Bir Küçük Gün Işığı

12. Bölüm

Bakmadan attım bebeklerim 😘..

Semih ve Cihat'ın cezası bitmişti. İkisi koğuştan içeri girerek ayrı yerlere adımlarını attı.

Caner hemen sarışın yanına giderek telaşla kolunu tuttu.

"iyi misin? Çok merak ettim seni"dedi. Sesindeki merak çok belli oluyordu. Sarışın ilk kaşlarını çattı ama gözlerinde görmüş olduğu tedirginilikten dolayı hafifçe gülümsedi.

" iyiyim merak etme. bundan daha kötüleri de olmuştu. sen nasılsın iyi misin? "diyerek omuzunu dostça sıktı. Caner ise o gittikten sonra tek başına koğuşta oturmuştu. Aslında Alperen kavga çıkartacaktı ama bir amca sayesinde bu kavganın önüne geçmişti. Ama şimdi bunu anlatarak sarışının canını sıkmak istemedi.

" İyiyim merak etme. Sen gelesiye kadar bekledim" diyerek yanıtladı.

Cihat ise adımlara Alperen'in yanına ilerletti. Ve onun yatağına oturarak konuşmak için derin bir nefes aldı.

"Kardeşim seninle konuşmak istediğim bir şey var" diyerek kendini toparladı. Sesi sert çıkmasına rağmen aslında sesinde hafif bir ricaya barındırıyordu. Alperen ise kendini toparladı. Ve meraklı gözler ile reise baktı.

"Buyur kardeşim" diyerek onu yanıtladı. Cihat nasıl başlayacağını bilmediği için bir müddet sessiz kaldı. Alperen ise cihat'ın anlatmaya zorlandığını anladığı için sessiz kaldı. Onu uzun zamandan beri tanıyordu, büyük ihtimalle kafasında cümleleri tarttığını anladı. O yüzden sabırla bekledi.

"Alperen anlatacaklarıma dikkat dinlemeni istiyorum. Ve sakın lafımı ikiletme." diyerek ona sert bir şekilde uyardı. Alperen ise reisin emri ile kafasını salladı. O ne derse asla red edemezdi. Cihat bunu bildiği için bu huyunu kullandı.

"Bundan sonra bir daha Caner'e yaklaşmayacaksın. Anlaşıldı mı?"diyerek itiraz istemeyen sesine karşılık sert bir şekilde baktı. Sonuçta her ne kadar Caner kürt olsa da yaşadığı olaylar onun bir delikanlı olduğunu gösteriyordu ve bunu göz önünde bulundurarak artık ona bulaşmayacaktı ve bulaşturmayacaktı. Belki içli dışlı olmazdı ama en azından kötü davranmayacaktı. O yüzden Alper'e uyardı.

" sen ne saçmalıyorsun kardeşim? Şimdi o puşta iyi mi davranacağız.? Nereden çıktı bu?" diyerek sert bir şekilde ikonuştu. İlk kez reis'e karşı sesini sert çıkartıyordu. Ama buna rağmen bakışları düzdü.

Cihat ilk kaşlarını çattı ve daha sonra itiraz istemeyen sesiyle konuşmaya başladı

" Sözlerimi ikiletme. Bundan sonra Caner'e bulaşırsan karşında beni bulursun. Anladın mı?" diyerek ayağa kalktı. Alperen'in onun sözlerine karşı gelmeyeceğini biliyordu. O yüzden umursamadan masaya geçti. Sonra bakışlarına Caner'e çevirdi. Caner sarışın ile gülerek bir şeyler konuşuyordu. Bir müddet takılı kalan gözleri, ona karşılık veren esmer ile afalladı..

Caner ona bakan reise, kaşlarını çatarak baktı.Çünkü ona bulaşmasından korkuyordu. Sonra gözlerine gördüğü düz ifadeyle afalladı. Sinirli bakmıyordu. O yüzden bundan cesaret alarak selam vermek için kafasını salladı. Asıl şaşırtan olay ise Cihat da ona başını sallamıştı. Ne olduğunu anlayamayan Esmer şaşkınlıkla sarışına baktı. Sarışın ise gördüğü şeyiyle gülümsedi.

"Merak etme Cihat artık sana bulaşmayacak. Bunları alışırsan iyi olur esmer "diyerek omzunu sıktı. Caner için buna inanmak zordu. Bundan önce onu bir kere inanmıştı ve daha sonra ağzının payını almıştı. Ama sarışını güveniyordu. Demek ki sarışın Cihat ile konuşarak ama yumuşatmıştı. Hayatını yine sarışına borçluydu ve bir kez daha hayran kalmıştı. Sonra tekrardan Cihat'a dönüp baktı. Aslında çok yakışıklı bir adamdı.. Dudakları hafif kıvrılmıştı ama bunun farkında değildi.

Cihat ise izlenmenin verdiği hissiyle başına esmere çevirdi ve ona bakan, gülümseyen adam ile şaşırdı. Daha sonra o da hafiften gülümsedi..

Birbirine gülümseyen iki delikanlı, kalplerine düşecek olan kıvılcımdan habersizdi.

Caner Kürttü, Cihat ise ülkücü.. Ölesiye zıt olan bu iki delikanlının tek ortak noktaları ise kalplerine düşen kıvılcımdı. Ve bu kıvılcımın ilk parçası şuan kendini göstermişti..