❕Okunmaya göre yeterli oy ve yorum gelmediği için sınır koymaya karar verdim. Diğer bölümlerde de belirttiğim gibi okunup okumadığına emin olamıyorum. Sınır çok yüksek değil.
●Sadece 10 oy.● Bence sizi hiç zorlamaz. Ama bana yüksek bir motivasyon sağlar.
~İyi okumalaar💕
Buna karşı Emir'in sağ dudağı yana doğru kıvrıldı. Yüzünde memnun olmuş bir gülüşle o da benim üstüme doğru gelmeye başladı.
O kızın Emir'e dokunmaya çalıştığı sahne gözümün önüne geldikçe o garip his yine beni buluyordu. Kulaklarım yanıp karnım kasılıyordu.
O yüzden ben de geri gitmedim. Bana bir açıklama borçluydu. Olduğum yerde kalıp meydan okur bakışlarla ona bakmaya devam ettim.
Emir aramızda bir adımlık mesafe kala durdu. Yüzündeki o gülüşle yüzüme bakıp, bana doğru biraz eğildi. Eğlenir gibi çıkan ama etkileyici bir ses tonuyla konuşmaya başladı.
"Birileri kaçar gibi banyoya girdiği için kıyafetlerimi alamamış olabilir miyim. Eğer banyoda şortum da olmasaydı havluyla çıkmak zorunda kalacaktım."
Aramızda bir adımlık mesafe olsa da bana eğildiği ve benim onun yüzüne bakabilmem için başımı kaldırdığımdan yüzlerimiz çok yakındı.
Bu yakınlık fazlasıyla dikkatimi dağıtıyordu. Cevap vermeyip ona bakmaya devam ettim. Biraz daha yaklaşıp konuştu.
"Harbi sen niye öyle kaçtın? Kabus da görmemişsin. Utanmış bir halin vardı. Ne gördün rüyanda da öyle kaçtın? Hmm."
Rüyamdan kareler aklıma geldikçe bu sefer de utançtan kızarmaya başlamıştım. Hemen gözlerimi kaçırdıp yere bakmaya başladım. Acilen bir yalan bulup bu durumdan sıyrılmam gerekiyordu.
Çenemde hissettiğim parmaklarla yüzüm yukarıya kaldırıldı. Emir aramızda ki bir adımlık mesafeyi de kapatıp iyice yaklaştı.
Konuşurken ferah nefesi yüzüme çarpıyordu. Bu da kalbimin ritmini şaşırtıp daha da çok kızarmama sebep oluyordu.
"Utandın mı sen? Yanakların kızardı sanki."
Hissettiğim temas ve sözleriyle iyice başım dönerken, kendimi savunmak amaçlı söze girdim.
"Ne rüyası? Ben hiçbir şey görmedim. Ve kızarmadım da. Soğuktan olmuştur o. Birileri suratımı kara gömmüştü çünkü."
Aferin Naz iyi yalan, salla kızım. Kurtar kendini.
Emir hiç inanmamış bir yüz ifadesiyle bana bakmaya devam ediyordu.
"Buna nedense hiç inanasım gelmedi."
"Aaa... niye yalan söyleyecekmişim sana. Çekil hadi işim var. Saçımı kurutmam gerek, kurutmazsam başım ağrır. "
Kendime gelmem için Emir'in etki alanından çıkmam gerekiyordu. Bir adım geri atıp Emir'den uzaklaştım.
Ama o tekrar bana doğru bir adım daha atıp aradaki mesafeyi kapattı. Buna karşılık ben bir adım daha attım. Her geri adımımda bana yaklaşmaya devam ediyordu.
En sonunda sırtım sert bir yüzeye çarptı. Emir iyice yakınıma gelmişti şimdi. Bu yakınlıktan vücut ısısını dahi hissedebiliyordum. Görüş açımdaysa sadece Emir'in kaslı göğüsü vardı.
Ben hareket edemez bir şekilde dolap ve Emir arasında kalmışken o tek elini dolaba yasladı.
Bakışları önce gözlerimi buldu, sonra yavaş yavaş aşağı inip en sonunda dudaklarımda durdu. Yutkunmanın etkisiyle adem elması aşağı yukarı hareket etti ve yüzünü yüzüme yaklaştırmaya başladı.
Aman Allah'ım ne oluyordu? Hâlâ mı rüyadaydım? Yoksa beni gerçekten de öpmeye mi çalışıyordu? Ama olmaz, olamaz. Bu sefer izin veremem. Ben bu filmi daha önce izledim. Kaçmam lazım, evet kaçmalıyım.
Ben kaçmaya kalmadan, dolabın kapağının hafif gıcırtılı sesi odada yankılandı ve Emir elinde bir tişörtle geri çekildi.
Ahh... şu yer yarılsa da içine girsem. Derin bir nefes alıp ağır atmosferden hemen sıyrıldım. Hızlıca saç kurutma makinesini alıp fişe taktım ve biraz önce hiçbir şey olamamış gibi saçlarımı kurutmaya başladım. Evet, sorunlarını çözemezsen görmezden gel.
Saçlarımı bir iki dakika kurutmam yetmişti. Hem saçlarım düzdü bu yüzden kolay kuruyordu hem de banyodan sonra hatrı sayılır bir zaman geçtiği için ilk ıslaklığı yoktu.
Makineyi kapatıp Emir'e döndüğümde onun da zaten bana baktığını fark ettim.
Ciddi duruşumu hiç bozmadan Emir'e doğru ilerledim.
"Naz, nişanlı rolünü bozmayalım olur mu? Bilge pek ağzında bakla ıslanan bir tip değil. Bütün her şeyi mahvedebilir."
Kısa bir es verip devam etti.
"Bu arada bana olan temasından rahatsız olmuyorum. Kendini sorgulamana gerek yok."
Resmen zihnimi okumuştu. Duygularım bu kadar mı dışarıdan belli oluyordu? Halbuki hiç belli etmediğimi sanıyordum.
Gözlerinden benden de bir cevap beklediği belliydi. Ne denirdi ki? Ona bakmadan kısık bir sesle konuştum.
"Yani şey... şimdiye kadar olanlar beni de rahatsız etmedi. Yani aşırıya kaçmadıkça sorun yok. Yanlış anlamadım. Rol icabı sonuçta. Hayatım söz konusu değil mi?"
Cevabıma karşılık ağzının içinde bir şeyler homurdanıp kapıyı açtı. Yine beklimden tutup benimle birlikte oturma odasına girdi.
Şimdi karşımda Bilge ve gözleri hariç ona asla benzemeyen ama benim sanki bir yerlerden tanıyormuş gibi hissettiğim bir adam koltukta oturuyordu.
Adam beni fark edince yüzünde şaşkın bir gülümsemeyle ayağa kalktı ve hızlı adımlara bana doğru gelmeye başladı.
Adamın bu hareketine karşılık Emir'in belimdeki eli tutuşunu sertleştirdi ve beni biraz daha kendine doğru çekti.
...
Eveet bir bölümün daha sonuna geldik. Lütfen beğeni ve yorumlarınızı eksik etmeyinnn🌸💗
Sizi seviyorumm💜
16.07.2022
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşka Atan Kalpler
RomanceKaderin birbirine bağladığı iki kalbin hikayesi... Her ne yapsa da kaderinden kaçamayan Emir Soylu ve hiçbir şeyden haberi yokken kendini aşkın ve ihanetin içinde bulan Naz Aksoy. (+18) Ellerini bacaklarımı araladığım için açılan elbisemin üstünden...