Keyiflice okuyun la
Yorumlarınızı bekliyorum
📍
"Hoşgeldiniz!" Celal'in neşeli sesi herkesin neşesini arttırdı. "Hoşbulduk Celal abi, benim velet bacağını kanattı da düştü gelirken, banyoyu gösterir misiniz bana?" Kurt girer girmez kucağındaki oğlunu banyoya yönlendirdi. "Ay bebeğim benim, Kerem göster çabuk lavaboyu."
Kerem oğlana endişeyle bakıp yolu gösterdi. "Ne oldu nasıl düştü? Uff çok acımıştır şimdi, nasıl da ağlamış bebeğim benim." Kurt'un da sabah canı çok sıkılmıştı, kendi saçma sapan ihmalkarlığı yüzünden oğlu yaralanmıştı.
"Scooterı kilitlemeyi unutmuşum, sabah evden çıkar çıkmaz bahçedeki scootera koştu ve bindi. Her şey saniyeler içinde oldu bir baktım yerde, size de geleceğimiz için eve de giremedik." Kurt sanki acısını alabilecekmiş gibi üflüyordu oğlunun bacağına.
"Berkant bebeğim şimdi bacağını temizleyip pansuman yapacağız tamam mı? Uslu uslu kucağımda oturur musun?" Kurt'un pansuman işinde daha iyi olduğunu bildiğinden ötürü oğlanla konuştu Kerem. "Dururum..." dudakları büzülmüş ağlamamak için başını babasının göğsüne gömmüştü.
Kerem oğlanı kollarına alıp banyoda klozet kapağına oturdu, Kurt'un duvardaki ilk yardım kutusundan malzemeleri almasını bekledi. "Olur öyle şeyler, çocuk bu. Hatalı olduğunu düşünme."
"Tamam ama dikkat etmem gerekirdi, yani evde çocuğun yaşadığı belli ne demeye kilitlemediysem." Aptallığına kızıyordu hep. "Olur öyle şeyler, bu çocuk hiç mi yara almayacak. Ayrıca ben küçükken beni trabzanlara oturtup Ahmet Can abime doğru fırlattığın ve sonucunda da kolumu kırmamı hiç unutmuyorum."
Kurt istemsiz gülümsedi, oğlu için üzülmese kahkaha atardı. " Video oyunlarımızın olduğu CD yi kırmıştın." Kerem burun kıvırdı, keşke oyun kolsollarını da kırsaydı. "Ha bu da kolumu kırmanızı gerektiriyordu yani. Vay be medeniyet meşalesi Kurt bey ortaçağdan kalma fikirleriyle beni onore ediyor."
"Aman her neyse işte olmuş bitmiş, küçüktük hem." Yarayı temizlerken Berkant sürekli acıdığına dair sesler çıkarıyordu. "Atma be 14 yaşında kazık kadar adamdınız. Sizin yaşınızdakiler 1970lerde evlenip çocuk yapıyormuş." En klas ve annesinden de kaptığı o cümleyi kurdu.
Kurt kahkaha atmıştı kendisini tutamayıp. "Şuan tam olarak babaannem gibi konuştun işte." Kerem de kıkırdadı bu duruma, gerçekten çok nadir de olsa insan gibi sohbet edebiliyorlardı. Aşağıdan gelen seslerle Yavuz'ların geldiğini anladı ikili. Kurt, oğlunun bacağına tentürdiyot sürüp açık bıraktı yarayı.
"Ay Yavuz aşkım geldi!"
"Yavuz aşkısı gelmiş."
Kurt, çocuk gibi homurdandı. Sinirlerini bozuyordu bu ikili çoğu zaman. "Uğraşma benimle be... Dur! Sen Yavuz'u mu kıskanıyorsun?" Kurt ne diyorsun sen bakışı attı Kerem'e. "Ne kıskanması ulan, işim gücüm yok çoluk çocuk mu kıskanacağım?."
"Yok sen baya kıskanıyorsun... Canım ya kıskanmaya devam et sen ben de Yavuz'la evleneyim." Nispet yapar gibi çekti gitti lavabodan, Kurt sinirle tıslasa da oğlunu kucağına alarak çıktı içeriden. Aşağıya indiğinde Yavuz'a sıkıca sarılan Kerem'le hasbinallah çekerek masaya oturdu.
Celal çabucak yanlarına gelip Berkant'ı kontrol etti. "Bir şeyin var mı kuzum? İyi misin hayatım?" Berkant yanakları öpen Celal amcasına gülümsedi. "Acımıyor artık."
