50. Bölüm

39 4 8
                                    

"Ay Poyraz, delireceğim şimdi."dedim ve kendimi nikah masasına fırlattım. Oynamaktan topuklular o kadar vurmuştu ki canım yanıyordu.

"Bebeğim, ben dedim sana kendini yorma diye." Kıkırdayarak başımı omzuna yasladım.

"Kendi düğünümüzde uyuyakalma sakın."dedi gözlerini pörtleterek.

"Saçmalamaoğğğ."dedim esnememi tutamazken.

O sırada Emre koşarak gelmişti.

"Poyyaz!"diye bağırarak kucağına çıkmaya çalıştığında gülümsedim. Pelin abla da gelmişti. Canım görümcem.

"Emre, Mina'yla fotoğraf çekinmek istiyor."dedi ve ekledi. "Nikah masasında."

Bunun üstüne ben gülerken Poyraz söylenerek kalktı ve kendi yerine Emre'yi oturttu.

"Abla Allah rızası şu bebeye bir sevgili bul ya."diye söylendiğinde gülmemi engelleyememiştim. Emre'yle çekindiğimiz fotoğraftan sonra Poyraz onu kaldırıp oturdu ve onu da kucağına aldı.

"Bak Emre."dedi ve bir süre düşünüp lafa girdi.

"O senin yengeen, yengeennn."dediğinde kafamı nikah masasına yaslamış kahkaha atıyordum. Cidden düğünde daha saçma bir sahne olamazdı. Ayrıca zaten pasta ve takı bitmişti. Durmanın ne anlamı vardı ki. Emre annesinin yanına giderken Poyraz'a baktım.

"Eve mi gitsek?"dediğimde sırıttı.

"Bu bizim düğünümüz biliyorsun değil mi?" Oflayarak kafamı nikah masasına vurduğumda hemen kafamı kaldırdı ve alnımı öptü.

"Aşkım bak birazdan çiçeğini fırlatacaksın. Kaos çıkacak. Kaos ne demek, senin eğlenmen demek." Hevesle etrafıma bakındım.

"Ne zaman atacağım?"

"Birazdan."

Sabırsızlıkla o anı beklediğim sırada mikrofonda adamın sesi duyuldu ve kendimi pistin ortasında, arkam dönük, elimde çiçeğimle buldum.

Fakat birden bunu istemediğimi fark ettim ve Poyraz'a bakıp dudaklarımı oynattım.

"Bu çiçek çok güzel ama..." Gülmeye başladı.

"At hadi."dedi bana karşılık olarak. Derin bir nefes aldım ve birkaç saniye sonra çiçeği fırlattım.

ulan birkac bolum once kep firlstiyordun canim kizim ne cabuk buyudu

Merakla kimin tuttuğunu görmek için arkama döndüğümde elinde çiçekle çığlık atarak annesine koşan Elif'i görmemle gülsem mi ağlasam mı bilememiştim. Açelya bir çığlık attı.

"Benden önce mi evlenecek bu bebe?"diye bağıran Deniz'le kaşlarımı çattım. Çiçeği tutmak için olanların arasında Deniz neden vardı?

Çıkan slow şarkıyla sırıttım. İkimizin de çok sevdiği bir şarkı olduğundan pistin ortasına geçtik. Sanırım bu ilk tanıştığımız zamanlarda, benim sarhoş olduğum gece barda dans ettiğimiz şarkıydı.

Kalben-Yara.

Yorgun bir şekilde başımı Poyraz'ın omzuna yaslayıp yüzümü boynuna yaklaştırdım ve nefesimi üfledim. Huylanarak gülmeye başladı.

"Bu şarkı o gece o barda çaldığında ve biz ilk dansımızı yaptığımızda... Düğünde de bu şarkıda dans etme ihtimalimizi düşünmemiştim." Kaşlarımı çatarak başımı omzundan kaldırdım.

"Gönül mü eğlendiriyordun lan benimle?"

"Seni öpebilir miyim?"diye sorumu soruyla cevapladığında duraksamıştım.

profiterol Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin