15. Bölüm

5.6K 325 72
                                    

Caner, ona sarılan adam ile ne kadar şaşırsa bile sarılmasına karşılık verdi. O asla kinci olmamış, daima herkese affeder,ikinci bir şans verirdi.. O yüzden Cihat'a da ikinci şansı vermişti...

Kim bilir belki çok yakın arkadaş olabilirlerdi..

Cihat ise affedilmenin verdiği huzurla sarıldığı bedenden yavaşça ayrıldı. O an ne yaptığını anlayamayan Cihat, şu an şaşkındı. Resmen Caner'e sarılmıştı. Ama bunu bilinçli bir şekilde yapmamıştı. Mahçupça Caner'in gözlerine bakıp gülümsedi...

" Kusura bakma Caner. Bir an affedince sarılmış bulundum." dedi. Normalde sert çıkan sesi, şu an o kadar ılımlıydı ki kendisi bile şaşmıştı. Koskoca Reis daha önceden kavga ettiği daha doğrusu dövdüğü adamı karşı ılımlı konuşuyordu çHayat garipti gerçekten. İlk başlarda öldürüsüye dövdüğü adamı, şu an affettiği için sarılmıştı.

"Önemli değil" dedi Caner. O da gülümseyip onun omzunu sıktı.

"Ben her şeyi unuttum sen de unut" dedi sevecen bir şekilde.. Cihat için rahatlaması ile ayağa kalkıp çay ocağını ilerledi.

"Şimdi iki tane tavşan kanı çay içmezsek olmaz değil mi" diyerek göz kırptı. Bu durum Caner'e ne kadar şaşkına uğramasına sebep olsa da bir yandan da seviniyordu. Kimseyle düşman olmak istemiyordu. Sonuçta burada ne kadar kalacağını bilmiyordu. O yüzden herkesle anlaşmaktı derdi.

Cihat'ın da ona karşı olumlu olduğunu anladığı zaman çok mutlu olmuştu. Derin bir nefes çekerek saçlarını karıştırdı. Önüne konulan çay ile irkildi.

"Bakıyorum daldın. Hayırdır" diyerek çayı önüne koydu Cihat. O da aslında durumu ne kadar yadırgasa da yani daha doğrusu şaşırsa da, şaşırdığını belli etmiyordu. Kendisi de bilmiyordu ki neden şu an bu kadar ılımlı konuştuğunu. Evet durumunu anlattığında üzülmüştü. Ama bu kadar yakın davranacağını da kestirememişti. Enin sonunda sonunda anlardı Zeki adamdı cihat. Ama şuan bunu düşünmek istemiyordu.

"Yok sadece düşünüyordum. Böyle bir anda arkadaş gibi olmamız şaşırtıcı değil mi sence?" dedi Caner içindekileri saklamayarak. Çocuk gibi çıkmıştı sesi. Heyecanlı ve şaşkındı birde.

Güldü Cihat. Çok tatlı gelmişti şuan ki hali. Sanki karşısında bebek vardı. O kadar dalmıştı ki ona seslenen Caner'in ne dediğini bile duymuyordu.

" Şiştt.. Neden gülüyorsun ki sen" bunu derken bile kendisi de gülüyordu.. Kolunu dürtüp masumca baktı. Şuan çok merak ediyordu.

"Çok tatlısın sen" bunu o kadar normal bir sesle konuşmuştu ki sanki hep söylüyordu ona. Halen gülerek bakıyordu Caner'e.

Caner ise şaşkınlıkla gözlerini açmıştı.

"Neeeee" sesinde ki o tınıya ek kalbi hızlı bir şekilde atıyordu.










Bir Küçük Gün Işığı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin