Odamın dışında durmadan konuşan sesleri duyarak yatağımda bir sağa bir sola dönüp duruyorum. Bütün gevezeliklerin uyumama izin vermemesi yüzünden göz kapaklarım sinirle açıldı. Yataktan kalkmaya çalışırken sol bacağımın baldırımın yakınında keskin bir acı hissettiğimde acıyla irkildim.
"Ah," diye çığlık atarak yatağa geri düşüyorum.
Tanıdık olmayan bir ses "İyi misin?" dedi.
Tak Tak
Kapının dışından gelen kadın sesini tanımadığım için kaşlarımı çattım.
"Lütfen bana yardım edin," diyorum aceleyle, bunu buradan çıkmak için mükemmel bir fırsat olarak görüyorum.
Kapı kolundan gelen küçük tıklama seslerini duyduğumda tanıdık olmayan ses "Bekle" diye yanıt verdi. Kapının sonunda sonuna kadar açılması ve doğrudan bana bakan koyu kahverengi gözlü, açık tenli, esmer bir kadının ortaya çıkması birkaç dakika sürdü.
"İyi misin?" diye soruyor bana doğru yürürken.
"Lütfen buradan çıkmama yardım edin. Esir tutuldum" diyorum aceleyle topallayarak yataktan kalkıyorum. Düşmeyeyim diye kollarımdan tutarak bana doğru koşarken yüzünde şaşkın bir ifade vardı.
Siyah saçlı, açık tenli, 1.90 boyunda, ela gözlü bir adam "Burada ne yapıyorsun Luna?" diye mırıldanıyor.
Luna, "Ben o dudak halkasını alt dudağından koparmadan önce Diaz çeneni kapat," diye karşılık verdi.
"Patron çok kızacak."
Luna "Sol bacağına ne oldu?" diye sordu.
"Dün kaçmaya çalıştım ve Rios beni vurdu."
Jungkook üçümüze bakarak, "Orda neler oluyor?" diye bağırdı.
Luna sert bir şekilde "Rios'un onu vurmasına nasıl izin verdin?" diye sordu.
Jungkook, "Luna işine bak ve bu odadan hemen çık," diye homurdandı.
Jungkook, "İkiniz de hemen dışarı çıkın" diye kesin bir emir verdi. Luna bana baktı, sonra gözlerini kaçırıp Diaz'la birlikte odadan çıkan halıya baktı.
Jungkook bana bakmak yerine sol bacağıma bakarak "Nasıl hissediyorsun?" diye sordu.
"Vuruldum. Ne düşünüyorsun?" diye mırıldandım.
"Kaçmaya çalıştın ve vurulmana gelince. Dramatik davranmayı bırakmadın. Kurşun baldırını sıyırdı. Geçmedi" diye yanıtladı ve kıkırdadı. Kaşlarımı çattım, sonra yatağa oturup beyaz yara bandını söktüm ve baldırımda derin bir kesik gördüm ama kurşun deliği yoktu.
"Aynen öyle." Jungkook gözlerini devirdi.
"Ne olursa olsun dışarı çik" diye homurdandım.
"Beni dışarı mı atıyorsun? En son baktığımda bu evin sahibi olduğumu kontrol ettim," diye kara kaşını kaldırdı Jungkook.
"O zaman beni dışarı at," diyorum sertçe.
Jungkook öfkeyle "Bu kadar yeter" diye yanıtladı.
"Burada olmak istemiyorum. Eve gitmek istiyorum, biliyorsun... özgürlüğümün bir hayvan gibi kafese kapatılmamasını istiyorum," diye tısladım. Jungkook sessiz kalıp bana bakıyor. Kolları göğsünün üzerinden geçti. Her kas esniyor ve kendini tanıtıyor.
"Dün sana biraz özgürlük vermek üzereydim ama sen bunu mahvettin" diye yanıtlıyor.
"Mutfağınızda özgürce yemek yedim değil mi."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
bir katilden hamile / JIKOOK
Action"Bana itaatsizlik etmeye nasıl cesaret edersin?" "Lütfen bırak beni, kimseye bir şey söylemeyeceğime söz veriyorum," "Daha önce açıkça belirtmemiş miydim? Buradan asla kaçamayacaksın." Siktir git!" . "Az önce ne dedin?"
