2 hafta sonra
Bugün Jungkook, İtalya'da gerçekleşen bir tür başarılı ticareti kutlamak için küçük bir havuz partisi düzenliyor. Bunu pek sabırsızlıkla bekliyorum ama ne yapabilirim? malikanede ağırlanacak, dolayısıyla bundan kaçmanın yolu yok. Bunu her şeyden küçük bir kaçamak olarak da görebiliriz.
Luna banyodan "Jimin, hazır mısın?" diye bağırdı.
"Evet," diye yanıtladım makyajımın son dokunuşlarını tamamlayarak.
Luna, sıcak pembe bikinisiyle banyodan fırlayarak "Hadi partiye gidelim" diye ciyaklıyor.
Luna göz kırpıyor, "Bu Jimin'le tam bir melek gibi görünüyorsun." Benim zevkime göre çok küçük, beyaz siyah puanlı bir mayo giyiyorum. Daha önce hiç baştan çıkarıcı bir giyinen olmamıştım ama buradaki Luna beni ikna etmeyi başardı.
"Teşekkür ederim sanırım... Öte yandan sen de muhteşem görünüyorsun," diye ona gülümseyerek karşılık verdim.
Ben de arkasından onu takip ederken, "Hadi, aşağıya inip fotoğraf çekelim. Taehyung profesyonel bir fotoğrafçı tuttu," dedi.
"Yani onu ikna etmeyi başardın mı?" Kaşlarımı ona doğru salladım.
Luna kızardı: "Biz sadece iş arkadaşıyız."
"Elbette."
-----------------------------
"Daha önce hiç profesyonel fotoğrafçınız olmadı mı?" diye sinirle kaşlarımı kaldırıyorum ve son 7 dakikadır sırada bekliyorum.
"Hayır, bu ilk. Jungkook dünyamıza kimin geldiği konusunda çok katıdır," diye yanıt veren Luna, koyu kahverengi gözlerini bir sarışınla konuşan Taehyung'a doğru kısarak yanıt verdi.
"Çok güzel, değil mi?" Konuyu Luna'nın sinirlerine dokunacak bir göreve yönlendiriyorum. Taehyung'un kendisi olmayan başka bir kadınla flört ettiğini görmekten çok mutsuz olduğunu söyleyebilirim.
"Kim?, önümüzdeki manzarayla göz temasını hiç kesmeden yanıt veriyor.
"Şu sarışın Taehyung'la konuşuyor." Parmağımla onlara doğru işaret ediyorum. Luna'nın yüz ifadesi paha biçilemezdi. Ayağını sıcak betona vurarak gözlerini başının arkasına doğru devirdi.
"Vay be, o da neydi? Kıskançlık kokusu alıyorum," diyerek şakacı bir tavırla omzunu dürterek kıkırdadım.
"H-hayır... Sadece seninle aynı fikirde değilim. O çok çirkin," diye homurdandı Luna.
Fotoğrafçı yüksek sesle "Sıradaki" diyor ve Luna ile beni konuşmamızdan ayırıyor.
"Git" dedi Luna beni öne doğru iterek. Ne yapacağımı bilmeden fotoğrafçının önünde beceriksizce yürüyorum.
Fotoğrafçı, "Kollarınızı çaprazlayın, ancak tamamen değil. Ellerinizi sol uyluğunuzun üzerine koyun ve sol uyluğunuzu biraz dışarı çıkarın, ancak çok fazla değil" diye talimat veriyor. Bunu doğru anlayacağımı umarak dediğini yapıyorum. Şu anda bana bakan herkesin önünde kendimi utandırmak istemiyorum. Uzaktan beni gözetleyen Rossi de buna dahil.
"Gülümseyin, ama gerçekten gülümsemeyin ve doğrudan kameraya bakmayın. Bana bir anda seksi, şiddetli ve güven verin," dedi kendini fotoğraf çekmeye hazır hale getirerek kararlı bir şekilde. Elimden gelenin en iyisini yapıyorum ve resmimin çekildiğini bildiren bir flaş yanıp sönene kadar tamamen kamera merceğine odaklandığımdan emin oldum.
"Kesinlikle çok etkileyici görünüyorsun. Neredeyse bir model olarak geçiyorsun... Neredeyse" diyor bana tepeden tırnağa gülümseyerek. Yorumunu hakaret olarak algılayıp kaşlarımı çattım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
bir katilden hamile / JIKOOK
Action"Bana itaatsizlik etmeye nasıl cesaret edersin?" "Lütfen bırak beni, kimseye bir şey söylemeyeceğime söz veriyorum," "Daha önce açıkça belirtmemiş miydim? Buradan asla kaçamayacaksın." Siktir git!" . "Az önce ne dedin?"
