TÖRE (KUMA)

30.BÖLÜM

Yeni bölüm sizlerle umarım beğenirsiniz. Beni takip etmeyi , bol bol yorum yapmayı ve oy kullanmayı unutmayın lütfen❤️

Asmin sabah erkenden uyanmış etrafı temizleyip öğlen için yemek hazırlamıştı. Sonra odasına çıkıp duşunu almış ve en güzel elbisesini giymişti. Çok heyecanlıydı sonuçta miran onun sevgilisi sayılırdı değil mi ? Araba sesini duyunca hızlıca merdivenlerden indi. 'Dikkat et kızım ne acelen var ' diye söylenen hevi nineyi takmayıp kapıyı açtı. Karşısında gördüğü suretle kalbi yerinden çıkacak gibi atmaya başladı. 'Hoş geldin' dedi utanarak. Miran, asminin güzelliğine bakarken 'Çok hoş buldum' dedi. Asmin utanarak kafasını eğdi. İçeriye giren miran hevi ninenin elini öptü. 

'Hoş gelmişsin oğlum dün asmin kızım anlattı her şeyi ne kadar sevindim anlatamam hele seni mutlu gördüm ya gözüm açık gitmez artık'

'Deme öyle nine daha bizim düğünümüzü göreceksin' dedi asmine bakarken. Asmin hemen utançla mutfağa doğru yürüdü. Hevi nine de gülerek 'Amin neyse ben bir köye kadar gideceğim ahiretliğim beni çağırdı dikkat edin kendinize' dedi. Miran 'Ben bırakayım mı nine seni' dedi. 'Yok oğlum ben sarıkızımla yavaş yavaş giderim bana da değişiklik olur' dedi. 'Tamam öyle olsun sende dikkat et' diyerek hevi nineyi uğurladı. 

Asmin ise utanmış bir şekilde yemekleri tabaklara ayarlıyordu. Ninenin yanında  ne diye açık açık konuşuyordu ki ayıp denen bir şey vardı. O bu düşüncelere dalmışken miran da onu kapıya yaslanmış izliyordu. Asmin arkasını döndüğünde miranı kapıda görünce 'Nineyi yalnız mı bıraktın kim bilir ne düşünecek hakkımızda ya' diyerek ofladı. 'Nine yok ki yanında olayım köye kadar gitti yani anlayacağın baş başayız asmincim' dedi.  Bekar bir kadın ve erkek evde yalnız kalması uygun değildi neden nine onları yalnız bırakmıştı .

'Düşünme o kadar nine bana güvenir ondan bizi yalnız bıraktı. Beraber yemek yiyeceğiz sadece bu kadar ' diyerek tabakları alıp odaya götürdü. Asmin miranın haklı olduğunu düşündü hem o da güveniyordu ona. İkisi sakince yemeklerini yemişler ve karşılıklı çay içiyorlardı. 'Asmin hiç aklımdan çıkmıyorsun sürekli seni düşünüyorum ne yaptın sen bana böyle ' diyerek asminin yüzünü okşadı. Asmin biraz rahatsızca kıpırdanarak geri çekildi. 

'Rahatsız mı oldun özür dilerim bir daha yapmayacağım' dedi biraz uzaklaşarak. 

'Evet rahatsız oldum ama anladığın gibi değil ben bu şekilde günaha girdiğimizi düşünüyorum yoksa benimde hoşuma gidiyor' dedi utanarak. 

'Asmin bende günaha girdiğimi biliyorum ama dayanamıyorum ki hem ben zaten buraya o konu hakkında konuşmaya geldim. Aileme söyledim eğer sende kabul edersin hemen hazırlıklara başlamak istiyorlar ' diyen adam şok olmuş suratla baktı asmin. Nasıl yani çok rahat bir şekilde ailesine söylemiş miydi hem de onu sevdiğini.

'Miran ağam nasıl bu kadar kolay söyleyebildin hem benim durumumu biliyorlar mı kabul mu ettiler' dedi telaşla. 

'Asmin senin durumunda bir şey yok ayrıca evet söyledim ne var bunda benim ailem kötü insanlar değil kabul ettiler hatta hemen düğün yapmak istiyorlar hem de her şey usulüne göre olmak şartıyla hadi şimdi sen söyle benimle evlenir misin ?' dedi.  Asmin ilk defa hayatında bu kadar güzel bir şey olduğuna inanamıyordu. Gözleri dolarken kafasını eğdi. Azadla evlendiğinde hayatından vazgeçmişti ama şuan geldiği duruma inanamıyordu. Hayat mutlu olmak için ona bir şans vermişti ve ne olursa olsun o da bu şansı kullanacaktı.

'Kabul ediyorum ama sade bir nikah yeterli benim için abartmaya gerek yok ' dedi. Miran mutlulukla ona sarıldı . 'Seni öyle mutlu edeceğim ki bu kararından pişman olmayacaksın. O zaman seni hevi nineden istemeye geleceğiz bu cuma avjin hanım öyle emretti' dedi gülerek.