Yaslandığı duvardan içerdeki konuşmaları dinleyen Zeynep'in gözleri dolmuştu. Kulaklarına dolan Çağrı'nın sesi içinde kopan bir şeyleri onarmaya başlamıştı.
"Ne olursa olsun Zeynep'i bırakıp o kıza bakmam anne. Ne para ne mal önemli. Zeynep benden uzak durmayı yeni yeni bıraktı"
"Çağrı bak ..."
"Anne ne söylersen söyle yapmayacağım. Seviyorum anne ben Zeynep'i kabul etmesi bu kadar zor olmamalı"
Çağrı annesinin elini tutarak gözlerine baktığında ağlıyordu.
"Anne söylediklerin doğrudur yanlıştır bilemem. Ama ben çocuğum yaşamasa bile annesine bağlıyım"
Nesrin kafasını onaylamazca sallayarak oğlunun ellerinden elini kurtardı.
"En azından tanışmanı istiyorum annen olarak"
"Annem olarak mı? Hangi anne oğlunu 6 yaşında bırakıp başka ülkede çalışır. Hangi anne yetiştirdiği mimarlara oğlundan daha ilgili olur. Senin benden hiçbir şey isteme hakkın yok"
"Buraya senin için gelmediğimi daha en başında biliyordun. Seninle konuştuğumda Zeynep için olduğunu zaten söylemiştim."
Nesrin oğlunun duruşunu beğense bile biraz daha zorlamanın iyi olacağının farkındaydı.
"O kız seni köpek etti kendine farkında mısın ?" Çağrı derin bir nefes alarak gözlerini kapattı.
"Beni kendine köle hatta köpek edecek kadar güzel ve zeki olmasından bahsediyorsan farkındayım."
Nesrin'in yaklaştığını anlayan Zeynep açık evin kapısından girerek kapıyı hafifçe kapattığında derin bir nefes alarak odasına ilerledi. Nesrin evden çıkmadan önce ona bakan oğluna baktı.
"Bana bir teşekkür borçlusun. Akşam toplantıya Zeynep'te gelicek."
Çağrı çıkan annesinin arkasından bakarken yorulduğunu hissetmişti. Açık kapıya bakarken uzun bir nefes verdi.
**
Siyah takım ve siyah gömlek ile sandalyede oturan Çağrı, konuşmaları önemsemeden Zeynep'i bekliyordu. Günlük yorgunluğunu alabilecek tek şey şu an Zeynep'ti.
Çağrı'nın gözleri üstündeki kabanı veren Zeynep'i bulduğunda yaşadığı tüm tartışmaları unutacağı bir an yaşamıştı. Zeynep'in üstünde ayrılmadan önce Zeynep'e aldığı beyaz elbise vardı. Fotoğraftaki gibi saçlarını topuz yapmış ve öndeki iki bukleyi serbest bırakmıştı.
Zeynep'in gözleri Çağrı'ya ulaştığında yüzündeki gülümseme bir ömre bedel olurdu. Çağrı'nın gözleri Zeynep'i süzerken yüzündeki gülümseme bir savaş kazanmış bir adamın gülümsemesiydi.
Zeynep'in Çağrı'ya attığı her adımda kırmızı botların keskin sesi çocuğun nefes alışverişine karışıyordu. Zeynep masaya yaklaştığında ayağa kalkan Çağrı masadakilerin de dikkatlerinin ona dönmesine neden olmuştu.
Zeynep masadakilere geciktiği ile ilgili bir şeyler söylerken gülümsüyordu. Çağrı'nın yanına oturduğunda Çağrı'da oturması gerektiğini anlamış gibi hemen kızın yanına ilişmişti.
Tüm gece boyunca iş konuşanların yanında sessizce Zeynep'i izleyen Çağrı eline değen el ile gözlerini Zeynep'ten çekmişti. Zeynep'in küçük eli avuç içinde kayarak eline yerleşmesini izleyen Çağrı'nın dudaklarında engelleyemediği bir gülücük peydahlandı.
'Kazandık Çağrı' dedi 21 yaşındaki Çağrı gülerek.
'Hayır. En güzel galibiyetimiz bu.' dedi şimdiki Çağrı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tesadüfler
FanficHayatın tesadüflerle birbirine bağladığı iki genç kalp, aşkın gerçekliğini birbirlerinde tadabilirler mi?