"Oy yerim senin canını. Kurt, canım istersen Berkant'ı bırak Doruk'la beraber yesinler onlar. " Kurt başını olumlu anlamda salladı, Berkant'ı bırakarak silkelendi. Üstünü başını düzeltip karşısına oturan Yavuz'a baktı. " Merhaba Kurt, nasılsın?"
Turan, arkadaşına ismiyle seslenen kardeşine döndü, yanındaki Kerem'in kıpır kıpır olan o varlığı sıcak hissettiriyordu. "İyiyim, sen nasılsın Yavuz?"
"Ben de iyiyim, bugün daha bir genç gördüm seni." Kurt bugün çok daha spor, genç işi giyinmişti. O nedenle diğerleri için az olsa da Yavuz için epey ilgi çekici bir görünüme sahip olmuştu. "Sıkıldım ve bir değişiklik olsun dedim." Yavuz'un onun giyimine bu kadar dikkat etmesi garip gelmiş, onurunu da okşamıştı. "İyi düşünmüşsün o halde."
Ortamda herkes birbiriyle sohbet içindeydi, kalabalıkta kim kiminle muhattap belli değildi.
"Patates de ye Turan abi, ben pişirdim. Hatta bak peynirleri de ben kestim, siyah zeytin de koydum." Kerem bir yandan konuşup bir yandan da Turan'ın tabağına bir sürü kahvaltılık yerleştiriyordu. " Sen masada ne yaptıysan tabağıma da ondan koy madem."
Turan, kendisine böylesine ilgiyle bir şeyler anlatan oğlana kitlenmişti. Bu kadar sevimli, bu kadar tatlıyken nasıl herkes için mimli oluyordu anlamıyordu. Ona göre Kerem kedilerden bile daha tatlıydı, öyle ki Turan en çok kedileri severdi.
"Öyle mi yapayım?" Oğlanın yanakları yanmaya başlarken Turan'dan gelen baş sallamayla kıkırdadı ve eli masayı hazırlarken neye değdiyse adamın tabağına yığdı. "Beğenirsin umarım." Utangaçça adamın yüzüne bakıyordu beğenecek mi diye.
Turan hepsinden tek tek tadarak gayet normal ve gündelik olan yiyeceklere dünyanın en güzel şeyleriymiş gibi sesler çıkarmasıyla Kerem ayh diyerek sevinçle doğruldu. Yaptığı şeylerin beğenilmesi, özellikle de Turan'ın beğenmesi onun için çok başka bir mevzuydu.
Ne deseler cevap veremeyecek bir mevzuydu.
Mahfiruze oğullarına bakıp bir kaç saniyelik aydınlanma yaşadı, bunca zaman fark edemediği şeyler şuan dank ediyordu. Parlak gülümsemesiyle Fatma'yla konuşan Celal'i dürttü. "Ayh kız ne dürtüyorsun?"
Mahfiruze kıkırdadı, Celal'in kıpır kıpır hareketleri hala tatlılığını koruyordu. "Ben hani hep erkeklerle yaşadım gelinim olsa nasıl onlara alışacağım diyordum ya."
"Ay evet ya ne kadar üzücü Allah başka dert vermesin." Celal'in alay ederek konuşması kadını güldürdü yine. "Sanırım ben yine erkeklerle yaşamaya devam edeceğim."
"Nasıl yani?" Merakla dikkatini verdi genç adam. "Baksana..." Bir tarafta arada bir Kurt'a bakan Yavuz, diğer tarafta Kerem'i hafifçe gülümseyerek izleyen Turan.
Celal şokla ağzını tuttu eliyle.
"Ay hepimiz dünür mü oluyoruz! Benim kocam Turan'ı vurur ama." Mahfiruze ve Celal köyü sohbete dalan kocalarına baktı. "Sen bunun aklını alır bu işi halledersin." Bu cümlesinin ardından adamdan gelen cilveli bir tabii ki lafıyla daha da keyiflendi.
Bir kaç ay içinde hayatlarının gidişatı bambaşka olacaktı, şimdiden belli olmuştu.
📍
Bölüm nasıldı?
Yavaş yavaş başlasak iyi olur
Sizi seviyorum ♥️🌼
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İnci Tane
Fiction généraleintersex birey içerir. Yılgın kitabının devamıdır... mpreg kurgudur.