Bitmeyen Mevzular

1.7K 127 75
                                    

Medya Faruk( Kıvırcık)

İyi okumalar delilerimm🖤

Ben hızla Yula'nın kucağından inmiştim. Faruk ise kapıda donmuş kalmıştı. Galiba çocuğa inme geldi. Kalbim basılmanın vermiş olduğu korku ile hızla atıyordu.

"Kapıyı neden çalmadan giriyorsun it!" ilk konuşmayı yapan Yula olmuştu.

Faruk ise hâlâ konuşmamıştı. Yula durumu anlamış olmalı ki, kollarını belimden çekti. Kapının önünde put gibi duran çocuğun kolundan odaya çekti. Kalbimin sesi tüm odada duyuluyordu. Şimdi boku yemiştik!

"Balamir masanın üstünde ki suyu verir misin?" eliyle işaret ettiği yere baktım.

Bardaktaki suyu ona götürdüm. Eline aldığı bardağı Faruk'un suratına fırlattı. Beklemediğim şey ile gözlerim kocaman açıldı.

"Kendine gel Kıvırcık! Çocuk buga lan."

Yediği su ile kendine gelen Faruk'a gülümsedim. Şaşkın şaşkın etrafına bakarken, parmağı ile bir beni bir Yula'yı gösteriyordu. Endişeleniyordum ama bu gülmeme engel olamadı. Bu çocuk çok mu tatlıydı ne?

"Evet evet Balamir ile sevgiliyiz. Uzaylı görmüş gibi davranma sıçarım ağzına." Yula'nın ettiği küfür ile ona döndüm. Seks sırası hariç ilk defa küfür ederken duymuştum. Bu sesiyle ettiği her küfür yapacak gibi hali vardı.

"Komutanım yanlış anlamayın ama Yani izin verinde şokumu yaşayayım. Gördüğüm sahneler, benim yaşadıklarımdan daha şaşırtıcıydı." pot kırmış gibi dudaklarını kapattı.

Bir dakika benim yaşadığım şeyler derken?? Gözlerimi kısıp üstüne diktim. Homofobik olmadığını anlamıştım ama nedir bu rahat tavır yiğidim?

"Peki yaşa şokunu ama yanlış bir şey yaparsan, alacağın cezayı tahmin etmek zor olmamalı. Ağzından tek kelime duymamayım." göz göre göre önünde durduğu çocuğu tehdit ediyordu.

"Yok estağfurullah Komutanım. Ben bir görmedim ki nereden çıkardınız." tam arkasını dönmüştü ki, ensesinden yakalandı.

"Sen bir daha kapımı çalmadan gir bak, o cezaları senin götüne bire bir sokmazsam. Şimdi niye buraya geldiğini söyle asker?" elini çekti ve oldukça ciddi bir yüz ile konuşmaya başladı.

Ben ise orada durmuş ikisinin diyaloglarını izliyordum. Sanki burada olduğumu unutmuşlardı. Kendimi koltuğa attım. Bugün fazlaca korku ve gerginlik yaşamıştı. Artık bacaklarım beni taşımıyordu.

"Eğitimden sonra odanıza gelmemi söylemiştiniz. Ben emirlerinizi yerine getiriyorum Komutanım." gülümsedi ve kafasını benim olduğum tarafa çevirdi.

"Balamir şimdi sana yenge mi yoksa enişte mi demem lazım?" attığı kahkaha ile utanmıştım. Kafamı eğdim ve ellerimle uğraşmaya başladım. Rahatsız olmamıştım ama ilk anda kabul görmeye beklemiyordum. Belki bunun sebebi Yula'ydı ama içim rahatlamıştı.

"Utandırma lan çocuğu! Neyse tamam geç otur karşıma. Bir şeyler oldu, tamamen unuttum senin mevzunu."

Faruk tam karşıma oturdu. Yula ise kendi sandalyesine oturup ellerini birbirine bağladı. Tüm dikkatini Faruk'un üstüne verdi. Galiba bir şeyler olmuştu? İçimde ki merak kendini göstermeye başlamıştı.

"Yanlış anlamayın komutanım ve Balamir, sizi yargılamıyorum. Buna hakkım yok zaten, hatta benimde bir sürü gay arkadaşım var. Yani sırrınız bende güvende emin olabilirsiniz. Yine de tabiki eve gidince hayatı sorgulayacağım. Resmen komutanım gay yani, beni anlıyorsun değil mi Balamir? Koskoca adam, yaş olarak değil baya bu adam gay. Vay be." lafları tek tek sıraladığında kahkaha attım.

Sevgilim Asker Bey •bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin