Aden, sol ayağına sıçramak için yüklenmesiyle birlikte yerçekimi azaltma modu devrede olduğu için hızlı bir şekilde ve rahatlıkla yükselmeye başlamıştı. Ejderhanın kafasıyla aynı seviyeye gelirken bir yandan da elindeki kılıcı mızrak gibi fırlatacak şekilde geriye doğru kaldırarak vücudunu yay gibi gerdi ve bütün gücünü kullanarak kılıcı ejderhaya doğru fırlattı.
Aynı anda ejderha da kükreyerek ağzından alevler püskürtmeye başladı. Aden, yerçekimi azaltma modunun etkisini daha önce hiç test etmediği için alevden etkilenmeyeceği emniyetli mesafeyi koruyamamıştı. Merdiven boşluğunda denediği gibi hemen bu modu kapatarak oldukça sert bir düşüşle yere indi. Böylece ejderhadan çıkan alevden son anda kurtulabilmişti.
Aden'in mızrak gibi fırlattığı kılıç, sanki silahtan atılmış mermigibi hızla ilerleyerek ejderhanın tam sol gözüne isabet etti. Kılıç,tutma yerine kadar gözün içine girmiş ve büyük ihtimalle beynine kadar ulaşmıştı. Bir süre çığlık çığlığa yerde debelendikten sonrahareketsizleşti. Artık ölmüştü...
"Yazık oldu doğrusu." dedi Aden sessizliği bozarak. "Bu hayvanlara her zaman hayranlık duymuşumdur. Ne zaman onlarla ilgili bir şeyler okusam ya da izlesem hemen etkilenirdim. Hatta küçükken hep bir ejderhayla karşılaşmayı dilerdim. Dileğim gerçekleşti ama kadere bak ki daha ilk karşılaşmamızda onu öldürmek zorunda kaldım."
Sissy Aden'i teselli etmeye çalıştı.
"Evet, biraz ironik ama bu senin suçun değildi, onu öldürmekten başka hiçbir seçeneğin yoktu. Hem bütün bunlar bir oyun, öyle değil mi?"
"Kesmek istemem ama sohbetinize yolda devam edebilir misiniz?" diye araya girdi Borrowski. "Bir an önce buradan kurtulmak istiyorum da... Özellikle de şu üzerimdeki elbiseden."
Aden itiraz etti.
"Ama o zaman ekipteki diğer arkadaşlara çok büyük haksızlık etmiş oluruz. Çünkü bu kıyafet sana çok yakışıyor, görmek onların da hakkı."
Bunu o kadar ciddi söylemişti ki, Borrowski paniğe kapıldı.
"Şaka yapıyorsun değil mi? Lütfen bana ciddi olmadığını söyle."
"Şaka şaka." dedi Aden gülerek. "Hadi, neredeyse elbiselerinizi değiştirin de bir an önce yola koyulalım."
Bunun üzerine Borrowski, hızlıca ayağa kalktı ve kelebekler gibi dans ederek oyunun başlangıcında üzerlerini değiştirdikleri kapısı olmayan küçük odacığa gitti. Bu kez kıyafetini rahatça değiştirebilecekti; çünkü oyunun başında bu işi ejderhanın rahatsız edici bakışları altında yapmak zorunda kalmıştı. Üstelik nefesi de çok sıcaktı, hatta yakıcıydı. Kıyafetini değiştirirken terden sırılsıklam olmuştu.
"Bunu ne yapayım?" dedi, çıkardığı kıyafeti sallaya sallaya getirip Aden'e göstererek. "Bir şey yapman gerekmez, bir köşeye bırak. Birazdan kendiliğinden yok olacaktır." diye cevap verdi Aden.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAKLANANLAR
Science Fiction"Eğer farklıysak..." Kelimeler boğazında düğümlenmiş, cümleyi tamamlayamamıştı. "Biz kardeşiz. Bundan en ufak bir şüphe duymuyorum." diyerek yatıştırdım onu. Sonra devam ettim: "Ama elbette tuhaf olan şeyler var. Mesela; genetik yapımız inanılmaz de...
