Atilla ile beraber uyuduğumuz ilk geceden sonra kendimi daha farklı hissediyordum. Bir erkekle bu şekilde yakınlaşmamak için sınırlar çizmiştim. Şimdi ise bu sınırları ellerimle yok etmiştim. Rüyasız bir gece geçirmeyeli çok olmuştu ve bu çok iyi gelmişti. Sabah gece çok geç uyuduğumuz halde erkenden gözümü açmıştım. Yüzüm ona dönük, kolu başımın altında, ben ona sarılmış vaziyette boyun girintisindeydim. Biraz kendimi çekip yüzünü seyrettim. O kadar yakışıklı ve masum duruyordu ki...
Onu izlediğimi anlamış gibi yüzünü buruşturdu. Uyanırken boyun girintisine gömdüm tekrar kendimi. Beni sıkıca sardığında kıkırdadım. "Böyle uyanmak ne kadar güzelmiş." dediğinde dudaklarımı birbirine bastırdım. Tabi bunu demesiyle dünkü oyun aklıma geldi. Kendimi çekip suratına baktım. "Ne? Ne oldu?" diye sordu.
"Başkalarıyla uyumaya alışkınsındır sen! Pislik!" hemen uzaklaşıp oturur hale geçtim. Gözlerini pörtletip bakarken tam karşıma bağdaş kurdu o da. Kollarımı çiçek yapmıştım ama sonra onu tekmeleyip yataktan fırlattım. "Hain! Sen daha önce kimle uyuduysan git onlarla uyumaya devam et!" dedim. Düştüğü yerden söylenerek ayağa kalktı.
"Sabah sabah ne kızı! Ne uyuması! Allah'ım sen sabır ver! Kızım ne diyorsun sen?" derken kafası karışmış gibiydi. Yastığı alıp vurdum.
"Diyorum ki babacığım! daha önce yattığın kızlar kimse.." bir yerden vurup bir yerden konuşurken geri gitmişti. Yatakta dizlerimin üzerinde ona doğru ilerlerken boşluğu hesap edemedim ve "Ahhh!" düşecekken tuttu.
"Bir dur Nisa ya!" Belimden tuttuğu için çok yakındık. Beni geri yatağa bırakıp yanıma oturdu.
"Yonca dün shot atma da biriyle yattım dedi ve sen direk içtin. Yani sen başkalarıyla yatmaya alışkınsın." dedim. Kalkıp dolaptan kıyafet bakarken yüzüne bakmıyordum. "Gelmiş bir de böyle uyanmak ne güzelmiş!" alayla mırıldanıyordum. Elimde olmadan söylenirken kazaklarımı askılıkta sağ sol yaptırıyordum.
Belimden sarılıp omzuma öpücük kondurdu. "Hııı kıskanmaya başlanılmış." dedi. Keyifli gibiydi sesi. Belimdeki ellerini ittirirken "Aslına bakarsan kimseyle daha önce uyumadım." dedi. İttirmeyi bırakınca beni kendine çevirdi.
"Birileriyle birlikte olmadın mı?"
Gülümsemesi dondu. "Birlikte oldum. Ama uyumadım." Beni bırakıp geriye giderken bakışları yere döndü. "Bir kaç defa birileriyle oldum. Ama işimi bitirinceye kadar sonra yanlarında kalmam uyumam. Biriyle uyumadım hiç."
Dedikleri içime otururken kırıldığımı hissettim. Sol tarafıma adeta bıçak saplanırken yutkundum. Boğazımdaki yumruyu gidermeye çalışırken içimden o kızları bulup tek tek yolmak istedim. Bana bakamıyordu belki de pişmandı. Ama neden pişman olsun ki! Bakışlarını bana çevirmeden arkasını döndü. "Atilla!" İçim acıyordu nedenini bilmiyordum. Belki de benim ilk öpücüğümü alan adamın ilki olmadığım içindir.
Odadan hiç bir şey demeden çıktığında ne diyeceğimi bende bilmiyordum. Okula giderken sessizliğimizi koruduk. İlk iki derste o da bende uyumuştuk ama ikinci teneffüste sınıf bir anda ayaklandı. Başımı kaldırdığımda yabancı sınıfın kapısında bana bakıyordu.
"Kızım." Sınıf aramıza geçerken bana tekrar seslendi. "Kızım sadece konuşmak istiyorum."
Ali "Dün de konuşurken o el kalkmadı mı?!" diye çıkışırken yabancı ona döndü.
Yabancı "Seninle konuşmuyorum çocuk! Araya girme!" derken dünkü o kibirli tavrına büründü.
Kadir "Önce o burnunu havadan bi indir bakalım." dedi.
"Terbiyesiz dolu burası!"
"En azından biz bizimle olana sahip çıkıyoruz." diye araya girdi Çağrı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ARSLAN LİSESİ
Chick-Lit"Burası prenses gerçek dünya. Eğer gerçek dünyayla tanışmak istemiyorsan benim sabrımı zorlama ve dediğimi yap! Geldiğin yerde ne kadar şımarık olmuş olursan ol burada o tozpembe dünyandan eser yok." gözlerimden ayırmadığı gözler beni yerden yere vu...
