"Zeynep bir bekler misin?"
Kolumdan tutup çeken Çağrı'ya baktım. Yırtık gömlekten gözüken kaslarında göz gezdirip gözlerine baktım.
'Kaslara bir 5 saniye fazla bakabilirdik, ben tam göremedim' İç sesim dudaklarımı hareket ettirken Çağrı'nın gözleri dudaklarıma gitti.
"Bak ben kızı ittim ama o sürekli devam etti"
Dudaklarımdaki gözlerini çekmeden söyledikleri ile tekrar sinirlenmiştim. Sıktığım çenemi fark edince bana baktı, bense gözlerimi gözlerinden sıyırıp kaslarına baktım.
'Baya iyiyler acaba halis mi bunlar ?' iç sesime göz devirirken ellerimin kaşındığını hissettim. Benimde karın kasım var ama böyle değil.
"Zeynep ne yapsaydım?" Çağrı'nın sesi ile gözlerimi kaslarından çekerken yutkundum.
"Kovsaydın" ağzı şaşkınlıkla açılırken gözlerini kırpıştırdı. Gerizekalı hala tatlıydı.
"Sevgilinin mekanında seninde sözün geçer yani kovabilirdin, kovabilirdiniz"
Kaşımı kaldırarak söylediklerimi sindirmesini bekledim. Bunu hiç düşünememiş olduğunu fark etmiştim.
"Hadi sen salaksın, Daniel ve Sinan'a ne oldu da akıl edemediler."
Elini saçına götürürken gömleğinin daha fazla açıldığının farkında bile değildi. Sabır kızım dayanabilirsin.
'Kim dedi dayanabiliriz. Ben dayanamam.'
"Kızım bak anlamıyorsun galiba ben salak değilim. Sadece aşığım."
Dudaklarımı birbirine bastırarak gülmemeye çalışsamda yapamıyordum. Yüzümdeki ifadeyi gören Çağrı bana yaklaştı.
"Çok aşığım"
Elleri belime dolanırken beni kendine çekti ve alnıma bir öpücük bıraktı.
"O kadar aşığım ki delilik nedir? Onu öğrendim."
Yüzümde tebessümle kafamı kaldırarak yüzüne baktım. Benim yüzümü görebilmek için eğilmişti. Bakışları yüzümün her santimetresinde dolaşıyordu.
"Neymiş delilik?"
Sesim içimdeki arzuyu yansıtıyordu. Elleri belimde daireler çizerken ellerim göğüsünde ona bakıyordum. Göz bebeklerinden göz rengi görünmeyecek hale gelmişti.
"Deliliği sana evimde göstermek isterim."
Çapkın sesine güldüğümde dudakları kusursuzca kıvrıldı. Kolu tüm belimi sardığında bir elini dudağıma attı.
"Bunu evet olarak kabul ediyorum"
Bakışlarım anlık kendi kapıma gitse de bana düşünme fırsatı vermeden dudağımın üstüne kapattı bal tadındaki dudaklarını.
Kendimi kapıya yaslı bulduğumda belimdeki eli birkaç dakika kaybolmuştu. Alnıma alnını yaslayarak kısa nefesler aldı kapalı gözleri ile. Kapının açılma sesi geldiğinde fısıldadı.
"Pişman olmayacaksın güzelim"
Beni kendisine çekerek kucağına aldığında kıkırdayarak onu öpmeye başladım. Dudaklarından dudaklarıma akan zehri tüm kanımı coştururken sırtım yumuşak bir yüzeye yaslandığında dudaklarımdan çektiği dudakları boynuma inmişti.
"Hiç pişman olmadım"
Arzulu sesim dişlerinin tenime geçmesini sağlarken başımı yana çevirerek ona daha açık bir alan sundum. Siyah çarşaflardaki elim üstündeki gömleğin sırtına gittiğinde dudaklarımdan bir inleme koptu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tesadüfler
FanfictionHayatın tesadüflerle birbirine bağladığı iki genç kalp, aşkın gerçekliğini birbirlerinde tadabilirler mi?