[17. BÖLÜM]: GÜÇ VE HAYAL

4.7K 314 279
                                    

-Alara Kandemir-

Kan ter içinde geriye çekildiğimde bacaklarım titriyordu. Yaklaşık 4 saattir Arel, ona saldırmamı istiyordu ve her seferinde beni durdurmayı başarıyordu. Bütün bedenim bana isyan ederken nefes nefese dizlerimin üzerine çöktüm.

''Her zaman bu kadar çabuk mu pes edersin?'' Kafamı kaldırıp Arel'e baktığımda kollarını göğsüne bağlamış bir şekilde yüzündeki sırıtışla beni izlediğini gördüm. 

''Bilmem, 4 saattir sözde dövüşme adı altında beni hırpaladığın için yorulmuş olabilir miyim acaba?!'' Öfke saçan gözlerimin hedefi olurken umursamazca omuz silkti. 

''Fazla narin olman benim suçum değil.'' Kaşlarımı çattığımda gözüm yerde duran bıçağa takıldı ve düşünmeden bıçağı alıp ona fırlattım. 

''Sensin narin, egoist geri zekalı!'' Arel çevik bir hamleyle bıçaktan kurtulurken duvara saplanan bıçak odaya derin bir sessizlik bıraktığında parlayan bakışlarıyla bana dönüp ufak bir ıslık çaldı. 

''Vaay, barbie kızı sinirlendi mi?'' Derin bir nefes verip ellerimle destek alarak yerden kalktım ve üstümdeki tozu silkeledim. Bakışlarım tekrar Arel'i bulurken o, az önce fırlattığım bıçağı duvardan alıp yanıma geldi
Bıçağı bana bana uzattı. 

''Şu,'' derken bir yandan da eliyle masadaki içki şişesini gösteriyordu. ''Şişeyi vur.'' Gözleri bir süre üzerimde oyalandı ve eğlenircesine bir mırıltı çıkardı. ''Tabii zevklerin arasında şişe vurmak varsa.'' 

Yaptığı imayla kaşlarımı çattığımda bıçağı elinden aldım ve şişeye baktım. Arel benden birkaç adım uzaklaştı. Yüzünde yine o aptal sırıtış vardı. 

Onu yok sayıp şişeye odaklandığımda derin bir nefes verip bıçağı fırlattım. Şişeye saplanan bıçak camı saniyeler içinde tuzla buz ederken Arel'in alaycıl kahkahası kulaklarıma doldu. 

''Barbie kızı sandığımdan daha yetenekli.'' Yüzümde hafif bir tebessüm oluşurken umursamazca omuz silktim. 

''Saat kaç?'' Saati tamamen unutmuştum. Sabah olmuş muydu? Kılıç ne yapıyordu? Üzülmüş müydü? Saatlerce içmiş? Yoksa umursamayıp kendi yoluna mı bakmayı tercih etmişti? 

Kafamı bulandıran düşünceler gözlerimi doldurduğunda kafamı hızlıca iki yana sallayıp kafamı boşaltmaya çalıştım. Onu bırakan bendim, şimdi ağlayıp mızmızlanamazdım. 

''Neredeyse sabah 6 olmuş,'' Bir şeyi hesaplayamamış gibi kaşlarını çattı. ''O kadar olduğunu fark etmemiştim.'' Umursamazca omuz silkip bana döndü. ''Çık uyu. Yoğun bir gündü.''

3 HAFTA SONRA

 ''Sana tuzak kurup kaçmamdan korkmuyor musun?'' Arel'le yaklaşık 3 haftadır birlikteydik ve her gün Allah'ın her saati silah ve dövüş idmanı yapıyorduk. 

Ve şimdi beni onunla birlikte göreve göndereceğini söylüyordu.

Söylediklerim sanki onu eğlendirmiş gibi dudakları kıvrılırken üzerime doğru eğildi. Sıcak nefesi yüzüme çarpıyordu.  

''Korkuyor olsaydım eğer, şu anda bu kadar rahat olamazdın barbie kızı.'' Sırıtışı sinirimi bozarken onu itmemle birkaç adım geriledi. Gücümün ona yetmeyeceğini biliyordum, bırak geriye itmeyi kılını bile kıpırdatamazdım ama o, sanki ben onu gerçekten itmişim gibi birkaç adım gerilediğinde içim garip bir hisle doldu. 

''Yürü, barbie kızı. Acıktım.'' Ben önde o arkada yukarı çıktığımızda doğruca mutfağa doğru ilerledik. Arel adımlarını hızlandırıp önüme geçtiğinde mutfaktaki adaya doğru ilerledim ve bar sandalyelerinden birine oturup onu izlemeye koyuldum. 

KARANLIĞIN İÇİNDEKİ ŞEYTANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin