"Seni kaybedemem." dedim.
Avuç içleriyle yanaklarındaki taze ıslaklığı yok etti.
"Beni kaybedeceksin."
~
Böyle, değil mi? Sadece hatıralar Aren. Önemli olan sadece, bu dünyaya bıraktığımız hatıralar."
~
Bana yönünü kaybedip boğulan, dalgalarla boğuş...
Bu benim hayatım boyunca yazdığım en zor bölümdü. Çünkü hiç yazmaya deneyim sağlamadığım bir olay gelişti ve ben böyleyim ki, ilham perilerim beni nereye çekerse oraya giderim. Bunu yapmadığımda ipin ucu kaçıyor ve ben aylarca ilham perileri bekliyorum. Her neyse, umarım hisleri ve duyguları aktarabilmişimdir. Benim için önemli olan bu.
Ben zortladım, biraz da siz zortlayın. 😂
Bölüm müziği şart burada. Dinleyerek okuyun. Replay yaparsanız anda kalırsınız. Verin yetkiyi, görün etkiyi. Hadi bakalım. 😂♥️
🧭The Weeknd - Call Out My Name🧭
Keyifli okumalar...🌸🕊️
|KAZ DAĞLARI|
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Demek Kaz Dağları he." diye sordu etrafı gözetlerken.
"Evet." dedim.
"Teşekkür ederim."
"Ne için?"
"Film çekmeme yardım ettiğin için."
Gülümseyerek yanıtladım.
Aren kalkıp ateşin sönmemesi için çevreden bulduğu birkaç odunu ateşe atmış, iyice harlamıştı. Hâlâ içimdeki dürtülerin beni yaktığı yetmiyormuş gibi, harlanan ateşin dibinde daha çok yükseliyordum. Ne o, ne de ben karnımızın açlığını bile düşünmeden yıldızları izlemiş ve birkaç sigarayla ateş başında eriyip gidiyorduk. İşte bütün olan buydu.
Doğrulup hoperlörün yanına gittim ve telefonun ekranını açtım. Bir sonraki şarkı için ileri tuşuna bastım.
The Weeknd - Call Out My Name çalmaya başladı. En sıcak bulduğum şarkılardan biriydi.
Bütün dünya üzerime oynuyor.
"Gülümse!"
Kafamı Aren'in olduğu yöne çevirdim.
"Burada bari yapma." dedim gözlerimi devirerek.
"Ne var yani? Doğal fotoğraflarını seviyorum." derken şipşak fotoğraftan yeni çektiği fotoğrafımı çıkarmış sallıyordu. "Üç beş yıldız gördük diye kendi yıldızımızdan vazgeçecek değiliz." diye ekledi.
