|KARAVAN|
"Hala buradasın."Bu hâlimi beni hiç tanımayan insanlara göstermekten nefret ediyordum. Kafamı önüme çevirip çaktırmadan gözyaşlarımı sildim.
"Ne vardı?"
"Eve dönüyorduk. Gitmeden buraya uğramak istedim. Seni burada görmeyi planlamıyordum."
"Ya neyi planlıyordun?"
"Hiç... Hiçbir şeyi."
"Artık sürekli gelebilirsin. Tekrar buraya gelmeyeceğim."
"Neden?"
"Her şeyi sorguluyorsun."
"Kusura bakma ama pek iyi görünmüyorsun. Seninle diyalog kurmaya çalışıyorum."
Ayağa kalkıp sırt çantamı aldım.
"Tamam kurdun işte."
"Anlatmak istersen dinlerim."
"Tanımadığım birine neden içimi dökeyim?"
"Zararsız biri olduğuma inanabilirsin."
Çantamı bir hışımla sırtıma taktım. Şövalemi koltuk altıma yerleştirip çadırımı omzuma geçirdim.
"Sana neden güveneyim ki?"
"Tamam. Gidiyorum."
"Ne istiyorsun bilmiyorum ama yerinde olsaydım buna hiç bulaşmazdım."
Önünden geçip yol kenarına çıktım.
"Hey!"
Seslendiğinde arkamı bıkkınlıkla döndüm.
"Yine ne var?"
"Yürüyerek mi gidiyorsun?"
"Yürümeyi seviyorum belki, nereden biliyorsun?"
"Sen delirdin mi? Şehrin merkezine kilometreler var!"
"Ne olmuş yani? Herkesi kendiniz gibi üşengeç mi sandınız?"
"Hayır ama istersen bizimle gel."
"Yanıma para almadım. Bende tanımadığım insanların karşılıksız iyiliklerini kabul etmiyorum, üzgünüm."
"Anlaşma?"
"Anlamadım."
"Dün gece çizdiğin resme karşılık seni evinin önüne kadar bırakırım."
Kafamı çevirip yolun güzergâhına doğru baktım. Şövalemin şimdiden kolumu koparır gibi acıttığını hissediyordum. Ve bir an saatlerce yürüsem de bitmeyecekmiş gibi görünen yolun beni ne hale getireceğini düşündüm. Ona tekrar döndüğümde "anlaşma" elini uzattığını farkettim. Gülümseyerek gözlerimle buluştu,
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PUSULA | Tamamlandı
Romance"Seni kaybedemem." dedim. Avuç içleriyle yanaklarındaki taze ıslaklığı yok etti. "Beni kaybedeceksin." ~ Böyle, değil mi? Sadece hatıralar Aren. Önemli olan sadece, bu dünyaya bıraktığımız hatıralar." ~ Bana yönünü kaybedip boğulan, dalgalarla boğuş...