"Ne! Siktir, siktir."

8 0 0
                                    

“Yatağına depoladığı için olabilir mi?” dedikten sonra Yaren dağınık saçlarıylakahvaltısını yaparken
ben de ona bakıp mimiklerimi gizlemeyerek ufak kıkırdamalarla kahvaltı yaptık. Yaren hazırlanmak için
odasına girdiğinde bendemutfağı toparlayıp bugünkü derslerimin olduğu kitapları çantama yerleştirip
kapıya yöneldim. Ayakkabılıktan ayakkabımı alırken Yaren’e seslendim.


“Hazırsan çıkalım küçük hanım”


“Hazırım, hadi gidelim”


Yine o eskimiş binanın merdivenlerinden arkamı dönüp iç güdüsel bir şekilde babamı merak ettim. Aklımı
bu meraktan kurtardığım yolda zihnim de birbiri ile çatışan tonlarca soru varken, bugün matematik
sınavımın olması bir çakalın maymunu sikmesi kadar korkunç ve kötüydü. Kötü olan sikişmeleri
değildi, tercihleriydi. Neden geyik sikmek varken maymun sikersin ki? Ah tanrım ne diyorum ben?
Yaren’in “Abi!” diye seslenmesiyle irkildim.


“Hıh?”


“Bugün okul çıkışı eve yürüyüş yolunu uzatalım mı?”


“Hmm. Bugün bir sınavım var güzellik ondan sonra ki derseler ise boş. Yani sınavdan sonra eğer önemli
bir dersin yoksa neden bir yere gidip sana pamuk şeker almıyoruz.”


“Gerçekten mi?’’


‘’Hı hı.’’


“Harika”


Yaren’in bu kadar küçük şeylerde bile sanki dünyanın en değerli ve kıymetli hediyesini almış gibi sevinmesi
beni hüzünlendiriyordu. O daha iyilerini ve daha güzellerini hak ediyordu.


“ Küçüğüm okula girmeden önce çantamdan matematik kitabımı verir misin? ”


“Sırtından çantayı bile çıkarmaya üşenen bir abim var’’ derken bir yandan çantanın fermuarını
açıyordu. Bir anda durdu ve daha aceleci ve telaşlı birşekilde aramaya devam etti.


“Kocaman kitabı mı göremiyorsun kızım.”


“Abi” dedi telaşlı bir ses tonu ile.


“Yaren neden hiç matematik kitabı görmemiş biri gibi bakıyorsun bana?.’’


“K-kitap yok.”


“Yaren şakanın sırası mı?.”


“Ben ciddiyim abi matematik kitabın burda değil.”

“Ne! Siktir, siktir.”


Lanet olsun dün gece çalışmak için masanın üzerine koyup, kapağını bile açmadan geri yatağıma
uzanmıştım. Masanın üzerinde unutmuş olmalıyım..


Saat 11: 30’tu ve benim sadece 30 dakikam kalmıştı sınava.


“Yaren sen hemen okula git, eve gidip kitabı alıp geleceğim’’


“Abi okuldan birinden ödünç istesene, eve gidersen sınavı kaçırırsın.”


“Gerekirse uçarım ama yine de o sınava yetişeceğim.”

KÜLHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin