30

188 18 18
                                    

"Daha önce çok terk edildin değil mi? Elinde olmayan şeyler yüzünden, seçeceğim bile olmayan şeyler yüzünden çok hırpalandın." Zeynep adamın sözlerini sessizce dinlemişti.

"Ben insanların ailesine bakmam seçimlerine bakarım. Senin seçimini gördüm kızım sen kendide değilken, bir kan gölünün üzerinde uzanırken gördüm seçimini. Ama tekrar sormak istiyorum sana neden uyandın Zeynep, senin nabzını hızlandıran sende savaşma ihtiyacı uyandıran neydi?"

Zeynep kendisinde değilken gördüğü anları az buz hatırlıyordu. Ancak bunları karşısındaki adamla paylaşmak onu bir noktada geriyordu. Önder bunu hissetmiş gibi gülümsedi.

"Onları gördün değil mi? Yokluğunla başa çıkabilmişlerdi ama yaralılardı." Zeynep başını usulca salladığında adam cümlesine devam etti " ancak ikimizde biliyoruz ki hayatına devam edemeyen biri vardı benim oğlum" Zeynep kendi gözlerine kitlenmiş kahverengi gözleri derin bir yutkunma ile sessizlikle karşıladı.

Adamın gözleri kızın gözlerinden uzaklaşıp doğan güneşin etkisi ile kısıldığında Zeynep adamın Çağrı'ya benzerliğini inceledi.

"Onlar için yaşamak istedim." Önder gülerek kızı onayladığında içi rahatlamıştı.

"Sen uyandığında beni gördüğün andan itibaren kızımsın benim, oğlum için yaşıyacak kadar sevdiğin için teşekkür ederim Zeynep." Kızın anlamsız sessizliğini bozan Önder'in gülüşü oldu.

"Diyorum ki yolunuza çıkanın, yolunu bozarım. O eşek sıpası seni üzerse bana gel" Zeynep derin bir nefes aldığında Önder kızın yavaşça arkasına geçerek hastaneye ilerledi.

**

Çağrı gözlerine vuran güneş ışığını engellemek için tüm yüzünü koluna gömmüştü. Açılan ve kapanan kapının sesini algılasa da vücudu tepki veremeyecek kadar yorgundu.

Birkaç kıpırdanma ve gıcırdama sesi olsa da daha çok kendi nefesini duyuyordu. Uykusu daha da ağırlaştığında dışarıdaki sesler boğuk geliyordu.

"Rahat mısın ?" Babasının anlamsız sorusuna düşünmeden cevap verdi.

"Hı hı rahatım" Çağrı'nın cevabı ile şaşkınca uyuyan oğluna bakan Önder yanından çıkan kıkırdama sesine döndü. Çağrı'ya kadar ulaşan kıkırdama sesi ise çocuğun algılayamadığı bir an yaşatmıştı.

"Zeynep gülüyor" Zeynep Çağrı'nın sözleri ile gülmeye devam etmek istese de karnında bulunan yaralar kızın canının yanmasına neden olmuştu. Ağzından çıkan acı bir inleme ile Önder kıza korku içinde baktı. Çağrı duyduğu inleme ile gerçeklik algısına kavuşmuştu.

"Zeynep" Zeynep Çağrı'nın sesini duyduğunda çocuğun uyuduğu koltuğa bakmıştı. Gözleri birbirine kavuşan ikili de ilk hareketlenen Zeynep olmuştu. İki yana açtığı kolları ile sevdiği adama bakmıştı.

Çağrı sessiz talebi kabul ederek hızla sevgilisine sarıldı. Zeynep'in karnı acısa da çocuğa kendini bastırmaktan alıkoyamadı. Çağrı sevdiği kızın kokusunu iki kez içine çektiğinde gözünden bir damla yaş düştü genç kızın boynuna, sonra bir tane daha, bir tane daha...

Zeynep sarsılarak ağlamaya başlayan sevgilisinin yüzünü görmek için geri çekilmeye çalışsa da Çağrı buna engel olmuş kızın boynuna koymuştu yüzünü.

Zeynep gözleri ile Önder'e baktığında adamın çıkmak üzere olduğunu fark etti. Çağrı'nın ağlamasını sakinleştirmek için sırtını okşadığında ters tepmiş gibi daha içli ağlamaya başlamıştı.

"Çok korktum" Çağrı'nın sesinin tonu Zeynep'i iki bıçak yarasından daha çok yaralamıştı. Dolan gözlerinden akan yaşlar Çağrı'nın tişörtüne damladığında Çağrı irkildi.

Tesadüfler Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin