🖤3🖤

982 467 1.1K
                                    


|EMANET|

Kaşları çatıldığında sorumun devamını getirip getirmemekte tereddüt ettim bir an

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Kaşları çatıldığında sorumun devamını getirip getirmemekte tereddüt ettim bir an. Ama ben her zaman başıma iş açmayı severim. Hatta bunu bazen yersiz ve dengesizce yaparım.

"Bu kadar zor bir soru değildi. Ne çok gerildin! Beni sorguya tutar gibi sıkıştırmayı biliyorsun."

Mırıldanarak, gözlerini yoldan ayırmadan, "Sadece güzeldi." dedi.

"Güzel olan her şeyi para saçarak alır mısın böyle."

"Beni etkileyen her şeyi alırım."

Ukala tavrıyla verdiği bu cevap gözlerimi ona dikmeme sebep oldu.

"Bunların arasında seksen bin lira vererek aldığın bir karakalem çalışması da var, öyle mi?"

Gözlerini iki üç saniye yoldan ayırıp gözlerime kitledi.

"Bazı şeyleri satın almama gerek kalmaz."

Önüne tekrar döndü. Ukala tavrını söndürürcesine, "Çünkü bazı şeyler satın alınmaz." dedim. Cevap vermedi.

Gözlerimi ondan çekmeden, "Kimsin sen?" diye sordum.

"İsmimi biliyorsun."

"Evet. Sen de ismimi hiç merak etmedin."

"Her şeyi merak etmem."

Sorduğum bir soruyla sert mizacı ortaya kolayca dökülüveriyordu. Belki de konuyu dağıtmaya çalışıyordu. Cevapları beni tatmin etmediği gibi, daha çok kaçamak yapıyormuş gibi hissettiriyordu. Israr edecektim.

"Bu resmin neyinden etkilendin?"

"Bunu sana zamanı gelince söylerim."

"Tekrar görüşeceğimizi nereden biliyorsun?"

"Bilmiyorum."

"Eee o zaman?'

"Yanına gelmeye çalışırım."

"Umarım o gün cevabı duymak isterim."

Sessiz kaldı. On beş dakika kadar sadece çalar kasette çalıp duran cızırtılı radyoyu dinledik. Ortam gerildiği için ve sorum cevapsız kalıp kafamda açılmış bir boşluk haline geldiği için karavanı daha fazla incelemek istemedim. Gözlerimi dışarı kitledim.

PUSULA | TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin