28.BÖLÜM

3.1K 135 82
                                    

Birkaç günlük bir aradan sonra tekrardan sizinleyimm...

Hepinizi çok özledim😢 siz yeni bölümü nasıl merakla bekleyip okuyorsanız ben de sizin yorumlarınızı aynı heyecanla bekliyorumm😊💜

Lütfen oy ve o güzel yorumlarınızı eksik etmeyin❤

Keyifli okumalar canlarım💟

Emir gözlerini ayırmadan tam bir gündür baygın bir şekilde yatan Naz'a bakıyordu. Düşmenin etkisiyle fiziksel bir hasar almasa da önce dağ evinde yaşadıkları sonra da mahzende gördükleri ona zor gelmişti.

Dışardaki korumaların hepsinin kafasına sıkası vardı. Nasıl böyle bir hata yapıp Naz'ın mahzene inmesine hatta evden elini kolunu sallayarak çıkmasına izin verirlerdi?

Bir kısımını benzetip bir kısmını da kovmasına rağmen hâlâ öfkesi dinmemişti. Onu sakinleştirebilecek tek kişi şu an derin bir uykudaydı ve bunun kendi yüzünden olduğunu bilmek Emir'i daha da deli ediyordu. Sevdiğinin o güzel gözlerini açmadığı her saniye kafasına sıkmak istiyordu.

Naz onu en vahşi haliyle görmüştü. Sevdiğine zarar verecek en küçük bir ihtimal bile onu deli ederken o adam bahçe camını patlatıp Naz'ı, Akrep'e götürmek için kaçırmaya yeltenen kişinin ta kendisiydi.

Emir o adamın Akrep'in yerini bildiğinden çok emindi o yüzden fazlaca üstüne gitmişti. Ve tabii ki söylediği asitle öldürme olayını yapmayacaktı. O genelde daha başka yöntemler kullanırdı. Yani eskiden...

Naz'a aşık olduktan sonra insanlarla uğraşmak yerine kalplerinden tek kurşunla öldürmeyi tercih etmeye başlamıştı. Çünkü çevresindeki pisliklerden ne kadar çabuk ve etkili kurtulursa sevdiğine o kadar çabuk kavuşurdu.

Asit yöntemiyse nesillerdir ailesinde var olan vahşi ama etkili bir yöntemdi. En son dedesi bu yöntemi kullanmıştı. Odada ki göğüs kafesleri de bu ev de dedesinden kalmaydı zaten. O yaşlı bunak ne kadar çatlak olsa da işini iyi bilirdi.

Emir şimdiye kadar suçsuz birini öldürdüğünü görmemişti. Sadece yönetiminde büyük bir sorun vardı o kadar.

Ev ise stratejik olarak her yerden güvenliydi. Onları burada birisinin bulma ihtimali bile sıfırdı.

Emir sağ eliyle Naz'ın saçlarını okşamaya başladı. Aklına o an annesi ve babası geldi. Babası da annesinin saçlarını hasta yatağında hep böyle okşardı.

Emir babasına ayrı bir saygı ve hayranlık duyardı. Çünkü o da bu karanlıktan kurtulmak için çok çabalamıştı ama başaramamıştı. O zaman ailesini korumanın tek yolunun güçlü olmak olduğunu sanmıştı ama yanılmıştı.

Babası Emir'i kurtarmıştı aslında. Onu yurt dışında okutmuş hatta kimliğini bile değiştirmişti. Emir ortaokul ve lisesinin ilk zamanlarını yurt dışında geçirmiş ama annesi kanser olunca ülkeye dönmek istemişti.

Annesinin hastalığı çok ilerleyince de bırakıp gidememişti. Naz'ı da annesi sayesinde tanımamış mıydı zaten. Aslında en çok da onun için kalmıştı bu cehennemde.

Onunla bir gelecek kurma ve ışığını bulma umuduyla kendini bu karanlık dünyaya istemeden atmıştı. Sonra da kurtulmak ve tekrardan temizlenmek için debelenip durmuştu. Tam sona geldim dediğinde ise her şey sarpa sarmıştı. Emir plan yaparken kader onlara çoktan bambaşka bir çizgi çizmişti bile. Hem de ne Emir'in ne de Naz'ın düşlediği şekilde.

Aşka Atan KalplerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin