Aşka Atan Kalpler

39.BÖLÜM

Ben geldiiimmmmmm

Nasılsınız aşklarımm

Özlemişim valla siziii

Gelecek bölümü yayınlamayak için acayip heyecanlıyım🤭

Sebebini bölüm sonunda anlayacaksınız😼

Oy ve yorumlarınızı eksik etmeyin lütfen 🥺

Umarım yeni bölümü seversiniz iyi okumalaar💖

Tam anlamıyla tüm gece azgın bir sapık gibi Emir'i taciz etmiştim. Öpmüş, ellemiş üstüne bir de adamı soymuştum. Allah benim belamı vermesin.

Ben aşağı nasıl incektim. Onu geç Emir'in yüzüne bir daha nasıl bakacaktım...

Daha fazla oyalanmadan duşumu alıp çıktım. Olan olmuştu artık. Olmuşla ölmüşe çare yoktu değil mi? Zaten bundan sonraki planım belliydi... Emir'i sınamak. Duygularımı gizlemeyecektim ne olacaksa bir an önce görmek istiyordum. Beni gerçekten seviyor mu yoksa kullanıyor mu? Bunu anlamanın yoluysa ona gerçekten aşık olduğumu karşında gerçekten savunmasız olduğumu göstermekti. Bu işin sonunda kalbimin paramparça olma ihtimali vardı ama sondan kaçamazdım değil mi?

Onun hâlâ iyi biri olduğunu düşünüyorken sahte bile olsa sevgisini ve ilgisini istiyordum. Bu beni gurursuz bir insan mı yapardı bilmiyorum ama bildiğim tek şey aşkta gurur olmadığıydı.

Üstüme dışarısı soğuk olsa da ev sıcak olduğu için ince asklı, benim minik göğüslerimi bile güzel gösteren, çiçekli mini bir elbise giymiştim.

Mart ayına girmiştik sonuçta, bahar geliyordu. Saçlarımı da kurutup düz olduğu için hiç bir şey yapmaya gerek duymadan bırakıp kahvaltıya indim.

Yapacağım şey basitti tabii ki de... Unutmuş numarası. Hatırladığımı belli edip kendimi daha fazla rezil edemezdim.

Basamakları inmeyi bıraktığımda salonun sol kısmındaki yuvarlak yemek masasında tableti ile uğraşan Emir görüş açıma girdi. Bügün fazlasıyla günlük giyinmişti bu da demek oluyordu ki işe gitmeyecekti.

Üzerine her ne kadar oversize olsa da kaslı kollarına yapışmadan edemeyen gri tişört giymişti altında ise o muhteşem bacaklarını gözler önüne seren siyah bir şort giymişti.

Bu adama ne zaman böyle kör kütük vurulmuştum bilmiyorum ama köşeden onu izlemeyi bırakıp geldiğimi belli etmek için hafif öksürdüm.

Tam laubali bir tavırla söze giriyordu ki gözleri beni bulunca sözleri yarım kaldı.

"Hiç gelmeyeceksin sanmı..."

Gözleri kısa süre yüzümde daha sonra da göğüs dekoltemde oyalandı. Bakışları giderek koyulaşırken en son bacaklarıma indi ama fazla geçmeden sanki bir rüyadan uyanmak istercesine silkelendi ve önündeki suyu içmeye başladı.

İşte böyle sustururlar Emir Bey. Tabii ki de konu akşam yaşananlara gelmesin diye hedef şaşırtmıyordum.

Gidip her zamnaki gibi solundaki sandalyeye oturduğumda sonunda gözleri yüzümü bulabilmişti.

"Nasıl oldun? Akşam beni nasıl taciz ettiğini hatırlayabildin mi?"

Ellerini bedenine sarıp sesini titreterek benimle dalga geçmeye devam etti.

"Bir an iffetimi koruyamayacağımı sandım. İnanabiliyor musun?"

Ona gözlerimi devirmekle yetindim.