Kore'nin son gününde gezilerini tamamlayan ikilinin aklında gidemedikleri adalar kalmıştı. Zeynep yanına gelen sevgilisinin koluna girerek başını çocuğun koluna yasladı.
"Bir dahaki geldiğimizde adaların olduğu yerde kalalım daha kolay olur"
"Bakarız sevgilim"
Çağrı'nın durgun hali Zeynep'i endişelendirse de gezi boyunca sorusunun cevapsız kalacağının farkındaydı. Çağrının sessiz adımlarını sessizce takip etti.
**
Profesörünün odasından çıkarken kendinden emin olan Zeynep Çağrı'nın çalıştığı pizzacıya giderken cesaretinin kırıldığını hissediyordu. Pizzacının kapısından girdiğinde kızlarla konuşan sevgilisine baktı.
"Sabır Zeynep sabır"
Çağrı'nın kızla gülerek bir şeyler konuşması sinir hatları üzerinde atların tepinmesine neden oluyordu. Soğuktan kızarmış ellerini sinirden ısınmış yüzüne getirdi. Her zaman oturduğu masanın boş olduğunu görerek oraya geçti.
Beş dakika sonra Çağrı masadan ayrılırken iki kara göz gördü. Sinirden koyulaşmış olduğu belli gözleri umursamazlıkla karşılayarak masadaki kızların siparişini içeriye iletti.
"Hoşgeldin. Haber verseydin keşke"
"Seninle konuşmam gereken bir konu vardı onun için geldim." Zeynep'in sinirli ama kırgın sesi çocuğa ulaştığında Çağrı'nın kalbi beynine küfür ediyordu.
"Çok zamanım yok o yüzden direkt konuya girsen iyi olur"
"Direkt konuya mı giriyim. Çağrı senin neyin var gram bilmiyorum ama düzenlene kadar anlatmayacağım sana. Lütfen beni üzdüğünü..."
Çağrı zil sesi ile Zeynep'in sözünü tamamlamadan uzaklaştığında Zeynep öylece bakmıştı. Tırnaklarını avuç içine batırarak dolan gözlerini yukarı kaldırdı. Çantasını tutarak girdiği kapıdan ilk kez mutsuz ayrılmıştı.
**
Evde iki yabancı gibi olan ikili de aslında mutsuzdu. Zeynep hem adım atmıştı ancak Çağrı o adımları bir duvar gibi karşılamıştı. Kendisine yemek hazırlayan Zeynep yine farkında olmadan Çağrı'nın sevdiği yemeği yaptığını fark ettiğinde mutfak tezgahına yaslanarak gözlerini kapattı.
Bir yemek kutusuna birazını doldurarak Çağrı çıkmadan önce çocuğun çantasına koyarak evden çıktı.
Uzun ders planı ve projelerin çizimleri üzerinden geçerek gece yarısını getiren Zeynep yavaşça yürüdüğü yolda Çağrı'yı gördüğünde durdu. Kafasını hayır anlamında sallayarak çocuğu izledi.
Çağrı Zeynep'in sabah çantasına koyduğu yemeği çöpe dökerek binanın kapısından girdiğinde eve doğru yürüdü. Zeynep birkaç dakika olduğu yerde durduktan sonra eve girdi.
Mutfakta saklama kabını yıkayan Çağrı'nın elinden kabı alarak yıkamaya başladı."Benim kabımı ben yıkarım."
Çağrı kızın sert sesini sadece kafası ile onaylamıştı. Mutfak kapısında çıkmadan önce Zeynep'in sesini duydu.
"Ben Türkiye'ye dönüyorum. Yapmam gerekenler var ancak merak etme kiranın kendime ait kısmını çoktan hesabına yatırdım"
Zeynep duruladığı bulaşığı akması için tezgaha koyarak Çağrı'nın yanından geçip gitti. Çağrı kızın ilk kez bu kadar soğuk olduğunu fark etmişti.
**
Türkiye'ye inen Zeynep onu havaalanında bekleyen Duru'yu gördüğünde güldü. Duru şeritlerle çekilmiş yerden hızla koşarak Zeynep'e sarıldı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tesadüfler
FanfictionHayatın tesadüflerle birbirine bağladığı iki genç kalp, aşkın gerçekliğini birbirlerinde tadabilirler mi?