İnci Tane

☘️ 24

Keyiflice okuyun la

Yorumlarınızı bekliyorum

📍

O akşam toplanmalarının üstünden çoktan 3 gün geçmişti, her şey yavaş yavaş eski halini alıyor sanki hiç yaşanmamış gibi bazı şeyler devam ediyordu. Yavuz ve Kerem şimdi dersin bitmesine bir kaç dakika kala hararetli bir tartışmanın içindeydiler.

Beyaz boş kağıdı birbirlerine hakaret ederek dolduruyorlardı.

Ablamla canlı müziğe giderseniz hakkım helal değil Merzifon eşeği seni. İstemiyorum oğlum!

Yavuz sinirle tısladı.

Ablanı eve atacakmışım gibi davranma Kerem, istersen o akşam sen de gelirsin. Ben ablana asla art niyetli yaklaşmadım, yaklaşmam.

Kerem şirince gülümsedi kendisine bakan hocaya, önüne koyulan kağıtla hırsla önüne döndü. Tırnaklarını adamın elinin üstünü çizmek için uzatmıştı. Yavuz acıyla inledi ve elini çekti hızla.

Sus sen aptal! Kurtla beraber olduktan sonra ablamla olma ihtimalin yok senin. Ailelerimizin yıllardır oluşturduğu arkadaşlıklar senin kırık sikin yüzünden bitemez.

Yavuz ciddi anlamda sinirlenmeye başlıyordu artık.

Ben öyle bir insan değilim beni tanımıyormuş gibi davranma Kerem. Ablana uzaktan aşıkken bile ailelerimizin huzurunu bozacak tek harekette bulunmadım. Neden şimdi bu kadar tepki veriyorsun bilmiyorum ama ablana karşı hislerim de pek kalmış değil. Yarın akşam da bir dostumla canlı müziğe gitmiş olacağım.

Kerem saatlerce tuvaletini tutmuş da sonunda tuvalete varmış gibi rahatladı birden. Şimdi gerçekten huzurluydu ve gözlerinde muzur bir parıltı geçti.

Kurt sana ne yaşattı da birden ablamı unuttun sen?

Yavuz sen ruh hastasısın diye mırıldandı ve Kerem'in kıkırdamasına neden oldu.

Kerem bazen Celal amca seni neden hiç dövmemiş niye sevgi dolu büyütmüş diye sorguluyorum. Elbette hislerim körelecek 3 yıl geçmiş, sadece alışmışım onu sevmeye. Şimdi de umursamıyorum o kadar.

Hoca dersi bitirmişti sonunda, Kerem çabucak çantasını toparladı. "Bence canım güzel bir sevişme geçirmişsin zevkten başın dönmüş Firuze falan kalmamış aklında senin. " yaptığı çıkarım keyfini yerine getirmişti.

"Aynen Kerem aynı öyle oldu şimdi sus Allah aşkına günlerdir yedin beni." Daha fazla hiç uğraşamayacaktı Kerem'le, eve gidip duş almalıydı. "Hem yarın cidden Firuze'ye söyleyeceğim bu durumu. Sonuçta o da ona olan hislerinin farkındaydı hep, ona artık durumun böyle olmadığı izah edeceğim."

Kerem başını salladı ve Yavuz'un koluna sarıldı, başını yorgun olduğu için adamın omzuna yasladı. "iyi yaparsın, yani sonuçta artık minnoşlukla alakası olmayan bir kocan var, ayıp yani başkalarına bakman falan." Yavuz ya yürü bi diyerek arkadaşını ittirdi.

"Aa itmesene be eniştenim ben senin! Bana bak ben bu eltiyle aynı evde yapamam bak ona göre bizden en uzak yerde yaşayın olur mu evlenince?" Kerem azıcık güneş görünce gözüne güneş gözlüğünü taktı. "Lan sus artık bin kere dedin! Kurt'la evlenmesem bile manifestin yüzünden evleneceğim."

Oğlan kıkırdadı Yavuz'un bıkkın haline, adamın koluna sarıldı.

"Peki tamam ciddiyete dönüyorum o halde. Gerçekten ne hissettin Yavuz? Yani sende nasıl bir etki bıraktı Kurt? Ona bakarken ya da konuşurken nasıl o hale geldiniz?" Ciddiyeti ses tonundan anlaşılıyordu. Kerem, arkadaşının aklına adamı bir şekilde sokmaya çalışıyordu kendince.