Eğer şu an bir şeye ihtiyacım varsa o da kesinlikle sakinlikti. İtirafı atan kişiyi görmem ile aklımın en ücra ve en alakasız yerlerine bile düşen o şimşekler beni tüm okul günü boyunca mala çevirmişti. Herkes ise sanki bir şeylerin ters gittiğini sezmiş gibi yanıma gelip bir şeyim var mı diye sorup duruyordu. Tabi ki durumları sadece Ayça'ya anlatmıştım. Biz bu durumda bitirim ikili gibi bir şeydik.
Şimdi ise meydandaki genelde liseli tayfaların takıldığı kafeye gelmiştik ikimizde. Buraya gelmeden önce de diğerlerinin ağzını yoklayıp buraya gelip gelmeyeceklerini yokladım. Neyse ki bu konuda şansım yağver gitmişti. Diğer liselerden gelen çocuklar arasından o kişinin yüzünü arıyordum. İçimdeki gerginlik kanımla yerini değiştirmiş saç diplerimden ayağıma kadar hissediyordum. Kafenin en köşe masasına geçip Ayça ile oturmuştuk. Garson ise hemen yanımıza ışınlanmıştı. Kendime bir kahve Ayça'ya da latte istemiştim. Şimdi siparişlerimiz ve o şahsı bekliyorduk.
"Geliyor."
Cam olan mekandan kapının bitişiğindeki kişiyi görmem ile onun nasıl biri olduğunu düşünmeye başlamıştım. Üzerime atlayıp sen kimsin dese haklıydı. Kapıyı açtığında dolu olan mekandaki insanlara bir göz attı. Elimi kaldırıp salladım. Beni görünce gülümsemesi genişlemiş masamıza gelmişti. Ayağa kalktık Ayça ile.
"Hoşgeldin, ben Alya."
Havada duran elimi sıktı. Ayça'da kendini tanıttı.
"Ben de Demet."
Yerimize geçip oturduk. Demet çantasını yere bakıp garson çağırdı. Ondan kuşburnu istemişti. Ardından bize bakmaya başladı. Bir şey dememizi bekliyor gibiydi.
"Kusura bakma seni de yordum. Bu tür durumların telefonda konuşulmasını pek uygun gören biri değilim de."
Siparişlerimiz gelmiş ve kahvemden bir yudum aldım. Ahşap masaya tekrardan bıraktım kupayı.
"Emin olun sorun değil. Sadece bu kadar çok konuşmak istediğin durum ne merak ettim."
Ellerimi önümde birleştirip kıza doğru yaklaştım.
"Sen Kaan'ın okul dışındaki sevgilisisin değil mi?"
Kız uzun açık kumral saçlarını savurup gözlerini devirdi ve çayından yudum aldı.
"Sevgilisiydim. Birkaç gün önce ondan ayrıldım."
Ayça ile birbirimize baktık. Ayça söze girdi.
"Okulun itiraf sayfasında senden itiraflar gördük. Alya ve Öykü hakkındaydı. Okul dışında olmana rağmen konuya bu kadar hakim olma sebebinin Kaan olduğunu düşündük. Ama bu sabah bir itiraf daha atılmış senin hesabından."
Kızın ağzı açılmış ve şok olmuştu.
"Açıkçası benim Kaan ile bitirme sebebim buydu. Hesabımı istemişti. Başta bana güvenmediğini sanmıştım. Ama beni piyon niyetine kullanıyormuş."
Ben de dahil oldum.
"Nasıl yani?"
Kız siniri bozulmuş olmalı ki gülmeye başladı hafiften.
"Kaan ve Öykü aslında yıllardır arkadaş. Öykü'nün sırrı vardı. Bunu sadece ben ve Kaan biliyorduk."
Ayça önemsizmiş gibi ellerini salladı.
"Lezbiyen olması mı? Onu artık herkes biliyor."
Kız sözüne devam etti eliyle de kupasının beyaz kulpu ile oynuyordu.
"İşte Öykü başta bunu gizli gizli yaşayan biriydi. Ama biri vardı. Sürekli Kaan ile aralarında o kişinin sohbetini yapıyordu. Öykü yöneliminin açığa çıkmasından deli gibi korkan biriydi. O yüzden Kaan ile sevgili gibi davranıyorlardı. Bu durum canımı sıkmıyordu. Neticede ortada Öykü'nün yönelimi vardı ve Kaan erkekti."
