22. Bölüm : Tüm Sokaklar Kapalı

1.6K 75 40
                                    

Irmak'la buluşmuş, bir kafeye gelmiştik.

"Ee, evlilik nasıl gidiyor?" diye sordu. Bu aralar sürekli bundan bahsediyorduk onunla konuşurken.

"Bildiğin gibi. Farklı bir şey yok."

"Enişte sana iyi davranıyor mu?" Sıkıntılı bir nefes verdiğimde kaşları çatıldı. "Ne oldu? Anlat bana."

"Çok fazla iyi aslında. Hiç görmediğim şekilde iyi. Üzerime titriyor diyebilirim. Ben uzak durmaya kalktıkça izin vermiyor. Ve sürekli boşanmayacağız diyor. Bu evliliğe kendini fena kaptırmış hâlde. Ben de bilmiyorum ne olacak ama, Allah sonumuzu hayır etsin."

"Sen, boşanmak istiyorsun ama değil mi?" Sıkıntılı bir nefes verdim. "Boşanmak istemiyor musun?"

"Boşanmamız gerektiğini biliyorum. Oyunumuz bittikten sonra. Ama bunu gerçekten istiyor muyum? İşte orasını hiç bilmiyorum."

"Boşanacak mısın peki?"

"Boşanmak zorundayım. Ben böyle bir hayatın içinde yaşayamam. Hoşlanmıyorum bi' kere. En küçüğünden Arif'in kapımı açmasından bile nefret ediyorum. Geçen gün dışarı çıktığımda poligonlarda atış yapanların elindeki silahı gerçek sandı biliyor musun? Belinden bir silah çıkardı. Sevmiyorum ben böyle şeyleri. Ben huzur istiyorum hayatımda. Mutluluk istiyorum. Tamam, Yaman beni gerçekten çok mutlu ediyor, ama Yaman bir.." sesimi düşürdüm. "Katil.."

"Sen yapamazsın öyle bir hayatta. Tanıyorum ben seni. Silahlardı, kaçırılmaydı, düşmandı, oydu buydu derken sen yapamazsın. Bu yüzden ben, yol yakınken vazgeç derim. Tabii yine de sen bilirsin. Son kararı yine sen vereceksin ama, bence vazgeç yani."

"Bilmiyorum. İnan hiçbir şey bilmiyorum. Mutlu olduğumu hissediyorum. İliklerime kadar hissettiriyor ancak diken üstünde yaşıyorum resmen. Her an bir şey olacak gibi hissediyorum." Bakışlarım etrafta gezindiğinde yaklaşık iki saattir sürekli gördüğüm adamları yeniden görmüştüm. Ancak onlara baktığımı anlamasınlar diye bakışlarımı çektim. Hayır yani, Yaman beni ya gerçekten salak sanıyordu ya da çok hafife alıyordu. Bizi takip ettiklerini anlayamayacağımı  falan mı düşünüyordu? Hızla telefonumu çıkararak Yaman'a mesaj attım.

Yaman, ya sen beni salak sanıyorsun,
ya da beni çok hafife alıyorsun.
Bizi takip ettirdiğini anlamadığımı mı
sanıyorsun?

Mesajı göndermiştim ve çok geçmeden mesaj gelmişti.

NARSİST;

Akıllı karıcığım benim anlayacağını biliyordum.
Ancak önlem amaçlı yani. Sakın yanlış anlama.

Hemen adamlarını geri çekiyorsun.

Tamam, bir saniye.
Arıyorum şimdi.

O sırada benim bahsettiğim adamların çapraz masada oturmuş iki adam dikkatimi çekmişti. Birinin telefonu çalmıştı. Kalkıp gitmişlerdi.

Hakkını yemeyeyim, bu ikisi iyi saklanmış.
Görmedim.
Ama ben diğer ikisinden bahsetmiştim.
Tam karşı çaprazımda oturan iki adam.

Mayıs başka adam yok.

Hayır var ya. Oturuyorlar işte.

Güzelim, hemen o masadan kalkıp
Arif'in yanına gidiyorsun.
Irmak'ı da gönder bir taksiyle. Sakin Arif'in yanından ayrılma!

Güzel ve ÇirkinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin