23. Bölüm : Değer Eşittir Ölüm

1.5K 75 5
                                    

Araba daha önce geldiğim büyük ego abidesi evin bahçesine girmişti. Durdu ve kapılar açıldı. Evin tabii ki kimin olduğunu biliyorum. Aslan Karahan.
Hayır yani ben en son mükemmel bir şekilde sana laf sokmuşum, sen neden beni kaçırtıyorsun ki? Laflarım az gelmiş demekki. Daha laf yemek için çağırıyor. Anlaşıldı.

İndiğimde iki adam koluma girmiş beni çekiştirmeye başlamışlardı.

"Çekme be gerizekâlı! Geliyorum ya zaten!!"

İkisi de bana cevap vermemişti. Utku yok mu? O neden götürmüyor beni?

"Ya çekme diyorum kolum çıktı öküz herif!" Eve girdiğimizde sola dönerek büyük bir salona girmiştik. Ardından iki basamaktan inmeme izin vermemişlerdi. Resmen atlayarak yürümeye devam etmiştim. Başımı çevirdiğimde yolduğum adam da geliyordu. Sonra ise karşıda büyük cam duvardan dışarıya bakan Aslan'ı görmüştüm. Ellerini cebine sokmuş öylece dışarıya bakıyordu. "Kolumu kopardın öküz herif!"
Aslan sesimi duyduğunda bize doğru dönmüştü.

"Bırakın," dediğinde ikisi de aynı anda anda kollarımı bırakmışlardı. Hızla kollarımı ovuşturdum.

"Sen ne istiyorsun benden? Ne diye getirdin beni buraya?" O sırada yüzünü yolduğum adam gelmişti.

"Abi, bir daha bu kızı kaçıracak olursak lütfen bana verme görevi."

"Neden?" diye sormuştu Aslan.

"Abi yüzümün hâlini görmüyor musun? Sokmadığı laf kalmadı arabada. En son bir taraflarıma bomba sokup uzaya fırlatıp atmosferde patlatmayı planlıyordu. Başımın etini yedi yarım saatte.." Hızla lafını kesti.

"Birincisi, beni patronuna şikayet etmen hiç yakışır kalmadı. İkincisi, sen Arif'i vurdun! Üçüncüsü, yediğin tüm hakaretleri hak ettin. Dördüncüsü, yüzün için pişman değilim, yine olsa yine yaparım."

"Tamam Orhan, sen gidebilirsin," dedi Aslan.

"Tamam abi," dedi adının Orhan olduğunu öğrendiğim ve aynı zamanda yüzünde sonsuza kadar iz bıraktığım adam.

"Herkes çıksın!" dediğinde saniyeler içerisinde yalnızca ikimiz kalmıştık. "Otursana," dediğinde gözlerimi kısarak baktım.

"Buraya hiç de misafirliğe geldiğimi sanmıyorum. Ne istiyorsun benden?"

"Sen buraya misafirliğe gelmedin ama Yaman seni almaya gelene kadar misafirimsin. Ve ben misafirlerime nazik davranırım. Lütfen otur." Sıkıntılı bir nefes vererek koltuğa oturdum. Karşıma geçerek beni süzdü. "Adamlarımı bezdirmişsin yarım saatte."

"Hak etti."

Başını salladı ağır ağır.

"Seni buraya neden getirttiğimi merak ediyorsun değil mi?"

"E bir zahmet. Bu arada, misafirlerinize hiç nazik değilsin. Beni toplantıdan kovmuştun."

"Sen de o zaman onu hak etmiştin. Ayrıca, evet kabul ediyorum. O zaman biraz sert çıkıştım. Ama yanında Yaman vardı. Benden nefret eden bir adamın yanında karısına nasıl davranmamı beklerdin?"

"Nefret etmekte son derece haklı. Ayrıca, sen benim söylediğim her lafı hak etmiştin asıl."

"Bu konu uzayacak gibi duruyor. İkimiz de bir şeyleri hak ettiğimize göre konuyu uzatmayalım. Kötü bir tanışma oldu. Baştan tanışalım. Ben Aslan Karahan."

"Mayıs Rüya Karayel."

Soy ismimi duyduğunda gülmüştü. Başını salladı.

"Nefret etmekte son derece haklı dedin. Demekki Yaman sana bir şeyler anlatmış. Ama olayı bir kere de nen anlatmak isterim sana. Kocan beni bunca yıldır bir kere bile dinlemedi."

Güzel ve ÇirkinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin