Selam, nasılsınız? Umarım herkes olabildiğince iyidir. Sizi bu bölüm güldürmek çok isterdim ama mizah yazmayı beceremiyorum, biliyorsunuz. Yine de umarım ufak tefekte olsa güleceğiniz yerler olur.
Yorumlarınızı çok özledim. Siz okuyup yorumlarken okumayı iple çekerek paylaşıyorum bölümü. İyi okumalar❣️
VEYL
KÖTÜLERİN ŞEHRİ
39
DENİZLER CİNAYET İŞLEMEZLER
4 ŞUBAT 2026
Islak ve yaralıydım. Yürürken aksıyor, arada acıyla inliyor ve titriyordum. Yine de dik duruşumdan ödün vermemek için elimden ne geliyorsa yapıyordum. Çünkü kendime karşı dik duramazsam kimseye karşı dik duramazdım.
Sarı bölgenin tam ortasındaki dev malikanenin önünde durup kafamı tepesinde sallanan rengi solmuş sarı bayrağa çevirdim. Rüzgarda öylece savruluyordu ve bu şehirde hiç kimseyi temsil etmiyordu.
Tekmemi malikanenin kilidi paslanmış kapısına geçirip onu gürültüyle açtım. İçeri girmeden hemen önce kafamı çevirip ardıma baktım. Yaşama dair hiçbir iz yoktu ve şimdilik olması gereken de buydu.
Malikanenin duvarları soluk sarıydı, kapıları koyu kahverengi. Eşyaların üstü beyaz örtülerle kapatılmıştı ama eminim açsam birçok sarı görebilirdim.
Koridoru aşıp merdivene ulaştım ve üst kata çıkmaya başladım. Tırabzanları sıkıca kavrıyor ve güç alıyordum çünkü pilim çoktan sıfıra vurmuştu. Beni ayakta tutan tek şey, içimdeki intikam ateşiydi.
Merdivenleri çıkarken ardımda ayak izlerimi ve birçok su damlasını bıraktım. Malikane üç katlıydı ve benim hedefim çatı katıydı. Koridorlara ya da odalara göz atmadan çatı katına ulaştım ama bu haldeyken çatıda nasıl durabileceğimi henüz bilmiyordum.
Çatının girişi tavandaydı ve tavandan sarkan düz, katlanmış bir merdiven vardı. Merdiveni uzanıp açtım ve tırmanmaya başladım.
Çatının kare kapağının kilidini açtıktan sonra onu itip açtım ve kendimi yukarı ittim. Çatının kaygan kiremitlerine ayak bastığımda sert rüzgarı en derinden hissettim. Rüzgar saçlarımı okşuyor ama suratıma bir tokat gibi çarpıyordu. Belki de çarpıyor gibi hissetmemin nedeni, yüzümdeki derin kesikti. Hayatım boyunca izini taşıyacağım derin kesik.
Sertçe yutkunarak boğazıma tırmanan yumruyu ittirdim ve kiremitlerin kayma ihtimalini hiçe sayarak bacanın hemen yan tarafından uzayan sarı bayrağa ilerlemeye başladım.
Sarı bayrağın yanına varır varmaz sabitlendiği yerden çözüp çatıdan aşağı fırlattım.
Bir yıl sonra burası Sarı bölge olarak değil, Gri bölge olarak anılacak. Canım üzerine yemin ederim ki buna kimse engel olamayacak.
*
7 Şubat 2027
Odamdan içeri girer girmez kapıyı ardımdan çarpıp kapattım. Öfkeyle soluyarak zemini arşınladım ve aynama doğru büyük bir hırsla yürüdüm. Aynanın iki yanını ellerimle kavradığımda ve gördüğüm aciz yansımayı yok etmek ister gibi alnımı sertçe aynaya geçirmek için hazırlandığımda ne yaptığımın farkında dahi değildim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VEYL: KÖTÜLERİN ŞEHRİ
Novela JuvenilSadece kötülerin var olduğu bir şehirde hayatta kalabilir misin? Yekta kendini bir cesedin başında, elleri kanlı bir halde bulduğunda kötülük onun yakalarına yapışmıştı. Bir katil iyi insanların arasında yaşamını sürdürüp onların hayat kalitesini ma...