem'i hatırlıyorum da... Tam sana, onlara layık bir kız. Hem sen kızıl severmişsin, annen öyle dedi." Biraz sustuktan sonra gözlerime baktı.

"Annenle aranın bozulmasına değmem ben Boran. Belki de ayrılmamız en iyis-" Cümlesine dayanamayacağım için dudaklarımızı birleştirdiğimde ben de ağlamaya başlamıştım.

Fakat dudaklarımızı ayırdı.

"Boran-"

"Açelya sadece saçmalıyorsun şu an. Annemle aram düzelecek zaten, takmasana kafana. Annem senin davranışlarına falan sinir olmamış. Sadece tanımadığı için önyargısı var. Bozma moralini tamam mı? Ve bana ne olursa olsun anlat."dedim ıslak gözlerini öptüm.

"Ben seninle evlenmek istiyorum Açelya. Annemin düşünceleri yüzünden seni kaybedemem. Ayrıca kızıl sevmiyorum seni seviyorum."dedim ve ellerimi saçlarında gezdirdim. Bir şey demeden başını göğsüme yasladığında kollarımı sıkıca etrafına doladım ve saçlarıyla oynamaya devam ettim. Şarabını bitirdikten sonra ikincileri doldurduk.

"Sen lütfen oğlumuza, kızımıza böyle yapma olur mu?"diyerek kıkırdadığımda o da gülümsedi. Saçlarını öperken fısıldadım.

"Çok seviyorum seni. Aşığım hatta."

"Ben de çok seviyorum, çok aşığım."

Bundan cesaret alarak konuştum.

"Benimle evlenir misin o zaman?" Başını göğsümden kaldırıp bana baktı ve gülmeye başladı. Sonunda ağlaması durduğu için ben de gülümsedim. Elini enseme koyup dudaklarımızı birleştirmeden önce fısıldadı.

"Evet." Çok sürmeden dudaklarımı ondan çektim.

"O zaman erken bir gerdek?" Kıkırdadığında ayağa kalktım ve onu da kucağıma aldım.