Medya: Çakır.
Önümdeki kapının açılmasıyla korku ile titremiş ve geriye doğru çekilmiştim.
Odanın içinde loş bir ışık vardı, sanırım güneş doğuyordu.
İçeri iki adam girmesi ile korku ile nefes aldım. Hemen ardından arkadan Patronun girmesi ile korku ile onlara bakıyordum.
İki gün olmuştu. Burada iki gündür aç ve susuzdum. O kadar bitkin ve yorgun hissediyordum ki.
Ağlayacak bir tonla nefes aldım ve bana doğru yaklaşan bedenleri gördüm.
Biri bileğimdeki zinciri çözerken diğeri de kol bileklerimden beni kavradı.
"Yapmayın.." Diye bitkin bir şekilde konuşmam ile kapı eşiğindeki patron histerik bir şekilde güldü.
Hemen ardından bileğimdeki zincirin çözülmesi ile kaçmak için bir hamle yaptım.
Tam o an karnıma yediğim sert bir yumruk ile gözlerim kapandı.
~~~~
Gözlerim yavaş yavaş açılırken tamamen sabah olduğunu anladım.
Bir beden beni sırtında taşırken birden yere bırakması ile bedenim sızladı.
Karnım açılık ile guruldarken ağlamaklı bir nefes aldım.
Bakışlarım beni fırlatan bedene dönerken bunun patronun adamlarından biri olduğunu anladım.
Ardından patron elinin tersi ile adamı iterken görüş alanıma girdi.
Kaşlarım sinirle çatlarken bitkin bir tonla onu izledim.
"Ölüyorsun ama hâlâ benden nefret ediyorsun." Dediği zaman karşımdaki beden, cevap dahi veremedim.
Gözlerim yaşarırken iğrenç çıkan ses tonum ile "Lütfen." Dedim.
"O bensiz yapamaz." Diye ardına eklediğim zaman gülerek adamlarına döndü bakışları.
"Seni direkt öldürmeyeceğim." Dediği zaman belindeki silahı çıkarttı.
Ben olmayan gücümle geri geri gitmeye çalışırken milim milim ilerliyordum.
"Seni yaralayacağım ki kaçama. Ardından zombiler leşini kemirsin." Dediği zaman silahı bana doğrulttu.
Aklımdan geçen tek şey Çakır olurken aklımdan geçenler sesime vurdu.
"Çakır." Dediğim zaman sesimin titremesi ile yüksek bir ses duymam bir oldu.
Omzumda hissettiğim feci ağrı ile kısık bir çığlık atmaya çalışırken bedenim titredi.
Patron neden adam keyifle bir gülüş atarken ayak seslerini duymamla metal bir şeyi kafama indirmesi bir oldu.
Gözlerim yavaşça kontrolüm dışı kapanırken kesik bir nefes verdim.
~~~~
~yazarın ağzından~
Ağaçlar ardındaki genç kadın korku ile olanları izlerken derin bir nefes verdi.
Kolunda asılı olan mantar sepetini kendine doğru çekerken iri ağacın hemen arkasına kamufle oldu.
Derin derin derin nefes alırken gizli bir şekilde az ilerideki adamları izlemeye başladı.
Adamlardan biri vurulmuş olan Talasın nabzına bakarken Patrona hızlıca kafa salladı.
Patron ve adamlar Talası geride bırakırken araçlarına doğru adım atmaya başladılar.
Genç kadın biraz korku ve endişe ile ikilemde kalmıştı. Vurulan adamın suçu ne olursa olsun bu şekilde vahşice zombilere terk edilmeyi hak etmiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İstila
RomanceÇakır, zamanında komutanlıktan tecil edilen bir adamdır. Talas ise zamanının neredeyse tamamını evinde geçiren biridir. Nereden ve nasıl geldiği belli olmayan bir zombi virüsü dünyayı ele geçirince bu iki adam yollarına beraber devam edeceklerdi. Tü...