Sinan Çağrı'nın anlattıklarından sonra içini dökmenin rahatlığını yaşarken çocuğunda buna hakkının olduğunun farkındaydı.
Oturdukları yerden hafifçe görünen Zeynep'e bakarak içten bir özür diledi.
"Zeynep seni ilk nerde gördü biliyor musun?"
"Bizim okuldaki partide"
"Tanıştığı demedim Çağrı seni ilk gördüğü günü biliyor musun?" Çağrı Sinan'a bakarken Sinan tebessüm ile devam etti.
"Cemre'nin de tedavi olduğunu biliyoruz o dönemlerde hiç ziyarete gittin mi?"
"Her çarşamba giderdim"
"Sonra birkaç ay gidemedin hatta cemre de çıktı ondan sonra değil mi?" Çağrı Sinan'ın bunları bilmesine şaşırmıştı.
"Zeynep seni senden önce gördü, yani bir gün camdan bakarken gördü. O güne kadar bahçeye adım atmayan kız ilk kez senin için adım attı"
"Sen Cemreyi güldürmek için bir şeyler yaparken aslında Zeynep'i güldürmüştün, sanırım benimde seni ilk kıskandığım andı. Cemre'den biliyorsundur tabi intihara meyilli insanların çoğu ağır depresyonla başa çıkmaya çalıştıkları için o halde oluyorlar. Depresyonun ortaya çıkmasını ise yaşadıkların yani travmaların sağlıyor"
"Ben Zeynep'i bilekleri kesik bulduğumda gülüyordu bana, sonra sen güldürdün. Tabi bu bitmedi bir gün Cemre atak geçirirken bulmuş Zeynep bahçede o günü Berk dışında kimseye anlatmadılar, ne olduysa o günden sonra oldu zaten"
"Her ziyaretinde Zeynep'te vardı ama sen onu göremeyecek kadar salaktın." Çağrı hafızasını zorladığında hastane günlerden Zeynep'i anımsamaya çalışmıştı. Ancak beyninde o günlere ait sadece Hazal vardı.
"Çok üzdüm değil mi onu ?" Sinan kafasını sağa sola sallarken gülüyordu.
"Bende sordum ama sen onu üzüyormuşsun. O kadar yakışıklı ki zaten yanımda olmasını düşünemiyorum demişti. Burdan belli onunda salak olduğu, ulan ben varım hayatında sana yakışıklı demek ne demek" Çağrı gülerek Sinan'a baktı.
"Gerçekten baba kıskançlığın var senin"
"Neyse ne. Sonra sen birden kestin ayağını hastaneden işte o zaman Zeynep biraz dağıldı ancak Kader anneyi tek bırakmamak için tedavi olmaya zorladı kendini bir noktada. Sonra sen çıktın birden bir akşam elbiseli Zeynep'i götürdüğüm bir partide"
"İlk bakışını gördüm Zeynep'e dedim ilk kıvılcım geldi gerisi kolay ama birini sevdiğini kabullenmen sevmenden daha zormuş. Ulan inatçısın anladım da kalbine de inat olmazsın"
"Oğlum ben daha önce aşık mı oldum nerden biliyim aşkı"
"Bırak bırak savunma cümleleriniz bile aynı. Çok seviyorsun onu ama en az sevdiğin kadar kırdın. Sana sitem değil bu ama hatanı söylemem gerekiyor. Hazal olayında hatalıydın"
"Biliyorum yani o gün Ali'ye söylemek hataydı"
"La bebe o olaydan bahsetmiyorum. Onda iyi yaptın en azından Ali'den kurtuldu Zeynep. Ben senin ayrıldıklarını duyunca kızın yanına gitmenden bahsediyorum. Yani belli etmemeye çalıştı başkasına etmedi de ben yemem çok ağrına gitti. Kader anne seni sorduğunda geçiştirdi hep."
"Sen gelmedikçe daha da sinirlendi. İtirafa başlamışken devam ediyim bari oğlum tekne olayı düzmeceydi lan, Zeynep'te bilmiyordu. Kıskanıyor musun diye denedik ama iyi de denedik am*na koyim götün tutuştu." Çağrı o günkü kıskançlığı yeniden damarlarında hissetti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tesadüfler
FanfictionHayatın tesadüflerle birbirine bağladığı iki genç kalp, aşkın gerçekliğini birbirlerinde tadabilirler mi?