42. Bölüm

38 4 13
                                        

Elif, Nilgün teyzeyle tuvalete gittiğinden Emre bizimle konuşmaya çalışıyordu.

"Benimle evleneceksin değil mi Mina?"dedi kucağıma çıkmaya çalışırken. Poyraz onu kucağımdan çekti ve kaşlarını çatarak ona baktı.

"Bana bak küçük, kendine gel." Emre ağlayacak gibi olduğunda onu geri kucağıma aldım.

"Bebeğim bak şimdi..."diye anlatmaya başladığımda ilgiyle beni dinledi.

"Ben senin için fazla büyüğüm. Ama söz sana da sevgili bulacağım." Dudaklarını büktü.

"Ama sen çok güzeysin." Ooouuuğğğ gibi bir ses çıkararak alnını öptüğümde bana sarıldı.

"Bak Emre."dedi Poyraz onu kucağına alırken.

"Bizim çocuklarımız olacak çok tatlı. Sen de hep gelir onlara abilik yaparsın, olur mu?" Emre'nin resmen gözleri parlamıştı.

"Ne zamayn?" Emre Elif'e bile abilik taslıyordu.

"Biraz beklemen lazım."dedi Poyraz sırıtarak.

"Ama şimdi ne yap biliyor musun? Gidip biraz dedeni rahatsız et. Özlemiştir seni. Anneannene de söyle Elif'i de salona alsın." Bu sefer Poyraz sessizleşti.

"Ama bunu Yasemin teyzeyle Özkan amcaya belli etme tamam mı? Gizli görev." Emre hevesle Poyraz'ın kucağından indi.

"Söz mü Emre? Kimse bir şey anlamayacak." Emre başıyla onayladı.

"Söz Poyyaz." Koşarak içeri gittiğinde Poyraz kalkıp kapıyı kapadı.

"Gel bakalım Poyyaz."dedim kollarımı açarak. Poyraz sırıtarak yanıma oturdu ve belime sarılıp başını göğsüme yasladı.

"Sonunda biraz sessizlik va-"

"Poyyaz! Kapıyı ayç!"diye bağıran Elif'le Poyraz bir küfür savurdu.

"Başlayacağım Poyyazınıza. Biri de demiyor ki dayıcığım kapıyı açar mısın..." Tepkisine gülerek dudaklarını öptüm.

"Şu an öpersen ayrılamayacağımı biliyorsun."dedi ve ayrıldı benden. Sırıtarak kalkıp kapıyı açışını izledim. Elif Poyraz'ın bacaklarına sarıldı.

"Dayı!"

******

"Toplantılar çok sıkıcı."diye söylendim Poyraz'ın odasına doğru ilerlerken. Benim odam hemen onunkinin yanındaydı ve kendi odamdan onun odasına geçebiliyordum.

"Alışırsın yavrum."dedi ve odasının kapısını açtı. Şu anlık başka bir odadaydık ama 1 aya babasının odasına geçecekti Poyraz. Ben de tabii onun yanına.

"İşler çok yoğunlaşmadan bu hafta sonu biraz çıkalım mı?"dedi Poyraz gülümseyerek.

"Kısmetse inşallah." Gözlerini devirdi ve sandalyesine oturup beni kendisine çekti.

"Kısmet falan deme bana... Kesin bir cevap ver."

"Poyraz bugün daha çarşamba. Hafta sonunu nerden bilebilirim?"diye söylendim.

"Çalışmak seni huysuzlaştırıyor."dedi ve beni kucağına çekti.

"Biri odaya dan diye girse ne yapacaksın? Veya baban?"

"Kapı kilitli."dedi dudaklarımı öperken.

"10 dakikaya toplantı başlayacak, sen burada asistanınla yiyişiyorsun." Gülümseyerek belime sarıldı.

"Asistanımla değil, sevgilimle. Ayrıca toplantıya 10 değil, 13 dakika var."diyerek dudaklarımızı tekrardan birleştirdi. Beni ayağa kaldırdıktan sonra kucaklayıp masasına oturdu.

profiterol Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin