13. Bölüm : Baba

1.3K 64 5
                                    

Burukça gülümsedi.

"Haklısın," dedi. "Ben seni de, kızımızı da hak etmiyorum." Kızımız dediğinde gözümden bir yaş süzülmüştü.

"Kızım, kızımız değil. Benim kızım. Senin zaten bir çocuğun var Yaman. Benim kızıma ihtiyacın yok."

"En çok size ihtiyacım var ama sen bunu göremiyorsun."

"Sana dediğim gibi, çocuğunun annesini sev. Beni değil. Bunu öğrenmiş olman hiçbir şeyi değiştirmeyecek. Benim kızımın senden haberi olmayacak."

"Onu benden uzak tutamazsın."

"Öyle mi? Lavanta senin başka birinden bir çocuğun olduğunu öğrendiğinde ne olacak sanıyorsun? Ne kadar üzülecek biliyor musun? Ben kızımı tanıyorum tamam mı? Yaşına göre oldukça olgun bir çocuk o. Bir de hayatında başka bir kadın olduğunu öğrenirse.. Ben bunu kızıma yapamam. Ayrıca sen onun yüzüne nasıl bakabileceksin? Benim kızım babasını seviyor. Babasının nişanlısını ya da onun çocuğunu değil." Yaman'ın gözleri dolmuştu.

O sırada telefonum çalmaya başladığında arayan Efe'ydi.

"O arıyor!" dediğimde Egemen hızla telefonu eline alarak bir kablo bağladı ve diğer ucunu da bilgisayara taktı.

"Sakin bir şey belli etme," dedi Egemen. Başımı salladım. Telefonu açarak hoparlöre aldı.

"Karar verdin mi Rüyacığım?" dediğinde derin bir nefes aldım.

"Sana nasıl güveneceğim? Ya kızıma zarar verirsen?"

"Orası sana kalmış. Bu arada, ne kadar uslu bir kızın var. Hiç yaramazlık yapmıyor."

"Lavanta.. Kızıma ver telefonu! Kızımın sesini duymak istiyorum."

"Bekle." Ardından birkaç ses geldi. Ardından kızımın sesini duydum.

"Anne? Anneciğim?"

"Çiçeğim. İyi misin anneciğim? Sana bir zarar vermedi değil mi?"

"Bileklerim acıyor biraz. İyiyim ama. Çok acımıyor. Öpersen geçer. Anne, bu adamlar Fatma ablayı vurdular. Öldü mü Fatma abla?"

"Bilmiyorum bi' tanem. Bilmiyorum."

"Anne, endişelenme ama ben birazcık korkmaya başladım. Burası karanlık."

"Korkma bi' tanem. Şarkımızı hatırlıyor musun? Onu söyle. Her korktuğunda onu söyle. Sessizce değil. Bağırarak söyle."

"Karanlıktan gelecekler. Önünde dikilecekler. Sarı sarı dişleri olacak. Sivri pençeleri olacak. Yakalayacak sanacaksın ama hep sen kazanacaksın. Ben sana koşmayı öğretice'm." Şarkımızı söylediğinde gözlerimden yaşlar süzülüyordu.

"Hiç korkma bi' tanem. Ben geleceğim."

"Anne, hani ben kaçırıldım ya. Babam bu sefer gelir mi?" dediğinde bakışlarım Yaman'a kaymıştı. Gözleri dolu dolu başını salladı. "Doğum günümde yaklaştı. Hediye istemiyorum anne. Babamı getirir misin?"

"Yeter bu kadar," diyerek telefonu almıştı.

"Eğer kızıma bir zarar verirsen, öldürürüm seni. Yemin ederim seni öldürürüm Hancıoğlu."

"Kızın namlumun ucundayken hiç yakışmıyor böyle tehditler o güzel dudaklarına Rüyacığım." Bakışlarım Yaman'a kaydığında dişlerini sıkıyordu. Egemen baş parmağını gösterdiğinde konumu bulduğunu anlamıştım. "Sen belli ki hâlâ karar verememişsin. Ben sonra yine ararım," diyerek kapattı telefonu.

Güzel ve ÇirkinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin