46

225 20 119
                                    

Roma'ya geri dönen Zeynep'in ilk uğradığı yer ofis olmuştu. Çizimlerin üzerinden geçerken odasına gelen asistan ile odağı kaydı.

Kızın masasına bıraktığı çiçeğin üzerindeki notu açtı.

"Şimdiden özledim ~ Çağrı"

Zeynep notu çiçeklere koyduktan sonra çiçekleri alarak çöpe ilerledi. Çiçeklere ve çöpe bakan Zeynep çiçekleri yeniden masaya koydu.

"Gerizekalı yemin ederim gerizekalı"

**

"Hazal konuş şunla ya heryer çiçek oldu. Manyak mıdır nedir? Çiçekçi açarım sıfır maliyetle şu an"

Hazal gülme sesi geldiğinde Zeynep sabır çekiyordu. Masanın üstü yer ve asistanın hatta müdürün odası bile çiçekle doluydu.

"Tamam arıyıp söylüyüm"

"Hemen ara bir çiçeğe daha tahammülüm yok. Ama sen atıyormuş de sakladığımı bilmesin"

"Tamma söylemem"

Yaklaşık yarım saat sonra arayan Hazal'ın çağrısını cevaplayan Zeynep beklemediği bir soru ile karşılaştı.

"Ne gönderiyim diyor"

"Fransız kruvasanı göndersin ya da belçika çikolatası. Ya sabır ya, gülme Hazal ya da güleceksen kapat sinirim bozuldu" Zeynep suratına kapanan telefonun ekranına baktı.

"Hepsi manyak bunların ya hepsi manyak."

**

Zeynep asistanın getirdiği kruvasanlara şaşkınlıkla bakıyordu. İşin tuhaf tarafı kruvasanların gerçekten Fransız bir kafeden gelmesiydi.

Telefonunu çıkararak resmini çekip Hazal'a gönderdi. Gelen aramayı cevapladı.

"Şaka yapıyorsun"

"Hayır ciddiyim Hazal. Gülme Allah rızası için gülme, bayatlamıştır kızım bunlar"

Hazal'ın kahkahaları arttığında Zeynep sinirle telefonu kapattı. Önündeki kruvasanlardan birini sinirle ısırarak önündeki projeye baktı.

**

"Hazal Çağrı'nın numarasını ver bana"

"Zeynep ne oldu? Sakin ol bir."

"Belçika çikolatası geldi. Ver sen şu numarayı ben nasıl yediriyorum izle şovu."

Hazal'ın numarayı vermesi ile kapanan telefon ikinci bir görüşmeye dönüşmüştü. İkinci çalışta açılan telefondan hızlı nefes alışverişler geliyordu.

"Çağrı ne yapıyorsun? Telefon sapıklığı ya da iş üzerinde falan mı aradım."

"İkinci söylediğini ancak seninle yaparım, ilkini de yapmam o ne be dakikalarıma yazık. Eee neden aradın, çikolata kötü mü yoksa?"

"Çağrı bir şey gönderme artık."

"Tamma bundan sonra göndermem kendim getiririm"

Zeynep Çağrı'nın kapattığı telefona gözlerini kırpıştırarak baktı. 'Kendim mi getiririm dedi o?"

**

Gece yarısına kadar süren toplantı nihayet bittiğinde Zeynep kendisini evinin bulduğu binanın önüne yeni atmıştı.

Dairesinin kapısını açarak içeri giren Zeynep üstünü çıkararak banyoya koştu. Sıcak su vücudunu rahatlatırken kapı çalma sesi ile üzerine bornozunu giyerek salona ilerledi.

Tesadüfler Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin