Keyiflice okuyun la
Yorumlarınızı bekliyorum
📍
Gece;
Hararetle çalan kapı karşısında uykusu ağır olan Kurt bile hemen uyanmıştı, kim çalıyorsa ağzını burnunu kırmak farz olmuştu. "Amını yordamı-... Yavuz?"
Karşısında ona bakan çakır keyif adamla ne tepki vereceğini şaşırmıştı. Sakin geçen akşamın gecesinde kapısına dayanan bir Yavuz beklemiyordu. Birlikte oluşlarının üstünden iki hafta geçmişti bile.
"Ne işin var bu saatte burada?" Yavuz onu duymuyor yalnızca suratını seyrediyordu. Biraz silkelenip kendisine gelince kapıda kalmamak adına adamı itti içeriye, kendisi girdi ardından. Ayakkabısını çıkarmak için topuğunu kullandı duvara yaslandıktan sonra. "Yavuz? Kafan güzelse siktir git evine. Oğlumu korkutursan sikerim senin belanı."
Kapı çalar çalmaz önce oğlunu uyandı mı diye kontrol etmişti. Berkant onun hassas noktasıydı şüphesiz.
"Öf sus bi be!" Üzerindeki ceketi yavaşça çıkarıp yere attı. Kurt, Yavuz'un ne yapmaya çalıştığını anlamaya çalışıyordu. "Sen ne cins bir herifsin ulan, kafayı bulup evime gelmeler falan? Evleri karıştırdın galiba Firuze'nin evi değil burası." Sesinin tavırlı çıkacağını kesinlikle tahmin etmemişti.
"Sikeceğim şimdi evini ya." Daha fazla konuşmadan Kurt'un üzerine yürümeye başladı. "Mahfiruze abla seni büyütürken sahip olduğu adabı muaşeretten mahrum mu bıraktı?" Adamda ar kalmamış gibi bir de üzerine yürüyordu. "Tuğran abi kadar sessiz olsan keşke."
Bir kaç adım daha atmışken artık Kurt köşeye sıkışmış Yavuz ise şeytani bir gülümsemeyle ellerini iki yandan duvara yaslamıştı. " Ne yapmaya çalışıyorsun Yavuz?" Genç adamla göz göze olmamak için başını eğdi ve hiç görmemesi gereken o şeyi gördü.
Yavuz ereksiyon olmuştu, şişkinliği pantolonundan epey bir belli oluyordu.
"Öpeceğim..." Yavuz'un mutlulukla öpeceğim demesiyle Kurt'un gözleri kocaman açıldı. "Ne?" Elini kaldırıp genç adamın göğsüne koydu. "Enseni.."
Yavuz adama o kadar odaklanmıştı ki bir an önce o enseyi öpmek istiyordu. Kurt'un kendi göğsüne yaşlandığı elini tuttu ve adamı çevik bir hareketle duvara yüzü gelecek şekilde döndürüp kıstırdı. "Yavuz saçma sapan hareketlerinden yoruldum! Sarhoşsun ve ne yaptığını bilmiyorsun bile."
Muhtemelen yarın sabah hatırlamıyorum veya unutalım diyecekti.
"Önce enseni, ensendeki şu yeni fark ettiğim beni öpeceğim. Ardından da tüm vücudunu. Hala bilmiyor muyum ne yaptığımı?" Burnunu Kurt'un ensesine sürttü önce, adamın nefesini tuttuğunu bile fark etmemişti. "Ne çiçeği bu?" Mis gibi kokan vücudun neden böyle koktuğunu merak ediyordu.
Kurt zorlukla cevap verdi.
"Berkant.. Berkant'ın duş jeli." Oğluyla ortak şampuan ve duş jelini kullanıyordu Kurt, uzun zamandır ne aldığına bile bakmayacak kadar umursamıyordu kokusunu. Ama artık önemliydi, bu genç adamı her defasında şaşkına uğratan o duş jeli artık favorisiydi.
Yavuz gülümsedi ve minik bir öpücük kondurdu enseye, duvarla arasındaki adamın kasıldığını hissettiğinden dudaklarını çekmemiş minik öpücüklerine devam etmişti.
Aralarında dakikalarca devam eden bu temas sonucunda Kurt ağzını açmaya karar verdi.
"Yavuz... Yeter öptün hadi git." Her şeye tamamdı da sarhoş bir adamın ertesi günki davranışına tamam olamazdı, tahmin edebiliyordu olacakları. Üstelik adamın sarhoş haline bile karşı koyamayacak kadar üstünde baskınlık hissediyordu. Yavuz gerçekten güçlü kuvvetliydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İnci Tane
General Fictionintersex birey içerir. Yılgın kitabının devamıdır... mpreg kurgudur.